CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan linç girişiminde yanındaydı ve yaşananları Sputnik radyoya anlattı. Kaya yaşananları anlatırken, “Bay Kemal burada ne işin var, buradan çık, buraya niye geldin?’ diyen, iki adım yanımızdaki insanların söylemleri başladı. Orada hiçbir tedbir yok. Cenaze namazına durduğumuzda yanımızda özel tim dursun diyen insanlar da değiliz” ifadelerini kullandı.
Kaya’nın açıklamasının tamamı şu şekilde:
“ÇUBUK MERKEZDE YAPILACAK CENAZE TÖRENİNİN KÖYE ALINMASI BİZİ KUŞKULANDIRDI”
“Biz böyle bir şeyi beklemiyorduk. Şehit cenazelerinde dönem dönem kendini İçişleri Bakanı olarak tarif eden zatın söylem ve eylemleri vardı. Ama Genel Başkanımız her koşulda şehit cenazelerine gitme eğiliminde olduğu için hiç tereddüt etmedik. Ama cenazeye gitmeden önce konuştuk: Devlet Bahçeli’nin açıklamaları ve Güneş gazetesinin manşeti toplumu hiç iyi bir yere götürmüyor. Bunlar yine darbe çığırtkanlığı yapıyorlar.
Çubuk merkezde yapılacak cenaze töreninin köye alınması bizi biraz kuşkulandırdı. Çünkü o köyün o topluluğu alabilecek bir yaklaşımının olmadığı çok açıktı. Cenaze namazının kılınacağı yerde bunun yapılamayacağı çok açıktı. Çubuk merkezde kılınacak cenaze namazı, bir gün sonra köye, sabaha alınıyor. Vali yok. Emniyet Genel Müdürü yok, Çubuk Kaymakamı var, Ankara Emniyet Müdürü var. Muhalefet lideri o cenazeye katılıyor. Meclis Başkan Vekili o cenazeye katılıyor ama tam da asker özel tim ve polisler orada seyrediyor. Biz şehidimize ağlamaya giderken, tam şatafatla oraya giden birileri değiliz. Ama buna rağmen şehidin cenaze namazını kıldırtmadılar. İmamın defalarca uyarmasına rağmen, herkes dua okurken onlar nefret diliyle vatan hainliğine devam ettiler.”
“BAY KEMAL BURADA NE İŞİN VAR, BURADAN ÇIK, BURAYA NİYE GELDİN?”
“Bay Kemal burada ne işin var, buradan çık, buraya niye geldin? diyen, iki adım yanımızdaki insanların söylemleri başladı. Orada hiçbir tedbir yok. Cenaze namazına durduğumuzda yanımızda özel tim dursun diyen insanlar da değiliz. Biz kıldık ama diğer insanlar bağırış çağırış ve sloganlarla katıldılar. Özel olarak getirilmiş olan insanlar yolun karşı tarafına gidip slogan attı. Biz cenaze giderken önünde saygı duruşunda bulunduk. Cenaze ayrıldıktan sonra biz aracımıza yürümeye başladık. O sırada polis, asker hiç yok, kendi korumalarımızla birlikte kalkan olduk. Aracımız tahrip edildi. Benim kaburgamda bir kırık var. Biz o arada bunlara aldırış etmedik. Özellikle dışarıdan getirilmiş cani bir kadın vardı. Elinde şemsiyeyle bize vurdu. Şunu yapmaya çalıştılar: Biz kadınlara sert davranışlarda bulunacağız. Biz bu tuzaklara düşmedik. Tezgah çok açıktı. Organize bir eylem vardı. Bu işlerin arkasında içişleri bakanı Süleyman Soylu var bence. Arada o kadar sıkıştık ki yürüme şansımız yok. O arada bizim koltuğumuzun altından Genel Başkanımıza yumruk vurdular. Biz o yumrukları tekmeleri savuşturduk.
Biz oraya 4-5 korumayla gittik. Genel Başkanımız halkın içine girdiğinde o kadar yoğun korumayı ne yazık ki kabul etmiyor. Bir şehit cenazesine gidince böyle şaşalı koruma mı olur diyor. Şehit cenazelerine gitmeye devam edeceğiz. Ama emniyet güçlerinin tedbir almadığını bir kez daha gördük. Evin içinde sakindik. Ev sahibinin doğal olarak tedirginliği vardı. Genel Başkanımız her zamanki sakinliğiyle herkesi sakinleştirdi. Evin içinde sakiniz ama evin dışındaki güvenlik güçleri orada da yoktu. Böyle bir şey olamaz. Eve taş attılar. Cumartesi anneleri evladını ararken, onlara gaz sıkan emniyet güçleri var ama o kalabalığa bir şey yapmadılar. Sivas Madımak’ta yaşanan neyse burada da onu yapmaya çalıştılar. Milli Savunma Bakanı çıkıp arkadaşlar mesajınız alınmıştır dedi. Eğer bakan onurluysa, çıkacak ve o aldığı mesajı bize anlatacak. Kendi siyasi lideri o cenazeye katılmıyor biz katılıyoruz. Ardından zırhlı bir araca bindik ve Artvin PKK saldırısından sonra ikinci kez zırhlı araca bindik. Bu ülkeyi kan gölüne döndürmek isteyen ne olduğu belirsiz çete yüzünden de zırhlı araca bindik.”
“ERDOĞAN’DAN ŞU SAATE KADAR BİR MESAJ GELMEDİ”
“Dünden bu sabaha kadar Erdoğan’dan bir mesaj gelmemişti. Her şeye tweet atan kişi buna tweet dahi atmadı. Bay Kemal sözünün vatan hainleri tarafından kullanıldığını görsün. Demir böyle soğutulmaz. İçişleri Bakanı, güvenlik zafiyeti yaratanların takipçisi olacağız dedi. Güvenlik zafiyetini yaratan kendileridir. Devlet Bahçeli o yumruğu atan vatandaşa ne yaptılar acaba diye toplumu kutuplaştıran şeyler söyledi. Kendi makamı için bu kadar ayrıştırıcı bir dil kullanmak MHP’dekilere yakışmıyor. Milliyetçiyim, şehitlere saygılıyım diyenlerin o cenazeye gelmesi lazım. Genel Başkanımız çocuğu askerlik yapan tek genel başkandır. Biz partililerimize şu çağrıyı yapıyoruz: Türkiye’yi bölmek ve toplumu ayrıştırmak isteyenlere izin vermedik, vermeyeceğiz. Bu saldırı Maltepe’de miting yapanlara duyurulacaktı, oradaki insanlar ayağa kalkacaktı ve tepki oluşacaktı. Ama biz o saldırıdan sonra İstanbul’daki arkadaşlarla temasa geçtik, sağlık durumumuz iyi, mitingde başarılar dedik. Böylece o topluluk sakince dağılabildi.”