Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

Çatışmalar, süreç ve AKP'nin sorumluluğu

Irak ve Suriye'de meydana gelen olaylar da PKK'ya asrın fırsatını sunmuştur. Bölgeye herkesin herkesle savaştığı bir kaos ortamı hâkim olunca PKK'ya gün doğmuştur. Suriye'nin kuzeyinde çok yönlü ve çok boyutlu unsurları kullanan PKK bölgede kantonlar oluşturmuştur.

PKK'nın meşruiyet devşirme girişimleri

Bu gelişmelerin üstüne bir de IŞİD adlı uluslararası şebeke birden bire bölgede terörizmi devletleştirince PKK harekete geçmiştir. PKK'yı terör örgütü olarak gören ülkeler kanlı örgütle IŞİD'e karşı iş birliği içine girişmişlerdir. Kobani'nin IŞİD'den temizlenmesi sırasında resmen ABD ve Türkiye, PKK'nın oradaki uzantısı olan PYD'ye her türlü desteği vermiştir.

IŞİD'in Ezidileri sürmesi PKK'nın meşruiyet devşirmek için harekete geçmesine neden olmuştur. İğrenç cinayetler ve vahşi görüntülerle dünya kamuoyunun gündemine giren IŞİD zulmünden Ezidileri kurtaran örgüt olarak PKK kendini pazarlar olmuştur.

Arap Baharı'ndan Kürt Baharı çıkarmak!

Arap Baharı denilen Kuzey Afrika ve Orta Doğu'da rejimleri karşı başlayan sosyal ve siyasi ayaklanmalar PKK'nın yeni stratejiler geliştirmesine neden olmuştur. Halk ayaklanmaları yoluyla, onlarca yıllık baskıcı ve çürümüş rejimleri çökertmenin mümkün olduğunu bu ayaklanmalar ortaya çıkarmıştır. Arap Baharı'ndan bir Kürt Baharı çıkartmak PKK'nın iştahını kabartmıştır.

PKK bir yandan Arap Baharı'ndan bir Kürt Baharı çıkartmak, diğer yandan da Suriye ve Irak'taki iç çatışma tecrübelerini Türkiye'ye aktarmak gibi bir strateji izlemiştir. Bunun yolu da Doğu'da halkla devleti karşı karşıya getirmek, Batı'da Türk-Kürt çatışması çıkartmaktan geçmektedir.

PKK arkaik "Devrimci Halk Savaşı"nı böylece hayata geçirecektir.

Çözüm Süreci ya da kafayı kuma gömmek!

Bugün Sur'da, Cizre'de, Silopi'de, Şırnak'taki olaylar göz göre göre gelmiştir. AKP iktidarı olanı biteni adeta seyretmiştir.

Bakınız bundan üç yıl önce 26 Ağustos 2013 tarihinde bu köşede "Kafayı Kuma Gömmek ve Açılım" başlıklı yazıda bugün yaşanacakların o zaman nasıl organize edildiğini şöyle yazmıştık:

"PKK, 17-18 Ağustos (2013) günlerinde 2 gün boyunca (binlerce) vatandaşı Faraşin'de tutuyor... Orada halka şu açıklama yapılıyor: "Suriye'de çok elemana ihtiyacımız var. Örgüte adam toplayınız. Karşılığını alacaksınız."

Burada PKK'nın hiyerarşisinde nasıl yükseleceği de halka açık biçimde ifade edilerek herkese PKK'ya katılması isteniyor:

Örgüte eleman kazandıran kişilere, yakın istikbal için Kürdistan'da kaymakamlık, hâkimlik, vb... seçkin meslekler ve makamlar vaat ediliyor...Örgüte 40 eleman kazandırdığı için kendisine askeri bir statü verilen kişilere Glock marka tabancalar dağıtılıyor. Bütün bunlar Bağımsız Birleşik Kürdistan'ın kuruluşu için yapılıyor.

Hazırlık PKK'nın iç savaş hazırlığıdır. Sözde "Çözüm Süreci" bittiğinde derhal iç savaşa başlayacaklarını, savaş başlayınca pikap araçların getirilmesi gereken yerleri ve zamanı, kimlerden talimat alacaklarını bile belirlemişler... AKP iktidarı kafasını kuma gömmüş, gaflet ve dalalet içerisinde milletin ve devletin başına gelecekleri seyrediyor. Bütün bu rezaletlere iktidar, kendisinden başka kimsenin inanmadığı "Çözüm Süreci" için katlanıyor."

PKK'nın kentlere sızabilmesi, örgütlenebilmesi ve devlete rağmen otorite kurabilmesi için çözüm süreci gerekliydi. "Çözüm Süreci" PKK'ya Türkiye içerisinde sanılanın çok ötesinde bir serbest harekât alanı sağlamıştır. PKK, süreçten yararlanarak serbestçe halk üzerinde baskı kurmuş, militan toplamış, militanlarını kentlere ve yurt dışına transfer etmiş, öz savunma adını verdiği güçleri eğitmiş ve silahlandırmıştır.

Suriye'nin kuzeyindeki kentlerde çatışmış profesyonel teröristler yerel unsurlardan oluşturulmuş olan YDG-H gruplarının başına geçirilmiştir. Kandil ve Kobani'den kent merkezlerine sızdırılan terörist gruplar çatışmaları yönetir durumdadır.

Kentleri harabeye çeviren, halkı yerinden yurdundan göç ettiren ve onlarca şehit verilmesinin baş nedeni AKP iktidarının gaflet ve dalaletidir.

Yazarın Diğer Yazıları