CHP, 'referandumun iptali' için AİHM'e gidiyor!

CHP, 'referandumun iptali' için AİHM'e gidiyor!

CHP Genel Başkanı Yardımcısı Aksünger, 16 Nisan halk oylamasıyla ilgili hukuki mücadelenin süreceğini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurunun yüzde 100 yapılacağından tereddütü olmadığını söyledi.

Sine-i millet tartışmasıyla ilgili de konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcıs Erdal Aksünger, “Eğer CHP grubu istifa ederse, AKP’nin de belki de ekmeğine yağ sürmekten başka bir şey olmayacaktır” dedi. CHP Genel Başkanı Yardımcısı Erdal Aksünger, İzmir’deki Tarihi Havagazı Fabrikası’nda referandum sonuçlarıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. İl Başkanı Asuman Ali Güven, CHP’li ilçe belediye başkanları, CHP İlçe başkanlarının da katıldığı toplantıda konuşan Aksünger, ‘mühürsüz bir halk oylaması’ gerçekleştiğini, hem ‘hayır’ hem de ‘evet’ cephesi açısından toplumun bunu vicdanen kabullenmediğini söyledi.

AİHM’E BİREYSEL BAŞVURU DA YAPACAK

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aksünger, halk oylamasıyla ilgili hukuki mücadelelerinin süreceğini, Danıştay başvurusunun yapıldığını, ancak Anayasa Mahkemesi’nin de konuşulduğunu söyledi. Aksünger, “Benim gözümde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi konusu yüzde 100’dür. Bunda zerre kadar tereddütüm yok. Çünkü burada tam kanunsuzluk var. Yasama sürecini etkileyecek olan bir süreç yaşatıyor size. Ülkenin rejimini etkileyecek bir konu çıkıyor ortaya. Bununla ilgili hem CHP kurum kimliği açısından başvurular mutlaka tüm yöntemleriyle yapılacak, hem de şahsımız açısından bireysel başvuru haklarımızı kullanacağız. Altyapıları oluşturacağız. Mücadelemizi hukuk dahilinde yaparken hangi mücadele meşruysa onu da gerçekleştireceğiz. Her şey dahil” diye konuştu

MAHCUBİYET İÇİNDELER

CHP’nin hukuksal olarak da kabul etmediğini belirten Aksünger, mühürsüz zarf ve oy pusulalarının geçerli kabul edilmesiyle ilgili olarak, “Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) böyle şeyler yapabileceği aklıma gelmezdi. YSK’da halk oylaması öncesi süreçte yaptığımız toplantıda mühürsüz zarf ve pusularla olursa ne olacağını sorduk. Gülüp geçtiler. Kanun açık olduğunu söylediler. Kanun, içtihat oluşturmayacak şekilde net. ‘Mühürsüz zarf ve pusulara iptal edilir’ diyor. Halk oylaması sonrası bunları hatırlattığımızda mahcubiyet içinde olduklarına tanık olduk” diye konuştu.

KOMİK AÇIKLAMALAR YAPTILAR

Aksünger, halk oylamasından iki ay önce sosyal medyada ‘evet’ yazılı mühürlerin de kullanılacağı manipülasyonları yapılması üzerine, ocak ve şubat ayında YSK yetkilileriyle bu konuyu konuştuklarını, 370 bin ‘tercih’ yazılı mühür ihalesi yapıldığı yanıtı aldıklarını söyledi. Buna karşın ‘evet’ yazılı mühürlerin halk oylamasında ortaya çıktığına dikkat çeken Aksünger, “Bunları kim ortaya çıkarmış olabilir, hangi amaçla yapmış olabilir? Soru işaretleri yanıtlanmadı. 1500’ün üzerinde hakimle ilgili suç duyurusunda bulunduk. YSK Başkanı’nın açıklaması ise işin ciddiyetsizliğini gösteriyor. Bize ‘Bazı arkadaşlar daha önceki genel seçimlerde kullanılan ‘evet’ yazılı mühürleri kullanmışlar’ şeklinde komik bir açıklama yaptılar. İlçe seçim kurulu başkanları yargıç. Sokaktan geçen vatandaş değil ki! Bir sayfalık uygulanması gereken metin var. Aklımıza bunların bilerek yapıldığı şüphesi geliyor. Başka senaryolar geliyor” dedi. Sandıklara gelen oy pusulalarındaki eksikliklere de dikkat çeken Aksünger, sandıktaki seçmen sayısından yüzde 20 fazla oy pusulası konulması gerekirken, pek çok sandıkta bunun yapılmadığını söyledi.

KIZ ÇOCUKLARINA TACİZDE BULUNDULAR

İçişleri Bakanlığı’nın 10 Nisan’da “Okularda oyunu kullandıktan sonra sandık başında kimseyi bırakmayacağız” açıklamasının da meşruiyet tartışması yarattığını belirten Aksünger, “Burada hedef Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ydi. YSK’yla bu durumu görüştük. 16 Nisan halk oylaması günü mülki amir YSK’dır. YSK herhangi bir yerde güvenlikle ilgili sorun görüyorsa kolluk kuvvetlerine haber verir. İçişleri Bakanlığı ise genel bir uygulamadan bahsetti. Buna hakları yok. Seçmenin Anayasa’dan kaynaklanan gözleme hakkı var. YSK seçim günü müdehale ettiğini söylüyor. Daha önce İçişleri Bakanlığı’na böyle bir açıklama yapmaya hakkı olmadığı bildirmeleri gerekirdi. Sandıklar saat 16.00’da boşaltılmış. Sandık başlarındaki arkadaşlarımız derdest edilmiş. 17 yaralı var. Çok sayıda darp edilen var. Ortada bir plan şaibesi, şüphesi var. Kız çocuklarına tacizde bulunmaya çalışan ahlaksızlar da oldu” diye konuştu.

ENTELLEKTÜEL YERLERDE BİLE GEÇERSİZ OY VARKEN
Aksünger, 16 Nisan’da YSK’nın sisteminde 4 bin 500 sandığın açıldığı saat 17.50 sıralarında Anadolu Ajansı’nın sandıkların yüzde 40’nın açıldığı ve ‘evet’ oylarının yüzde 60’ın üzerinde olduğunu duyurduğunu söyledi. A.A.’nın birleştirme tutanaklarından sonuç verdiğini açıklanmasıyla ilgili de konuşan Aksünger ‘evet’ oylarının olduğu sandıkların sonuçlarının verildiğini, ‘hayır’ oylarının fazla olduğu sandıkların sonuçlarının verilmediğini savundu. Bilinçli yapılmış bir operasyon olduğunu dile getiren Aksünger, “3 bin 600 sandıkta yüzde 100 ‘evet’ veya yüzde 90’nın üzerinde ‘evet’ çıkmış. Yüzde 96’sı Güneydoğu’da. Bunların hepsinde ya bir darp var ya da kolluğun birilerine karşı giriştiği linç operasyonu var.

 

İlgili Haberler