ANKA''nın haberine göre, Güzellik uzmanı İlknur Rayman, "Neden ülkede kadın olmak bu kadar zor? Büyürsünüz, babanız başınıza vurur. Evlenirsiniz, kocanız başınıza vurur. Zaten sektörün çoğu boşanmış, evini kendi geçindiren kişilerdir. Bir de gelip devletimiz başımıza vuruyor. Yani biz bu ülkede nasıl ayağımızın üzerinde duralım" dedi. Nilgün Yılmaz ise “Ben bir esnaf olarak 2020 Kasım’da dükkanımı kapattım. Bir cımbıza mahkum olduk. Bütün haklarımız elimizden alındı" diye konuştu.
Türk Dermatoloji Derneği ve Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği, güzellik salonlarında foto epilasyon cihazlarının kullanımına izin veren yönetmeliğin ilgili maddesinin iptali için açtığı davayı kazandı. Güzellik uzmanları, foto epilasyon cihazı kullanmalarına izin veren yönetmelik maddesinin iptaline ilişkin bugün Ankara Ulus’ta kitlesel bir açıklaması yaptı. Açıklamaya, İstanbul Güzellik Uzmanları ve Güzellik Salonu İşletmecileri Esnaf Odası Başkanı Ayşe Aydın ve Ankara Kuaförler Güzellik Salonları İşletmecileri ve Manikürcüler Esnaf Odası Başkanı Bülent Erdoğan katıldı.
"ELİNİZE EPİLASYON CİHAZI ALIP KIL, TÜY İŞLERİYLE KENDİNİZ Mİ UĞRAŞACAKSINIZ"
Ayşe Aydın, bu kararla beraber 400 binden fazla güzellik uzmanı esnafın mağdur edildiğini söyledi. Aydın, söz konusu yönetmelik maddesini iptal eden Danıştay’ı kastederek, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın imzalamış olduğu yönetmeliği hiçe sayarak, kullanma hakkı bize ait olan epilasyon cihazlarını kullanımdan kaldırmaya karar verdi. Bu karar, yatırım yapan esnafımızı maddi çıkmaza sürüklemiştir. Bu davayı açan derneğin başkanına soruyorum, elinize epilasyon cihazı alıp kıl, tüy işleriyle bizzat kendiniz mi uğraşacaksınız” dedi.
ANKA Haber Ajansı’na konuşan güzellik uzmanları, bir cımbızla dükkanlarının dönmeyeceğini belirterek, epilasyon cihazı kullanımının yasaklanmasıyla işsiz kalacaklarını söyledi. Güzellik uzmanları şöyle konuştu:
“BİR DE GELİP DEVLET BAŞIMIZA VURUYOR"
İlknur Rayman: “Neden bu ülkede kadın olmak bu kadar zor? Büyürsünüz, babanız, abiniz başınıza vurur. Evlenirsiniz, kocanız başınıza vurur. Kadın ayağa kalkmak ister, istihdam sağlar. Zaten sektörün çoğu boşanmış, evini kendi geçindiren kişilerdir. Bir de gelip devletimiz başımıza vuruyor. Yani biz bu ülkede nasıl ayağımızın üzerinde duralım? Devletin bize borçlarımızı ödeyecek, bizi geçindirecek bir sektör sunması lazım.”
"BİR CIMBIZLA EV GEÇİNDİRMEYE ÇALIŞIYORUM"
Nilgün Yılmaz: “Bir cımbıza mahkum olduk. Bütün haklarımız elimizden alındı. Ben, bir esnaf olarak 2020 Kasım’da dükkanımı kapattım. Sadece kaş almayla dükkan dönmez. Şu an 10 aydır ne iş bulursam orada çalışıyorum. 10 yıllık esnafım, dükkanımı kapattım. Bir cımbızla ev geçindirmeye çalışıyorum.”
"EN ÇOK KADINLAR ETKİLENECEK"
Hatice Ünlü: “Epilasyon makinamı aldım, geri ödemeleri başladı. Her salonun can damarı epilasyondur. 25 liraya kimse salon işletemez. Bu can damarı kesilirse kimse evine ekmek götüremez. Beş kişi benden evine ekmek götürüyor. Bana güvenerek kadın çocuğunu dershaneye verdi, ben o kadının çıkışını verdim. Neden? Ben epilasyonu kaldırdım. Çünkü baskına uğrayan arkadaşlarımızı duyduk. En çok kadınlar etkilenecek, hepsi de yalnız kadınlar.”
"NEDEN HATA YAPMAYANLARI ZAN ALTINDA BIRAKIYORLAR"
Zehra Erdoğan: “Dermatoloji başkanı bize epilasyonu yasaklatmak için gerekçe olarak, ‘Bazı kişilerde yanıklar meydana geliyor, o yüzden bu doktor gözetiminde yapılmalıdır’ diyor. Bir kişide sorun yaşandı diye hiç hata yapmamış insanlarında zan altında bırakıp ekmeğini elinden alamazsınız. O zaman hastanın ölümüne neden olan sağlıkçıların yüzünden de tüm doktorların meslekten menedilmeleri gerekiyor.”
Güzellik merkezinde çalışan bir işçi ise “Biz bu mesleği yapmayacaksak bu eğitimleri neden alıyoruz? Biz, buradan ailelerimize bakıyoruz, aynı zamanda kendimizi geçindiriyoruz. Biz bir tek cımbıza kalmayacağız” dedi.
"MESLEĞİMDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİM, SONUNA KADAR DİRENECEĞİM"
Tokat’tan geldiğini belirten diğer bir uzman ise “Beş sene bu işin eğitimini aldım. Esnafım ve sözleşmeli öğretmenlik yapıyorum meslek liselerinde. Ben hocalarımdan ne öğrendiysem kızlarıma onu öğretiyorum. Mesleğimden asla vazgeçmeyeceğim. Sonuna kadar direneceğim” diye konuştu.
"DEVLET BENİ MESLEK OLARAK GÖRMÜYOR AMA ''STAJ ÜCRETİNİ SEN ÖDE'' DİYOR"
Bir başka güzellik uzmanı ise "Devlet bana diyor ki ''ilk ay staj parasını sen ödemelisin'' diyor. Devlet, ‘Merkezini kapat. Ben seni meslek olarak görmüyorum’ diyor. Ama ‘stajyerin staj ücretini de sen öde’ diyor" dedi.
Serpil Könez de “Benim ekmek teknem lazer cihazı. Ben iki kızıma bakmakla sorumlu yalnız yaşayan bir kadınım. Evim kira. Dükkanım kira. Ben vergimi, stopajımı düzenli bir şekilde ödüyorum. BAĞ-KUR’umu ödüyorum” diye konuştu.
