Cumhurbaşkanı mı Parti Başkanı mı?
Daha önce, 298 Sayılı Seçim Kanunu''nda yapılan değişikliklere tek tek değinmiş, değişiklikteki tartışmalı hususlara dikkat çekmiştik. İşte bu tartışmalı hususlardan bazıları CHP tarafından Anayasa Mahkemesi''ne taşındı ve önümüzdeki günlerde, yapılan diğer değişikliklere dair de Anayasa Mahkemesi''ne başvuru yapılması gündemde. Peki şimdilik Anayasa Mahkemesi önüne götürülen değişiklikler hangileri?
- İl ve ilçe seçim kurullarında görev alan hâkimlerin kıdem esası yerine ad çekme usulüyle belirlenmesi,
- Yürürlükteki Kanun''a göre Ocak 2022''de kurulan ve yaklaşık iki yıllık görev süresi olan mevcut kurulların lağvedilerek, üç ay içerisinde, getirilen değişikliğe istinaden yeniden oluşturulması ve
- Cumhurbaşkanını yasal olarak, propaganda yasağının kapsamı dışına çıkaran değişiklikler.
Bu hususların Anayasa Mahkemesi''nde bir iptal davasına konu olmasının sebebi, Anayasa''nın 2, 5, 11, 13, 14, 17, 36, 37, 67, 68, 79, 138 ve 139''uncu maddelerine aykırı olmaları.
Bir değil, iki değil… Görüyorsunuz ki, Anayasa''nın pek çok maddesi açısından sıkıntılı bir değişiklikle karşı karşıyayız.
Bu noktada şu çok önemli:
Anayasa Mahkemesi, seçim güvenliği için tehlike yaratan bu değişiklik kanununa dair evleviyetle "yürürlüğü durdurma kararı" vermelidir. Zira, Anayasa Mahkemesi, incelemeyi yapana kadar seçimlerin gerçekleşmesi halinde geri dönülemeyeceği için, kesinlikle değişiklik kanununun yürürlüğünün durdurulması gerekiyor.
Propaganda yasağı meselesi
2018 Anayasa değişikliği sonrası Anayasa''da ve yasalarda yer alan "başbakan" ifadeleri "Cumhurbaşkanı" olarak değiştirilmişken, Seçim Yasası''nda yapılan değişiklikle yalnızca başbakan ifadesi kaldırılıyor, ancak cumhurbaşkanı ifadesi eklenmiyor. Yani, cumhurbaşkanı, propaganda yasağından muaf tutuluyor.
Oysa hatırlayınız, 2018 öncesinde seçim yarışına en çok etki edebilecek olan bakanlıklardan İçişleri, Adalet ve Ulaştırma Bakanları dahi seçim öncesi istifa ediyordu. Şimdi bu bakanlardan çok daha geniş yetkileri olan Cumhurbaşkanının seçimlerde taraf olabilmesi ise, bu iktidar tarafından yasallaştırılıyor.
Seçim yasası değişikliği
erken seçimi engelleyebilir mi?
Malumunuz bu değişiklik, pek çok kimse tarafından erken seçim ihtimalini ortadan kaldıran değişiklik olarak yorumlandı. Zira, seçim yasasında yapılan değişiklikler, üzerinden bir yıl geçmedikçe uygulanamıyor. Bu da seçimin en erken Nisan 2023''te yapılabileceğine işaret ediyor.
Ancak unutmayalım, erken seçim kararı için gereken Meclis çoğunluğu, anayasayı değiştirmek için de gereken çoğunluk. Anayasaya eklenecek bir hükümle bu yasa değişikliğinin alınan erken seçim kararıyla paralel olarak uygulanabilir kılınması pek âlâ mümkün. Peki bu olur mu? Olmaz, diyemeyiz elbet.