Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2013 yılında Gezi Parkı direnişine katılım sağlayan vatandaşlara ''sürtük'' ifadesinin kullanılması büyük tepki çekmişti. Olayın yankıları sürerken, bugün açıklama yapan Erdoğan, kendisini ''''Milletimizin diliyle konuştuk'''' diyerek savundu. Erdoğan, ''''Biz Gezi olaylarında sergiledikleri tutuma yakışan teşhisi koyduk. Biz hep milletimizin diliyle konuştuk. Milletimiz bu vandalları nasıl tanımlıyorsa biz de öyle dedik'''' dedi.
AKP''li Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin 30. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda tepki çeken konuşmalara imza attı. Gezi Parkı eylemlerine değinen Erdoğan, ''''Caminin içini bira kutularıyla sizin takımızınız kirletti'''' sözlerini kullandı.
Erdoğan''ın konuşmalarından öne çıkanlar şöyle:
''''CAMİNİN İÇİNİ BİRA KUTULARIYLA SİZİN TAKIMINIZ KİRLETTİ''''
* Caminin içini bira kutularıyla sizin takımınız kirletti. Bunları yaptınız.
* Sizin böyle bir maneviyat, dini değerlere saygı, öyle bir anlayışınız yok ama istismar var. İstismarı çok iyi yapıyorsunuz. Bundan sonra o da yutmayacak, o da tutmayacak.
* Atatürk Kültür Merkezi’ne Gezi olaylarında malum teröristlerin pankartlarını siz astınız.
* Ben buradan milletime sesleniyorum. Bu ülkeyi terör örgütlerine biz asla peşkeş çekmeyeceğiz''''
''''ÇAPULCUYA ÇAPULCU DEMEKTEN GERİ DURMAYACAĞIZ''''
* Geçenlerde 3 tane sözde milletvekili, Şehitler Köprüsü’nde pankart astı. Polislerimize vurmaya kalkanlar olmuştur. Bunlar malum partinin parlamentodaki uzantılarını ta kendisi.
* Bu milletin polisine el kaldırandan milletvekili olmaz. Bunların parlamentoda da yeri olmaz. Bunların da parlamentodan silinip atılmasının adımlarının atılması lazım.
* Bizim Gezi olayları konusundaki öfkemizin nedeni kişisel değil, ülkemize ağır faturaların önümüze sürülmeye başlandığı ilk hadise olmasıdır.
* Biz bunlara teşhisi koyduk. Onlara bu söz neye karşılık geliyor bilmiyoruz ama dediğimiz çok açık.
* Mukaddesatımıza hürmetsizlik edenlere özellikle tavizsiz davrandık. Bugün de aynı hassasiyetlerle davranıyoruz. Milletimiz Gezicileri nasıl tanımlıyorsa biz de aynı sıfatları kullanıyoruz.
* Elebaşlarını, vandalları, polisimize kurşun sıkan şehir eşkıyalarını, yağmacıları, ibadethanelerimizi bira kutularıyla kirletenleri, aziz milletimizin iradesine kast eden darbe heveslilerini bu millet nasıl tarif ediyorsa biz de aynı şekilde tarif ediyoruz.
* Vandala vandal, haine hain, çapulcuya çapulcu demekten geri durmayacağız. Bizim kadınlara alçakça hakaret eden belediye başkanlarını koruyanlardan alacak ahlak dersimiz yoktur.
* Şehit bacısına küfürler savuran terbiyesizlerden öğrenecek saygı dersimiz de yoktur. Buradan tüm kardeşlerime sesleniyorum. Hadlerini bildirmek milletimize karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir.
* Gücünü milletinden değil, ülkesine yönelen namlulardan alanlara meydanı bırakmadık, bırakmayacağız.
* Daha gerçekte kim olduklarını, cumhurbaşkanı adayını belirleyemeyenlere, seçimden sonra ne yapacaklarını anlatamayanlara milletimiz itibar etmez. Ahlaklı, sorumlu, siyaset yapmak konusunda bunların hiçbiri AK Parti’nin eline su dökemez.