CHP'nin YSK'daki temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu, partisinin 31 Mart seçimlerinde sandık kurullarının yanlış oluşturulmasını gerekçe göstererek yaptığı seçim iptali başvurusuna YSK'nın 11 Nisan’da “red” yanıtı verdiğini, aynı yönde AKP başvurusu üzerine ise İstanbul Büyükşehir seçimlerini iptal ettiğini vurguladı.
Yakupoğlu, “İşte tam da bu nedenle YSK'nın İstanbul için verdiği seçim yenileme kararı hukuki değil, siyasi bir karardır” dedi.
Yakupoğlu, yaptığı açıklamada, YSK'nın CHP tarafından yapılan başvuruya karşılık verdiği 11 Nisan kararına atıfta bulunarak, şöyle dedi;
“Yukarıdaki karar, İstanbul seçimini iptal eden Kurul tarafından 11.04.2019 tarihinde alındı. 298 S. K. 113.maddesinin 4.fıkrası hükmü uyarınca 7 kişiden oluşan sandık kurulları, mürettep sayının çoğunluğu ile yani 4 kişiyle toplanabilir(1 başkan, 3 üye ). Aynı Kanunun 73.maddesinde ise eksiklik halinde seçmenlerden tamamlanır deniyor.YSK, 1 başkan 2 üyeden toplam 3 kişi ile kanunun amir hükmüne aykırı teşkil etmiş olan sandık kurulunda oy kullanan seçmenlerin oylarını iptal etmedi. Gerekçe olarak; sandık kuruluna veya ilçe seçim kuruluna herhangi bir itiraz ve şikayet yapılmadığını ve sonradan yapılan itirazın esasa müessir olmadığını gösterdi. Ayrıca kanunda usule aykırı oluşan sandık kurulunun geçersiz sayılacağına ilişkin bir düzenleme de yok dedi.”
CHP'nin yaptığı başvuru üzerine alınan 11 Nisan kararı ile, AKP'nin yaptığı başvuru sonucunda aynı YSK'nın aldığı İstanbul'da seçim iptali kararının karşılaştırılması gerektiğine vurgu yapan Yakupoğlu, şöyle devam etti;
“Lütfen bu karar ile İstanbul kararını karşılaştıralım;
1. Kanunda belirtilen usule aykırı oluşturulmuş sandık kurulları görev aynı şekilde görev yapmışlar.
2. Seçim günü sandık kurullarına veya ilçe seçim kurullarına aynı şekilde herhangi bir itiraz veya şikâyet yapılmamış.
3. 298 S. K. 22 ve 23.maddelerinde kamu görevlisi sandık kurulu başkanı ve üyesi olmayan sandık kurullarının, geçersiz sayılacaklarına ilişkin aynı şekilde bir düzenleme yok.
4. Ancak sonradan yapılan itirazın aynı şekilde esasa müessir olmayıp, AK Parti itirazının reddi gerekirken, AKSİ ŞEKİLDE neden kabul edildiğinin, maddi ve hukuki bir açıklaması yoktur. İstanbul kararı, işte bu yüzden siyasi bir karardır.”
YSK, YENİ GEREKÇE ÜRETMEYE ÇALIŞIYOR
AKP'nin yaptığı başvuru sonrasında hala gerekçeli kararını açıklamayan YSK'nın, kısa kararında açıkladığı gerekçelerin yeterli olmadığını görüp, yeni gerekçeler bulmaya çalıştığına ilişkin duyumlar aldıklarını da vurgulayan Yakupoğlu, “Ayrıca YSK’nın kısa kararında yer almayan ancak AK Parti tarafından sıklıkla dillendirilen imzasız ve boş oy sayım döküm cetvelleri (çeteleler) hakkında ise gerçeği çarpıtıyorlar. Şöyleki; Boş ve imzasız oy sayım döküm cetvellerinin (çetelelerin) olduğu tüm sandıklar, YSK tarafından tek tek kontrol edildiler. AK Parti’nin liste halinde verdiği sandıklar, siyasi parti temsilcilerine birlikte projeksiyona yansıtılarak gece yarısını aşan geniş bir zamanda incelendi. Sonuçta; Bu sandıkların tamamında SEÇSİS sistemine girilmiş sandık sonuç tutanakları var. Bu sandık sonuç tutanakları, AK Partili sandık kurulu üyesi tarafından, hiç bir itiraz ileri sürülmeden imzalanmıştır” dedi.
SANDIK SONUÇ TUTANAKLARI DEĞİŞMEMİŞ
Açıklamalarını sürdüren Yakupoğlu, “İlçe seçim kurulları, bu ıslak imzalı sandık sonuç tutanaklarına göre yine AK Partili ilçe seçim kurulu üyesinin itirazsız imzaladığı, ilçe birleştirme tutanağını tanzim ederek, SEÇSİS’e girmiştir. YSK yaptığı incelemede; önce 51, sonra 6 olmak üzere toplam 57 sandıkta imzasız veya boş oy sayım döküm cetveli tespit etmiş ve ilk kez bu sandıkların tamamının yeniden sayılmasına karar vermiştir. Bu sondaj değil AK Parti’nin itirazı üzerine verilen yeniden sayılıdır. Sonuçta ise sandık sonuç tutanakları değişmemiştir. Hiç bir şey değişmemiştir” ifadelerini kullandı.
“BEN İLK KEZ DUYDUM”
YSK’nın bugüne kadar sandık sonuç tutanağı olması durumunda çeteleleri bir eksiklik görerek hiçbir seçim iptal etmediğini ifade eden Yakupoğlu, “Oy sayım döküm cetvelleri yani çeteleler, seçim sonuçlarının ilçe seçim kurullarınca birleştirilmesi ve denetlenmesi için mutlaka olması gereken tutanak değildir. Çünkü 298 S. K. 108.maddesinde aynen ‘Sandık kurullarından gelen sonuç tutanaklarının, ilçe seçim kurullarınca birleştirilmesi ve seçim sonuçlarının belirlenmesi işlemleri, açık ve aralıksız olarak yapılır.’ düzenlemesi, esas olan tutanağın ıslak imzalı sandık sonuç tutanağı olduğunu açık ve tartışmasız olarak ortaya koymuştur. Oy sayım döküm cetveli ise sadece sandık sonuç tutanaklarına itiraz edilmesi halinde esas alınan tutanaklardır. AK Parti’nin sandık sonuç tutanaklarına hiç bir şikayet ve itirazı olmadığı için oy sayım döküm cetvellerindeki eksikliğin, seçim sonucuna bir etkisi yoktur. Ayrıca oy sayım dökümünden sonra yeterli ıslak imzalı sandık sonuç tutanağı bulamayan siyasi partililer, oy sayım döküm cetvellerini alırlar ve bu yüzden her seçimde pek çok sandıkta çeteleler eksik çıkar. YSK bugüne kadar sandık sonuç tutanağı varsa çeteleleri bir eksiklik veya seçim iptal sebebi görmedi. AK Parti, YSK’nın İstanbul kararından önce çalma, çalındı, iç edildi gibi ifadeleri ne itiraz dilekçelerinde ne müzakerelerde kullandı. Ben ilk kez duydum” dedi.
