Hayır diyenler terörist.
Hayır diyenleri 15 Temmuzcular’ın yanına koyarım.
Hayır diyenler vatan hainleriyle aynı safta.
Hayır diyenin kanı şüpheli, Türk değil, Müslüman hiç değil.
Hem ekmeğini yiyip hem hastaneye gidip ondan sonra da “Hayırcıyım” demek şerefsizliktir. Oy vermiyorsa, AK Parti’nin ekmeğini yiyorsa haram zehir zıkkım olsun. Seçimden sonra sizlerin çoluk çocuğu dururken onları orda koyarsam namerdim.
Evet demek farzdır.
Hayırcıların karıları, kızları ganimettir.
* * * * *
Referanduma dair yukarıda bir kısmını alıntıladığım evet propagandaları piramidin en üstünden en altına böyle yayıldı.
Referandumun evet ile neticelenmesi hâlinde nasıl bir Türkiye’ye uyanacağımızın ipuçları burada saklı.
Güç bulan ayrışma kültürü tabanın şuur altını böyle döküyor ortaya.
Piramidin tepelerinden kürsülerde “alçak” denince, piramidin zemininde “hayır” diyecek olanların karıları ve kızları ganimete dönüşüveriyor.
Piramidin tepelerinde, Hayırcılara yaşam hakkı tanınacağı yazılınca, “evet” demenin farz olduğu yazılınca, piramidin zemininde yaşam hakkı tanınanlara “şerefsiz” demek meşrûlaşıyor.
Piramidin tepelerinde örümcekler ağları referans kılındığında, piramidin zemininde hayırcılar Türklükten ve Müslümanlıktan kolaylıkla aforoz edilebiliyor.
Bu sürdürülebilir bir sosyoloji, devam ettirilebilir bir içtimâiyyat değil.
Kurt ile kuzuyu bir arada yayan bir tarih ile övünen ve “ecdat.. ecdat” diye diye varlığını sürdüren bir siyasetin varacağı değil ama ancak toslayacağı bir hüsran yeri bu.
Cumhurbaşkanlığı, Hükümet, devletin tüm bürokrasisi ve malûm medya ile dört koldan ve tamamı devlet imkânlarıyla bir evet propagandası bombardımanına tutulan, yer yer tehdit edilen bu toplumdan, demokrasiden vazgeçmesi isteniyor.
Kemâle ermemiş hâliyle de olsa, demokrasinin tadını alan Türk toplumunun demokrasiden vazgeçmesi mümkün değil.
Bu bir parti meselesi değil, bu bir seçim değil, bu bir tercih meselesidir.
Bu mâruz kalma durumuna râzı olmak ya da tercih etme hakkını muhafaza etmek meselesidir.
Ve Türk milleti, demokrasiden vazgeçmeyecek, mâruz kalmaya râzı olmayıp tercih etmeyi seçecektir.
Çünkü insan mâruz kalmaz, tercih eder…
