Bu ne tuhaf kıyaslama
Yine hadsiz-densiz, sırf eleştirmek olsun diye atıp tutmuşuz öyle...
Bizim gibi millî şuurundan yoksun zırcahiller ne bilsin(!), "sanatçı" namlıların Oğulpınar Karakolu'na ziyaretlerinin "tarihsel bir arka planı" varmış meğer...
1915'te, Çanakkale Deniz Zaferi'nin ardından aralarında Mehmet Emin Yurdakul'un, Ömer Seyfettin'in, Hamdullah Suphi Tanrıöver'in, Enis Behiç Koryürek'in de bulunduğu bir grup yazar da kahraman ordumuzla kucaklaşmışlar...
Biz ne anlarız tabii... Kendisine çok derin bir sadakatle bağlı olduklarından, bu işe kalkışırken Atatürk'ten, 'Çankaya Sofrası'ndan da, Halide Edip gibi çok sayıda gazeteci ve yazarın İstiklal Savaşı günlerindeki moral katkısından da, Safiye Ayla gibi sanatçılarla buluşmalardan da ilham almışlar...
Kore Savaşı'ndan Kıbrıs Harekatı günlerine... PKK'yla mücadeleden 15 Temmuz ve FETÖ'yle mücadele süreçlerine her dönemde olmuş böyle destek gösterileri askerimize...
***
Birincisi...
İktidar marifeti olduğu üzere şahane manipüle ediyor olsa da bal gibi biliyor ki kimsenin sanatçıların Türk Ordusu'na moral vermek çabasıyla bir sorunu yok...
Sorun "Mustafa Kemal'in askerleri"nin karşısına, moral kaynağı olarak "Türk Ordusu'na kumpasın askerleri"nin çıkarılmasında!
Yoksa, kimsenin Esat Kabaklı'ya bir şey dediği var mı mesela?
Kimsenin Orhan Hakalmaz'a bir şey dediği var mı?
Kimsenin millîlerimize bir şey dediği var mı?
Kimsenin, Cumhurbaşkanı eşliğinde olmasa da, medya ordusu eşliğinde olmasa da, bir tek askerimizin "gel" çağrısıyla bile oraya koşmaya hazır olanlara itirazı var mı?
***
İkinci olarak...
Hadi kendimi tutayım, edebimle, bütün ciddiyetimi koruyarak, hanım hanımcık yazayım diyorum ama aklımızla bu kadar da aleni dalga geçilmez ki
Çok affedersiniz de maytap mı geçiyorsunuz siz bizimle?
Bu ne tuhaf bir kıyaslama?
"Ben bir Türk'üm; dinim, cinsim uludur" diyen Mehmet Emin Yurdakul'la, Türkçülüğün öncü kalemlerinden Ömer Seyfettin'le, "Türk" demeyi ırkçılık sayan zevat bir mi?
"Millî Hatip", "Cumhuriyet Hatibi" diye anılan Hamdullah Suphi Tanrıöver'le, kafası hâlâ feodalite kalmış, "Megri Megri"ci aynı kefede değerlendirilebilir mi?
1919 Mayıs'ında Sultanahmet Mitinginde "Türklere zalim diyenler öyle günah işliyorlar ki, tarihin karşısında onların günahlarını, bütün denizlerin bitmez tükenmez suları bile yıkayamayacaktır" diye haykıran ve mahşeri kalabalığı "Türk'ün hak ve istiklal davasından kaçmamaya", Kuvayı Millîye'ye çağıran Halide Edip mi yani devlete "katil" diyen, "Atatürk Dersim'i bombalattı", "Atatürk şapka takmayanı astırdı" iftiralarının sahibi kadının tarihsel arka planı?
Kim bilir nasıl da kemikleri sızladı!
Azıcık yahu, azıcık ciddiye alın aklımızı!
***
"Halide Edip de dönmüştü" diyeceksen, deme...
Gardını almış "Halide Edip de Amerikan mandacısıydı" demeye hazırlananlar varsa hiç demeden yutsunlar dillerinin altındakileri....
"Mustafa Kemal, Türk Milleti'nin kurtuluşunun manda ve himaye kabul etmeksizin, milletin kendi azim ve kararlılığında" olduğunu savunurken, evet Halide Edip O'na karşı kurtuluşun "Amerikan mandasında" olduğunu savunuyordu...
İstanbul'un uğradığı "mütareke zulmü"nün ardından bir de İzmir işgal edilince...
"Milletin feryadı"nı yüreğinde duydu ve "Kurtuluşun manda ve himaye kabul etmeksizin, milletin kendi azim ve kararlılığında" olduğunu savunmaya devam eden Mustafa Kemal'in yanında, Kurtuluş Savaşı'na katıldı... Öyle lafta değil, sahiden "gönüllü asker" oldu. "Bir selfiliğine sembolik bir karakol ziyaretinde" değil "cephede" ateş altında bulundu...
Dalkavukluğunu yaptıkları "güç" müzakereci olunca müzakereci, mücadeleci olunca mücadeleci olan tiplerin "dönme"siyle, Halide Edip'in yanlışı savunmaktan bütün yüreğini ortaya koyarak dönmesi arasında dağlar kadar fark var...
Bir tutmaya kalkışırsanız, taş olur kalırsınız!
***
SORU-YORUM
Afrin'e insani yardımın daha kolay ulaştırılabilmesi için Hatay'a bağlı Hamam Köyü yakınlarında yeni bir sınır kapısı açılıyormuş... Elzem durumlarda sınır kapısı açmak bu kadar kolay madem "Kürdistan referandumu"na karşı daha Eylül ayında kararı alınan Ovaköy Sınır Kapısı neden hâlâ açılamadı? İnşaatı bile bugüne kadar sallandı?
***
GÜNÜN SÖZÜ
"Haksızlığa sapıp çoğu insanın seninle beraber olmasını sağlamaktansa adaletle davranıp tek başına kalmak daha iyidir."
Halide Edip Adıvar