CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak haftalık değerlendirme raporunu bugün yayınladı.
Toprak, Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın Birleşmiş Milletler Genel Kurul Toplantıları için ABD’ye giden Cumhurbaşkanı (CB) Erdoğan, bir televizyon kanalına verdiği mülakatı değerlendirdi.
"KENDİ SİYASİ ZİHNİYETİNİ ORTAYA KOYDU"
"Kendi siyasi zihniyetini ve yönetim anlayışını apaçık ortaya koyan ifadeler kullandı" diyen Toprak, Erdoğan''ın Rusya-Ukrayna savaşının giderek daha ileri boyutlara taşınması ve savaşın sona erdirilmesine yönelik olarak Putin ve Zelenskiy’in tavrıyla ilgili soruya verdiği yanıtta; "liderlerin verdikleri kararlardan kolay kolay kolay pişmanlık duymadığı"nı ifade etmesinin dikkat çektiğini vurguladı.
"ERDOĞAN''DAN İTİRAF GELDİ"
Putin ve Zelenskiy’den söz eden Erdoğan''ın gerçekte kendisini tanımladığını söyleyen Toprak "giderek yaygınlaştırılan yasaklarda, toplumu ayrıştırma politikalarında neden yanlıştan dönmediğini, ortak aklı dikkate almaktan niçin kaçındığını itiraf ediyor." ifadesini kullandı.
Toprak''ın açıklamalarından diğer önemli başlıklar şöyle;
"‘Faiz sebep, enflasyon netice’ iddiasının ülke ekonomisini hangi noktaya getirdiği apaçık ortada iken, kitlelerin yoksullaşması, enflasyonun yüzde 80’i aşması, milli paranın adeta sıfırlanmasıyla ağır bir ekonomik yıkım pahasına bu yanlışın sürdürülmesinin arkasında ‘liderliğin sorgulanması’ endişesinin yattığını anlıyoruz. Lider yanlış yapmaz, lider ‘Ben yanlış yaptım demez’ zihniyetinin sonucunda haksız suçlamalara, hukuksuz yargılamalara, adaletsiz cezalara ve mahkumiyetlere göz yumulmasında sakınca görülmüyor.
DIŞ POLİTİKANIN GELDİĞİ NOKTA
Kendi seçtiği vekilin, kendi atadığı bakanın bulaştığı yolsuzlukların, vurgun ve soygunların, devasa rüşvetlerin üzerinin örtülmesinin, yargıda hesap vermelerinin engellenmesinin ardında da bu zihniyet yatıyor. CB Erdoğan’ın kendi liderlik tarzını ve anlayışını ifade eden bu sözler demokrasiyi sindirememenin, demokratik bir yönetim anlayışından uzaklaşmış olmanın da kanıtı. ‘Yanlış yaptım’ diyemeyen, bir yönetim ve liderlik anlayışının İhvancı-Siyasal İslamcı yaklaşımla 20 yılda Türkiye’yi dış politikada nereye getirdiğinin sonuçlarını yaşıyoruz.
"ORTADA BİR LİDER YOK"
‘Lider yanlış kişiyi görevlendirdi, atadığı bakan yolsuz çıktı’ denilmesin diye başında bulunduğu bakanlığa milyonlarca liralık dezenfektan satan bakana bile göz yuman, görevden alırken ‘başarılı hizmetleri için teşekkür eden’ bir liderlik anlayışı olabilir mi? Cumhurbaşkanı Erdoğan yanlış yapmış olsa bile geri adım atmamayı, yanlış yaptığını kabullenmemeyi liderlik sanıyor.
Oysa en büyük yanlışı ve yanılgısı bu. Türkiye ekonomisinin, hukuk devletinin ve dış politikanın kendisini ‘lider ve ekonomist’ ilan ederek yaptığı yanlışlar öncesindeki haliyle şimdiki halini bile kıyasladığımızda ortada bir lider olmadığı anlaşılıyor."