Çevik Bir, Apo irtibatı var mı?!
Ortaya atılan konu çok çarpıcı...
28 Şubat Generali Çevik Bir’e Savcılık tarafından “Abdullah Öcalan” soruları yöneltildiği belirtiliyor!..
Şöyle bir olaydan bahsediliyor...
Apo, Suriye’de bulunduğu sırada, Türk güvenlik makamlarının operasyonu ile kıskıvrak ele geçirilecekti. Bu konuda kapsamlı operasyon planları yapılmıştı. Apo bu operasyonlardan kıl payı kurtulmuştu ve.
Bu “kurtuluşu” operasyon konusunda “haberdar” edilmesine borçluydu. Üstelik, operasyonlar Apo’ya, Türk Devleti içerisinden bazı önemli görevlilerce ve politik rekabet-çekişmeler nedeniyle sızdırılmıştı!.. Apo’nun yakalanışındaki görev sahiplerinin puan toplamasının önü kesilmek istenmişti!.. Bu “bilgi” yoğun olarak söyleniyordu taa o günlerden beri...
Geçtiğimiz hafta sonu, emekli 28 Şubat Generali Çevik Bir, savcılığa alındı. Ortaya şu haber çıktı; “Çevik Bir’in Ergenekon savcısı Zekeriya Öz tarafından Mehmet Eymür’ün 17 Haziran 2008 tarihinde alınan ifadesindeki suçlamalar nedeniyle sorgulandığı ileri sürülüyor. İkinci iddianamenin ek klasöründe yer alan ifade tutanaklarına göre, 1996-97 yıllarında Abdullah Öcalan’a yönelik planlanan suikast girişimini Genelkurmay’da görevli komutanlar akamete uğratmış. Anılan isimler arasında 28 Şubat sürecinin ünlü ismi Batı Çalışma Grubunun kurucusu emekli Orgeneral Çevik Bir de var...”
Çarpıcı durum bu işte...
Ayrıntı Eymür’den...
Mehmet Eymür o dönemin MİT Kontrterör Daire Başkanı. Apo’nun yakasına yapışacak ekibin başı.. Operasyonun da sahibi. Çevik Bir’e ait bilgiler de ona aitmiş. “Mehmet Eymür’ün 17 Haziran 2008’de verdiği ifadeye göre 1994 yılından itibaren Suriye’nin başkenti Şam’da ikamet ettiği öğrenilen Öcalan’ın öldürülmesi için MİT bünyesinde suikast planları hazırlanıyor. Suikast hazırlıkları için özel birliklere eğitim veriliyor. Ancak, planların tamamı sonuçsuz kalıyor. Eymür, suikast planlarının başarısız olmasına içeriden yapılan müdahalelerin neden olduğunu ileri sürüyor. Süreç içerisinde hem kendi teşkilatı içerisindeki bazı kişilerin, hem de teşkilat dışındaki bazı kurumlarda çalışan görevlilerin, Abdullah Öcalan’a yönelik bu faaliyeti sonuçsuz bırakmak için bazı engellemelerde bulunduklarını anlatıyor. Hatta Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir’in özel olarak kurdukları birliklerdeki elemanları, eğitim zamanları geldiği gerekçesi ile geri çektiğini belirterek, bu engellemelerin dış servislerin etkisinde olan bazı görevlilerce yapıldığı kanaatini taşıdığını söylüyor.
Mehmet Eymür, aynı dönemde askerî yetkililer arasında geçen bir telefon görüşmesine de dikkat çekiyor. Eymür’e göre Öcalan’a yönelik suikast girişimi bu telefon görüşmesi ile önceden sızdırılıyor. Dönemin (1996-97) Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı ile Suriye Şam’daki askerî ataşe arasında geçen konuşmada, İstihbarat Daire Başkanının Suriye’ye ekipler yollandığı gündeme geliyor. Öcalan’ı ipe bağlayıp sürükleye sürükleye getireceklerinin konuşulduğunu, konuşmaları dinleyenlerin bunu bir mesaj verir gibi askerî ataşenin söylediğini ve okuduklarını, o zamanki MİT Müsteşarı Sönmez Köksal’ın bu konuşmayı hayretle karşılayarak Genelkurmay Başkanı’na bildirdiğini anlatıyor...”
Eşkıyabaşı nasıl kurtulmuş!..
Eymür’ün anlattıkları “Ankara rekabetleri-iktidar savaşları” uğruna devlete millete, devletin milletin içerisinde bedel ödetenleri işaret ediyor... Kontrterör Daire Başkanı’nın ifadesi bu nedenle önemlidir..
Ayrıntılar inanılır gibi değil!..
“Apo’yu öldürmek için birkaç yol denediklerini anlatan Mehmet Eymür, önce Mahsun Korkmaz akademisinin altına tünel kazarak gitmek istediklerini, bunun için de özel birlik oluşturarak çalışma yaptıklarını, ancak bu ekibin yaptığı çalışmanın sızdırılması üzerine vazgeçtiklerini belirtiyor.
Daha sonra da Genelkurmay aracılığı ile Gölcük Donanma Komutanlığından suikastte kullanılmak üzere 1 ton patlayıcı alarak bir minibüs hazırladıklarını kaydeden Eymür, birkaç gün sonra da ” Cumhuriyet gazetesinde MİT bir ton patlayıcıyı ne yapacak “ haberi çıktığını bunun sorumlusunun da Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir olduğunu izah ediyor.”
Apo’nun Eymür ekibinden kurtuluşu hikayesi için anlatılanlar bu kadar değil!.. Olayda adı geçen siyasi kimlikler de var.. Apo’nun verdiği isimler falan!.. Sanırım bu konu deşilecektir..