Editör: Ayşe Memiş
Seçimi kazanan Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabinesini açıklamıştı. Erdoğan dolandırıcılıkla suçladığı Mehmet Şimşek’i Hazine ve Maliye Bakanlığı görevine getirdi. Şimşek, atanmasının hemen ardından "Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır" açıklamasını yapmıştı.
Öte yandan 27 ay sonra ilk kez Merkez Bankası (TCMB) Para Piyasaları Kurulu (PPK) tarafından faiz artışı kararı alındı. TCMB'nin faiz kararı sonrasında döviz kurlarında sert artışlar yaşandı.
Ekonomik krizin derinliğine değinen bir çiftçi ise Türkiye’ye Osmanlı Dönemi’nde borçları denetim için kurulan Düyun-u Umumiye’nin geldiğini anlattı.
Çiftçinin sözleri sosyal medyaya damga vurdu.
İşte o çiftçinin sözleri:
Sevgili milletim biliyorsunuz çok çetrefilli bir seçim süreci yaşadık birazcık normale döndük gibi olduk milletimiz dedi ki ya dedi bu memleketi sen batırdın tekrar sen düzeltirsin arkadaş dedi. Yani halk terimi ile iti öldürene sürütürler dedi.
ERDOĞAN ENKAZ DEVRALDI
İktidarı tekrar bir şekilde Tayyip Erdoğan'a verdik. Peki Tayyip Erdoğan ne aldı, enkaz devraldı ve bir kabine, hükümet açıkladılar kabinedeki herkese bakmak gerekir. Ama asıl bakılması gereken kişi para, bize en çok lazım olan şey para paranın başındaki adam bir buna bakalım paranın başına getirilen kişi Mehmet Şimşek diye bir vatandaş geldi bir buçuk metrelik bir adam.
Tayyip Erdoğan bu adamla seçim öncesi birkaç kez görüştü adeta yalvardı, gelmem dedi, cart curt dedi. Bu adamın kerameti ne olabilir ki niye buna bu kadar yalvarıyorlar. Bu adam bu şekilde kapalı kapıların ardında konuştu bilmem ne yaptı bu adamı şöyle anlatayım belki unutmuşsundur iş adamları ile yaptığı toplantıda bunlara demişti ki bu “Yağmur geliyor çatınızı onarın” bunun sonunda da bu vatandaşın ne işbirlikçiliği ne hainliği ne üçkağıtçılığı ne de hırsızlığı kaldı. Memleketi dolandırdığı Tayyip Erdoğan tarafından anlatıldı, açıklandı, konuşuldu ve söylendi. Ondan sonra bu adam pılını pırtını topladı ve gitti bu vatandaş geri geldi. Ama bu adam kapalı kapılar ardından geldi ve ne isteyerek geldi.
Bu adamın kerameti ne bu vatandaş kapı kapalı kapılar ardından konuştuktan sonra gün yüzüne çıktı kameraların karşısına çıktı yanına bir tane maymun aldı ondan sonra onun kulağına kulağına televizyonda da 100 milyon vatandaşın gözünün içine baka baka “Artık Rasyonel Politikalar izleyeceğiz” dedi.
Bu ne demek akılcı. Yani şimdiye kadar ekonomi beyinsizlerin aklını yitirmişlerin elindeydi. Ben geldim şimdi akıllıca işler yapıyorum. Peki buna karşı yanında oturan adaman ses çıktı mı hayır.Tayyip Erdoğan'dan ses çıktı mı hayır.
4500 TON ALTINI LONDRA MERKEZ BANKASI'NA KOYDU
Peki bu bir buçuk metrelik adam bizim çöl develerinin yüzüne gözüne baka baka gözünün içine baka baka siz akıllısınız nasıl diyor. Bu cesareti kim veriyor yine eskiden derler “Söyleyene değil söyletene bak” o adamın arkasında kim var. Londra mankenleri tefeciler var. Bu adam zaten o memleketin 400 ton altınını götürüp de Londra Merkez Bankası’na koymadı mı koymuştu. Peki Merkez Bankası'nın başında kim geliyor Amerikan vatandaşı Amerika'da bilmem ne ofislerinde çalışan CV'si ve şişirilmiş yağlanmış ballanmış bir tane bayan. Türkiye'de yok mu onu 100 kere cebinden çıkartacak bu memlekette 1 milyon insan var ama niye o geliyor çünkü diyor ki artık benim dediğimi yapacaksın kendi bildiğin gibi at koşturamazsın şimdiye kadar yediğin tatlıların acı acı çıkartması olur bana olan borçları ödeyeceksin. Türk milletine fazla para vermeyeceksin onları köle gibi çalıştıracaksın yediğine içtiğine her şeyine elektriğine kazanan vergisinie zam yapacaksın, adım attırmayacaksın arabaya bindirmeyeceksin, soyacaksın bana olan borçlarını ödeyeceksin o kişiler bunu diyecek.
Yani Düyun-u Umumiye geldi maalesef. Muhalefet partileri can derdine koltuk derdine düştüğü için bunları size söyleyemiyor. Milletin bunları görün. Düyun-u Umumiye herkese geldi. Sadece AKP için AKP’liler için değil hepimiz için geldi. Geldiğimiz son nokta bu.
DÜYUN-U UMUMİYE
Düyun-U Umumiye, 1872 ile 1939 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nun dış borçlarını denetleyen kurumdur. Düyun-u Umumiye'nin başlıca kurulma nedeni, Osmanlı'nın ekonomisini kontrol altında tutmaktır. Bunun için yabancı devletlerin eliyle Düyun-u Umumiye kurulmuştur. Tabi kurulduğu günden itibaren tartışma konusu olmaya devam etmiştir. Ayrıca Türkiye Düyun-u Umumiye'ye olan borcunun son taksitini, ilk dış borcun alınmasından tam yüzyıl sonra, 25 Mayıs 1954'te ödemiştir.
