Lübnan'da patlatılan çağrı cihazları dünya gündemini sarsarken, cihazları satan şirketin Macar firması BAC Consulting KFT'nin (BAC Danışmanlık Ltd) olduğu ortaya çıkmıştı. Şirketin CEO'su Cristiana Barsony Arcidiacono'nun yapılan tehditler nedeni ile Macar "gizli servisi tarafından koruma alındığı iddia edildi. Açıklama Arcidiacono'nun annesinden geldi.
Anne Beatrix Barsony Arcidiacono, Associated Press'e (AP) yaptığı açıklamada, Lübnan'da çağrı cihazlarının patlamasının ardından kızının "tehditler" aldığını söyledi.
'GÜVENLİ BİR YERE GİTTİ'
Anne Arcidiacono, Lübnan'da patlatılan çağrı cihazlarını sattığı ortaya çıkan Macar firması BAC Consulting KFT'nin CEO'su Cristiana Barsony Arcidiacono'nun gelen yoğun tehditlerin sonrasında "Macaristan gizli servisleri tarafından korunan güvenli bir yere" taşındığını aktardı..
Macar yetkililerin kızı Cristiana'ya medyaya açıklama yapmaması yönünde tavsiye verdiğini belirten anne, kızının çağrı cihazlarının patlatılmasında rolü olmadığını, buna yalnızca "aracı" olduğunu söyledi.
'O BU İŞE KARIŞMADI'
AA'nın aktardığına göre Beatrix Barsony Arcidiacono, "O, hiçbir şekilde bu işe karışmadı, sadece aracıydı. Mallar Budapeşte'den geçmedi, Macaristan'da üretilmedi" dedi.
Cristiana'nın, Lübnan'daki çağrı cihazlarının patlatılmasına karıştığı iddiaları gündeme gelmişti. İsrail istihbaratı Mossad için çalıştığı öne sürülen Macar uyruklu Cristiana, 2021-2023 yılları arasında Avrupa Birliği Komisyonu'nun Eğitim, Görsel-İşitsel ve Kültür Yürütme Ajansında (EACEA) "harici uzman" olarak görev yapmıştı. Kendisi, NBC kanalına verdiği demeçte, Lübnan'a patlayan çağrı cihazlarını sağlayan Macar firması BAC Consulting KFT'de çalıştığını ve cihazların Lübnan'a tedarik edilmesinde aracılık ettiğini kabul etmişti.
NELER OLMUŞTU?
Olay, 17 Eylül'de Hizbullah mensuplarının kullandığı çağrı cihazlarının eş zamanlı patlatılmasıyla başlamış, 12 kişinin hayatını kaybetmesine ve 2 bin 323 kişinin yaralanmasına neden olmuştu. Ardından 18 Eylül'de telsiz patlamalarında 25 kişi ölmüş, 608'den fazla kişi yaralanmıştı. Lübnan, İsrail’i sorumlu tutarken, İsrail'den henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
