Çocuklarda karın ağrısı, araç tutması ve sık kusma ataklarının migren işareti olabileceğini söyleyen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı'ndan Nöroloji, Algoloji ve Vasküler Nöroloji Uzmanı; aynı zamanda Dünya Baş Ağrısı Derneği Çocuk Baş Ağrısı Çalışmaları Dünya Koordinatörü Prof. Dr. Derya Uludüz, nöroloji dünyası için çocukluk çağı baş ağrılarının teşhisinin en zor konulardan biri olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Uludüz, "Özellikle 4 yaş altı ve henüz konuşmaya başlamamış çocuklarda, ailelerin de birçok belirtiyi bilmiyor olmasından kaynaklı teşhiste gecikmeler oluyor. Bu da çocuğun erken yaşta tedavi alarak erişkinliğinde baş ağrısı ya da migren riski tehdidinden kurtulmasının önüne geçiyor” dedi.
'KÜÇÜK ÇOCUKLARIN BAŞI AĞRIMIYOR SANIYORUZ'
Prof. Dr. Uludüz, "Çocukluk çağı dediğimiz zaman 0-16 yaş arasını kastediyoruz. Fakat nedense küçük çocukların başı ağrımıyor zannediyoruz. Halbuki küçük çocukları bırakın, anne karnında henüz ceninken bile baş ağrımız olabilir" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
"Genellikle 4 yaş altı çocukların baş ağrılarını tanıyabilmek kolay olmuyor. Çünkü çocuk kendini tam ifade edemiyor. Peki 4 yaşından önce baş ağrısı olursa biz onu nasıl tanıyacağız? Bazı ipuçları var. Örneğin çocuk oynarken birdenbire oyunu bırakıp ağlamaya başlıyor ya da gidip sessiz bir odada bir kenara çekilip uyumaya çalışıyorsa, bu çocuğun başı ağrıyor olabilir."
'ORTAOKUL ÇAĞINDAN İTİBAREN KIZLARDA RİSK YÜZDE 25'
Çocukluk çağı baş ağrılarının sıklığı 4 yaştan sonra artmaya başlıyor, ergenliğe doğru en üst seviyeye ulaşıyor. Çünkü ergenlikle hormonal değişimler devreye giriyor. Özellikle migren gibi kronik ağrılarda hormonların rolünün çok fazla olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Derya Uludüz, "Östrojen hormonundaki artış bunun en önemli nedeni. Bu nedenledir ki; erkek çocuklarda yüzde 8 oranında görülen baş ağrıları, kız çocuklarda yüzde 24’lere çıkıyor. Ortaokul çağından itibaren her 4 kız çocuğundan birinde baş ağrısı görüyoruz. Bunlar içinde en şiddetli ağrı tipi ise migren" diye konuştu.
OYUNU BIRAKTIRACAK BİR AĞRI
"Anne babalar çocuklarının baş ağrılarını maalesef tanıyamıyorlar" diyen Prof. Dr. Uludüz, şu bilgileri verdi:
"En şiddetli baş ağrısı migrenden bahsedelim. Migren dendiğinde en az yarım gün sürecek, çok şiddetli, zonklayıcı, tek taraflı bir ağrı hayal ediyor aileler. Oysa çocukların migreni çok daha farklı. Çocukların migreni yarım saatte bile geçebilir. İki taraflı olabilir, illa tek taraflı olacak diye bir kural yok. En önemli ipucumuz, o ağrının şiddeti. Çocuğa oyunu bıraktıracak, en sevdiği çizgi filmi yarıda kestirecek (ışık rahatsız eder çünkü), gidip yatma isteği yaratacak, okulda revire gitmesini gerektirecek derecede bir ağrıdan bahsediyoruz burada."
'BAŞI AĞRIMADAN DA MİGRENİ TUTABİLİR'
Çocukların başı ağrımadan da migreninin olabileceğini belirten Prof. Dr. Uludüz, "Mesela benim 2 yaşında bir hastam vardı. Baş dönmesi atakları yaşıyordu, oyun oynarken birdenbire oyunu bırakıyordu ya da ayaktayken düşecek gibi oluyordu, koşup annesinin bacaklarına sarılıyordu ve ağlamaya başlıyordu. Çünkü gözlerini kapatması gerekiyordu. Başı dönüyor, hiç hareket edemez hale geliyordu. Bu baş dönmesi atakları yarım saat de sürebiliyor, bütün gün de sürebiliyor. Bu gibi belirtilerde önce başka hastalıklar var mı diye araştırırız. Ancak MR’ı vs temiz çıkarsa ve bir süre sonra atakları tekrar ortaya çıkarsa, migrenden şüpheleniyoruz. Yani tekrarlayıcı dönemler içinde benzer baş dönmesi atakları, ilerde ortaya çıkacak migrenin habercisi olabilir. Bu çocukların yüzde 70’i 8-9 yaşından sonra migren hastası olarak karşımıza çıkar" dedi.
KARIN AĞRISI ATAĞI OLAN ÇOCUKLARIN YÜZDE 60’I MİGREN ADAYI
Göbeğin tam etrafında ortaya çıkan şiddetli karın ağrıları migren öncülü olabilir. Prof. Dr. Uludüz, Ailevi Akdeniz Ateşi (FMF) hastalığı açısından bu çocukların araştırılsa da (karın ağrısı ataklarıyla seyreden genetik geçişli romatizmal bir hastalık FMF), hiçbir sebep bulunamıyorsa mutlaka migrenin düşünülmesi gerektiğini belirterek, "Çünkü karın ağrısı olan bu çocukların yüzde 60’ında ileride migren olma riski var. Eğer siz bu çocukları karın ağrıları, baş dönmeleri sırasında yakalarsanız ve tanıyı koyarsanız, tedaviyi erken yapacağınız için ilerde migrenden de kurtarırsınız" diye konuştu.
ALERJİ, KUSMA VE ARAÇ TUTMASI DA BAŞ AĞRISI BELİRTİSİ OLABİLİR
Sebepsiz kusma ataklarına da işaret eden Prof. Dr. Uludüz, sözlerini şöyle noktaladı:
"Bir de sık sık kusma atakları var. Hiç sebepsiz, durup dururken birdenbire kusma ihtiyacı hissediyor, banyoya koşuyor, dakikalarca, safra gelene kadar kusuyor. Gene bütün incelemeler yapılıyor, hepsi normal ama birkaç ayda bir bunlar tekrarlıyor. Kusma atakları da yüzde 40-50 gibi, ilerde migrene dönebiliyor. Migrene yatkınlığı olan çocukları çok fazla araba tutar. Bu çocuklar arabaya bindiklerinde, daha yarım saat gitmeden mideleri bulanır, kusma ihtiyacı hissedeler, mutlaka arabayı durdurmanız gerekir. O yüzden araç tutması, bizde migren açısından ileriki dönemlerde ipucu olabilir. Ya da bu çocuklar çok daha alerjiktir. Yani alerji problemleri olan küçük çocuklarda ilerde eğer ailede de bir migreni varsa çok daha büyük ihtimalle migren olabilir. O yüzden o alerjiyi çok hızlı bir şekilde tedavi etmek çok önemlidir bizim açımızdan. Yani alerjik hastalıklar ve araç tutması migren için bir tetikleyici rol ya da öncül rol oynuyor olabilir ileriki yaşlar için."