Ülkemizde evcik kıran ya da ölüm meleği adıyla bilinen Amanita Phalloides türü mantarlarda bulunuyor. Bu mantarın tüketilmesi hızlı ve ciddi karaciğer yetmezliğine neden oluyor” diye konuştu.
Mantar zehirlenmelerine özellikle yabani mantarların en sık yetiştiği dönem olan nisan ve kasım ayları arasında rastlandığına değinen Doç. Dr. Gökhan Ertuğrul, “Doğadan toplanan yabani mantar yenmesini takiben yüzlerce hasta acil servislere başvurmakta ve bu hastalara yoğun bakım desteği gerekmektedir. Gelişen ciddi karaciğer yetmezliği nedeniyle karaciğer nakli gerekliliği duyan hastaların sayısı da oldukça çoktur. Hastaların büyük kısmı ne yazık ki hayatını kaybetmektedir” ifadelerini kullandı.
BELİRTİLERİ
Hastalarda ciddi belirtilerin genellikle ilk 6-8 saatlik dönemden sonra ortaya çıktığını belirten Ertuğrul, “Bu belirtiler arasında bulantı, kusma, aşırı terleme, çarpıntı, yüzde kızarma, huzursuzluk, sersemlik yer almaktadır. İlerleyen dönemde hastalarda şuur bulanıklığı ve bilinç kaybı gibi santral sinir sistemi belirtileri görülür. Bu hastalar yoğun bakım şartlarında takip edilmekte ve durumu ciddiyetini koruyan ve geriye dönüşümsüz karaciğer yetmezliği gelişen hastaların bir kısmına karaciğer nakli yapılarak hayatları kurtarılmaktadır. Karaciğer yetmezliği gelişen hastaların büyük bir kısmı ise ne yazık ki organ nakli için uygun şartları taşımadığı ya da gerekli organ temin edilemediği için hayatlarını kaybetmektedir” dedi.
Doç. Dr. Ertuğrul konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Zehirli ve zehirsiz mantarları birbirinden ayırt etmek çok zor olduğundan doğadaki yabani mantarlar toplanıp yenilmemeli, bunun yerine ambalajlı satılan kültür mantarları tercih edilmelidir.”
AA