Nefroloji uzmanı Prof. Dr. Ali Rıza Odabaş, “İçeriklerinde, böbrekler için çok zararlı olduğu gösterilmiş birçok madde var. Kolay ulaşılan çaylar ve başka bitkisel ürünler, böbrek fonksiyonlarının kalıcı kaybına, diyalize ve idrar yollarında kansere yol açabiliyor. Doğadan toplanan bazı mantarların yenmesi de böbrekler ve karaciğerde yetersizliğe neden olabiliyor.”dedi.
HANGİ AĞRI KESİCİLER TERCİH EDİLMELİ
Ağrı kesiciler hep elimizin altında ve çok sık içiyoruz. Ancak bazı ağrı kesiciler böbrek fonksiyonlarını bozabiliyor. Özellikle romatizma hastalarının iltihap giderici özelliği de bulunan ağrı kesicileri, örneğin migrende uzun süre kullanılınca böbrekte kalıcı sorunlara zemin hazırlayabiliyor. İlaçların yol açtığı bu tabloya tıp dilinde, ‘nefrotoksisite’ deniyor. Böbreği iyi çalışmayanlar, hipertansiyon, diyabet hastaları ve yaşlıların nefrotoksisite riskinin daha yüksek olduğu biliniyor.
Odabaş, şunları kaydetti: “Romatizma hastaları da ağrı kesicileri doğru dozda ve hekim kontrolünde almalı. İlaçların sağlam bireylerde yan etkileri olmayabilir. Ancak nefroloji kliniklerine, ağrı kesicilere bağlı gelişen böbrek sorunlarıyla haftada 2-3 hasta geliyor. Bazılarında birkaç ağrı kesiciden sonra ani gelişen böbrek yetersizliği tablosu görüyoruz. Kiminde kronik ve sinsi ilerleyen ciddi böbrek hasarları gözlüyoruz. Ağrı kesici olarak parasetamol içerenler tercih edilebilir. Biz nefrologlar parasetamol içeriz.”
KONTRAST MADDELER DE BÖBREĞİ BOZAR
Öte yandan antibiyotiklerin böbreklere zarar verme potansiyeli bulunan ilaçlardan biri. Çok sayıda risk faktörü bulunan, özellikle yaşlılarda antibiyotik tedavisi ayrıca özen istiyor. Anjiyo ya da görüntülemede kullanılan kontrast maddeler de nefrotoksisiteye neden oluyor. Yine kolonoskopi incelemeleri öncesi bağırsağı temizleyen ve içinde yüksek konsantrasyonda fosfor bulunduran sıvılar böbreklere kalıcı hasar verebiliyor.
BÖBREĞİN İŞİ ÇOK ZOR
Böbreklerin pek çok görevi var: Su ve tuz dengesini sağlamak, zararlı-atık maddelerin uzaklaştırmak, ilaçlar, çeşitli zararlı maddeler ve onların vücutta yıkılmasıyla gelişen atık ürünleri vücuttan atmak, tansiyonu kontrolü, bazı hormonların salgılanması, çeşitli hormon ve proteinlerin yıkımı.