Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara ATO Congresium’da düzenlenen ‘Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi’ programında konuştu.
Erdoğan, "Ülkemizde bundan sonra atılan her adımın akıllı şehirler stratejisine uygun olmasında kararlıyız. Hesapsız kitapsız iş yapılmasına izin veremeyiz" ifadelerini kullandı.
"Yaşlı, kadın, çocuk, engelli dostu olmayan, günün 24 saati sokaklarında huzurun kol gezmediği şehir akıllı olsa ne olur olmasa ne olur." diyen Erdoğan, "İnsanı öncelemeyen, dört bir yanında ilim, irfan, sanat ocakları tütmeyen bir şehrin aklı da olmaz" şeklinde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından başlıklar şöyle:
Ülkemizin son 17 yılda yaşadığı değişim, gelecek için büyük hedeflere bakabilmemizi sağlıyor.
Dünkü meselemiz patlayan çöplüklerdi, bugünkü meselemiz sıfır atık. Bir yandan tarihi, kültürü, medeniyeti koruyacak diğer yandan yeni ihtiyaçlara uygun yatırımlara yöneleceğiz. Günün yirmi dört saati güvenli olmayan bir şehir akıllı olsa ne olur olmasa ne olur. Kapı komşusunun halini bilmeyen bir şehir ruhunu kaybetmiş demektir.
Bugünkü toplantımız geleceğin şehirleri konusunda yol göstermesi bakımından önemlidir. 'Akıllı şehir' kavramı 1990'larda ortaya çıkmıştır. Kendi akıllı şehir stratejilerimizi geliştirmek için çalışmalara başladık. 11. Kalkınma Planımızda bu konuda kapsamlı bir yol haritasına yer verilmiştir.
Tüm bu hazırlıklarla Türkiye akıllı şehirler konusunda dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alıyor. Belediyelerin akıllı şehir kapsamında önlerinde çok geniş potansiyel duruyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız 100 bin sosyal konut inşasına başlayacak. Sosyal konut başvurusu hamd olsun genel toplamda 1 milyon 92 bin 741, demek ki halkımız şu an yönetimine güveniyor
Kimi belediyelerimizin şimdiden akıllı şehirler konusunda adım attıklarını biliyoruz, bu önemli bir konu.
Biz ülkemizi teknoloji çöplüğü olarak görmek istemiyoruz.
BAZI KAFALAR 70 YIL ÖNCESİNDE
Eski Türkiye’nin alışkanlıklarıyla geleceğimize de inşa edemeyiz, bunun için önce zihinlerimizi değiştirmeliyiz. Bazı kafalar hâlâ yirmi yıl hatta 70 yıl öncesinde kalmış. Ön yargıları parçalamanın atomu parçalamaktan zor olduğu söylenir.
Ülkemizde siyasi ve bürokratik kariyerini tuğla üstüne tuğla koymadan bomboş geçiren nice siyasetçiler var. Amacı eser ortaya çıkarmak olan her belediye başkanının yanında olmak bizim boynumuzun borcudur.
Türkiye'nin otomobili gibi iftiharla yaklaşılması gereken bir projeye bile kulp takanlar var. Marmaray Allah'tan denizin altından gidiyor, denizin üstünde çıksa ona da 'istemezük' derlerdi. Marmaray’dan 440 milyon insan geçti. Dağları delmeye devam edeceğiz çünkü biz Ferhat'ız, millet Şirin.
Biz eser üretmenin gelecek nesillerin gönlünde bu şekilde ye etmenin peşindeyiz. Amacı eser ortaya koymak olan her belediye başkanının yanında olmak bizim de boynumuzun borcudur"