Tüm çalışanları yakından ilgilendiren bir karar alındı.
‘Ayrımcılık Tazminatı’ konusunda bilinmediği sanılan bir ayrıntı ortaya çıktı.
İşverenin ayrımcılık yapması durumunda çalışanın tazminat alma hakkı doğduğu ortaya çıktı.
Avukat Cansen Erdoğan konuyu şöyle özetledi:
"İşverenin ayrımcılık yapması dediğimiz olay, işverenin haklı nedenler olmadığı sürece işçilerine farklı muamelede bulunması, haksız ayrımlar yapması, kişiye özgü keyfi uygulamalar yapması durumudur.
İşverenin eşit davranma borcu 4857 sayılı İş Kanunu madde 5 düzenlemesinde yer almıştır. 4857 Sayılı İş Kanunu'nun Eşit davranma ilkesi başlıklı 5. Maddesinin ilgili kısımları şöyledir;
'İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz'
Geçtiğimiz günlerde bir işçinin dahil olduğu Whatsapp grubundan isteği dışında çıkarıldığını da hatırlatan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
Olayda işçi hastalandığı için Whatsapp grubundan çıkarılmıştır. Hastalık hali, tercihe bağlı bir durum değildir. Geçici ve zaruri bir durumdan kaynaklanan bir işe gelememe halidir. İşçi işten çıkarılmamış- çıkmamış, hastalık sebebiyle izin almıştır. Hal böyleyken işçinin sanki işten kovulmuşçasına- atılmışçasına iş ilişkilerinin sürdürüldüğü Whatsapp grubundan çıkarılması, itibar zedeleyici bir durumdur ve bir fesih sebebi gibi düşünülebilir. Ayrımcılık tazminatı, işverenin eşit davranma yükümlülüğünün ihlali durumunda işçiye dört aya kadar ücreti tutarında verilebilecek olan tazminattır. İşçi ayrımcılık tazminatından başka yoksun kaldığı diğer haklarını da talep edebilir.
“HENÜZ BİR DÜZENLEME YOK”
Türk hukukunda dijital uygulamalarla ilgili bir düzenleme bulunmadığını vurgulayan Avukat Cansen Erdoğan, "Tabi burada özellikle belirtmek istiyorum ki Whatsapp ve sair dijital uygulamalarla ilgili hukukumuzda ayrı bir düzenleme yoktur. Keza bir gruba girmek- grupta kalmak gibi bir zorunluluk, iş kanununda düzenlenmemiştir. Dolayısıyla bu açıdan da bakıldığında da işverenin grup kurma zorunluluğu olmadığı gibi, işçiyi o gruba alması ya da çıkarması halinde de herhangi bir hukuki yükümlülüğü de olmamalıdır. Nitekim bu konuda da ne iş kanununda, ne borçlar kanununda ne de ceza kanununda net- spesifik bir düzenleme- yaptırım bulunmamaktadır." dedi.