İşte Bozdağ’ın açıklamalarından satırbaşları:
Toplantıya saatler kala belediye aldığı kararla toplantını yapılmasını iptal etti. Buldukları başka yerlerde polis toplantı yapılması konusunda sorun çıkardı. Bugün izinleri alınmış bir toplantıyı yapma fırsatı bulamadık”
“Türk toplumunun bir toplantı yapmasına tahammül etmemesi kabul edilebilir bir şey değil. Toplantı hakkı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin teminat altına aldığı bir hak. Hem AB’nin hem Avrupa Konseyi’nin hem demokratik hukuk devletlerinin vazgeçilmez özelliklerinden biri. İnsanlar bir araya geliyor izin vermiyorsunuz. Bunun adına da demokrasi diyorsunuz, biz de ifade hürriyeti var diyorsunuz. Kusura bakılmasın bu demokrasiyle ifade hürriyetiyle ifade edilebilir bir şey değil. Hukuk devletine yakışan bir şey hiç değil. Bir toplumun toplantı yapmasına izin vermeyen görüşme yapmasına izin vermeyen demokrasi olabilir mi?
“DAHA ÖNCE DE ÖRNEKLERİNİ GÖRDÜK”
“Daha önce de örneklerini gördük. Sayın cumhurbaşkanımız Almanya’daki Türk toplumuna hitap edecekti ama izin verilmedi. Ama terörist başı Murat Karayılan’ın Kandil’den video konferans yoluyla Almanya’da taraftarlarına ifade edebilme imkanı tanındı. Teröristlere ifade hakkı var ama demokratik bir ülkenin bakanı toplantıda görüşlerini açıklayamıyor. Ne biçim demokrasidir ki teröristler için her türlü himaye, destek var ama meşru hükümetler için sadece görüşünü söylemek isteyenler için engel çıkartılıyor. Bunun adı demokrasi değildir.”
“TÜRKİYE’DE DEMOKRASİ GÜÇLÜ, İFADE HÜRRİYETİ VARDIR”
“Türkiye’de herkes kendisini ifade etmek için istediği toplantıyı yapabilir. Almanya’dan kim Türkiye’de açıklama yapmak istiyorsa Türkiye’nin bütün belediyeleri onlara açıktır. Türkiye’de demokrasi güçlü, ifade hürriyeti vardır. Türkiye’deki demokratik ortamı görsünler. Ama burada demokrasi insan hakları ve insan hakları sözleşmesiyle bağdaşmayan yaklaşımla karşı karşıyayız.”