Bugün Macaristan dönüşü uçakta gazetecilere konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerindeki rakibi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklenerek, “Kılıçdaroğlu benimle kaç yarışa girdi? 13’te 13 yaptı. Şimdi 14 de 15 de olsa bu arkadaştan bir şey olmaz. En hayırlısı kendisinin çekilip gitmesi lazım” demişti.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, MYK toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sözlerine yanıt verdi.
Öztrak, hükümetin ekonomi politikalarına eleştirilerde bulunarak, “Milletimiz 7 ay sonra sandıkta bunun faturasını sarayın önüne koyacaktır. ‘Zamma, zulme, yoksulluğa, Erdoğan’a yeter’ diyecektir. Saray ilk günden beri bunun farkındadır. Tek çaresi muhalefetin 25,5 milyon oyunu dağıtmaktır. CHP’yi dağıtmaktır.” dedi.
Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) etkileri üzerine toplantıda değerlendirmede bulunulduğunu söyleyen Öztrak, “KKM uygulamasının işçinin, esnafın, orta direğin, hasılı vatandaşın kahir ekseriyetinin sırtına yüklediği yükü, KKM nedeniyle ekonomide hızla artan dolarizasyonu ve bunun sebep olduğu korkunç kırılganlığı değerlendirdik. Yeni ekonomi yönetiminin, buradan çıkış stratejisi kapsamında, hafta sonu aldığı kararlar da kurulumuzun gündemindeydi.” diye konuştu.
Eylül ayında başlayacak bütçe sürecine de değinen Öztrak, “Örgütlerimizin devam eden kongreler süreci ve yedi ay sonra gerçekleşecek, yerel seçimlerle ilgili yapacaklarımız da toplantımızın bir diğer gündem maddesiydi.” ifadelerini kullandı.
“NE YAZIK Kİ BİZ HAKLI ÇIKTIK”
Faiz takıntısıyla ekonominin tüm dengelerinin alt üst edildiğini savunan Öztrak, şöyle devam etti:
“‘Faiz inince, enflasyon da iner’ diyerek akıldan, bilimden uzak safsataların peşine takıldılar. Faiz talimatla inince hem kur hem enflasyon patladı. Bu defa adına ‘liralaşma’ dedikleri bir başka safsatayla TL mevduatı, dövize endekslediler. Faizden kaçarken dolarizasyona yakalandılar. Hortlattıkları enflasyon, milli paramızı pul etti. Paramızın ‘değer saklama’ işlevini bitirdi.”
Dolarizasyonun yüzde 70’e dayandığını söyleyen Öztrak, “Biz bunların olacağını söyledik hükümeti çok uyardık ve geldiğimiz noktada ne yazık ki biz haklı çıktık. Bundan elbette mutlu değiliz.” dedi.
11 Ağustos itibarıyla KKM bakiyesinin 125 milyar dolara ulaştığını kaydeden Öztrak, geçen yıldan bu yana KKM nedeniyle Hazine’nin kasasından da 152 milyar lira çıktığını ifade etti. Öztrak, şunları kaydetti:
“KKM için bugüne kadar ödenen 717 milyar lirayı ödemeseydik her bir aileye 27 bin 577 lira verebilirdik ya da bu parayla iki tane Osmangazi Köprüsü dahil İstanbul-İzmir Otoyolu yapabilir üstüne bir tane Yavuz Sultan Selim Köprüsü iki tane de Avrasya Tüneli yapabilirdik.”
KKM’den çıkış için orta vadeli bir strateji hazırlanması gerektiğini savunan Öztrak, “Bu stratejiyi bütüncül bir makroekonomik programın içine yerleştireceksiniz. Bunları yapacaksınız ki millet ve tüm dünya, ‘Galiba ekonomide oyunun kuralları gerçekten değişiyor’ diyecek. Bunları yapmadan alelacele aldığınız kararlarla dün ak dediğinize, bugün kara diyerek, piyasalarda belirsizliği ve huzursuzluğu daha da artırırsınız.” dedi.
“ÖDEME ZİNCİRLERİ KOPMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA”
Öztrak ilerleyen süreçte krediye ulaşmanın daha maliyetli olacağını ifade ederek, “Piyasada çekler bankalardan dönmeye başladı. Finansman sıkıntıları her zeminde dillendiriliyor. Ticari krediler için bir düzenleme yapılmazsa iş insanları daha da daralacak. Ödeme zincirleri kopma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. KKM’den Türk lirası mevduata geçiş hedefini tutturamayan bankalar düşük faizli Hazine kağıtlarını almaya zorlanacak. Böylece bankacılık sisteminin telleri daha fazla gerilecek. Bundan sonra yapılan her baskı telin kopma riskini artıracak.” şeklinde konuştu.
Cuma günü banka hisselerinde 400 puanlık bir düşüş yaşandığını söyleyen Öztrak, “Bu düşüşün arkasında, bazı ‘bıyıklı yatırımcıların’ kararla ilgili önceden haber alması olduğu söyleniyor. Bu konuya da hızla açıklama getirmeniz güveni sağlamak, bankacılık sektöründe tansiyonu daha fazla yükseltmemek bakımından şart.” dedi.
Öztrak, geçen yılın sonundan bugüne icra dairelerine gelen yeni dosya sayısının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 59 arttığını ve 9 milyona dayandığını belirtti.
Bu yılın ikinci çeyreğine ait verilere göre işsiz sayısının da son iki çeyrekte 1 milyon artış göstererek 9 milyona yükseldiğini ifade eden Öztrak, “Resmi verilere göre 1 milyon 671 bin kişi iş bulma umudunu yitirdiği için artık iş aramıyor. TÜİK’e göre çalışma çağındaki nüfusun yarısı işgücüne dahil değil.” değerlendirmesinde bulundu.
2023’te başlayan seçim sürecinin son durağının gelecek yıl mart sonunda yapılacak yerel seçimler olduğunu kaydeden Öztrak, hükümetin ekonomi politikalarını eleştirerek “Milletimiz 7 ay sonra sandıkta, bunun faturasını sarayın önüne koyacaktır. ‘Zamma, zulme, yoksulluğa, Erdoğan’a yeter’ diyecektir. Saray ilk günden beri bunun farkındadır. Tek çaresi muhalefetin 25,5 milyon oyunu dağıtmaktır. CHP’yi dağıtmaktır.” dedi.
Mahalli idare seçimlerinde hedeflerine tarihi bir zaferi koyduklarını vurgulayan Öztrak, “Tüm büyükşehirleri almayı hedefliyoruz. Kadim şehrimiz Konya’yı da alacağız diyoruz.” ifadelerini kullandı.
‘MANSUR YAVAŞ’ YANITI
Öztrak, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yerel seçimlerde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına Mansur Yavaş’ın yerine Levent Gök’ün aday olacağına ilişkin soruya karşılık Öztrak, “Bunlar asparagastır. Ciddiye almıyoruz” yanıtını verdi.
“ERDOĞAN NEDEN İSTİFA ETMEDİ?”
Öztrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’deki değişimle ilgili açıklamalarına ilişkin yorumunun sorulması üzerine, şunları kaydetti:
“Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu defalarca ‘Ekranlarda karşıma çıksın’ dedi. Cesareti varsa programa çıksın, bir de bunları Genel Başkanımızın yüzüne söylesin, cevabını alsın. Bir önceki seçimde yaşadığı İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya Büyükşehir Belediyesi yenilgilerini nereye koyduğunu bu yenilgiden sonra neden istifa etmediğini bir açıklayıversin.”