Önceki gün İMKB’de yapılan operasyon kapsamında, 50’ye yakın isim gözaltına alındı.
Bu isimlerden biri de, Ali Ziya Sesel idi.
Yine bu sütunlarda, 12.12.2007 tarihinde yayınlanan yazımızda, hakkında borsada işlem yasağı olan Sesel’in, yasağının kalkacağı haberi üzerine, bu kişinin yeniden manipülasyon yapacağı istihbaratı sonrasında aşağıdaki yazıyı kaleme almış, 15.12.2007 tarihinde ise Sesel’in cevabını yayınlamıştık.
Aradan geçen 1.5 yıl sonrasında Sesel, ’keriz silkeleme’suçundan yine gözaltına alındı.
Günün gündemi gereği, o gün neler yazmıştık, hatırlatalım dedik:
* * *
‘....Milliyet gazetesi ekonomi yazarı Meliha Okur, 21 Nisan 2000 tarihinde yazdığı ’İstinye’nin Galatasaraylı oyun ekibi’başlıklı makalesinde, Sesel’e dikkat çekiyor:
İstinye’nin Galatasaraylı oyun ekibi (21 Nisan 2000)Meliha Okur/ Milliyet
’Siz, borsanın en büyük spekülatörlerinin “Cim Bom” lu olduğunu biliyor muydunuz? Başta Ali Ziya Sesel tabii ki... Aman “bu da nereden çıktı?” diye söylenmeye başlamayın. Fenerbahçeli, Beşiktaşlı, Galatasaraylı ya da başka takım tutan her taraftara saygımız var.
Ama, Galatasaray yendiği zaman bazen 20 kişilik “İstinye oyun ekibinin” anlamsız alışa, yenildiği zaman da satışa geçtiğini bildiğinizi hiç sanmıyorum. Fenerbahçe yenilgisi sonrası bazı şirket hisselerindeki anlamsız düşüşü size hemen çıkarabiliriz.
Peki, kim bu 20 kişi? Tüm borsa aracı kurumları, bu 20 kişilik oyun ekibinden rahatsızlık duyduğunu söylüyor. Fakat kim, kim? diye yanıt istediğimizde doğru dürüst yanıt gelmiyor.
Biliyorsunuz, oyun takımının başrol oyuncusu Ziya Sesel, 15 Nisan’da askere gitti. Onun en yakın takım arkadaşlarından biri telefon edip, “Ziya, elindeki bütün portföyü boşalttı. Boşuna Ziya’yı kullanıyorlar” dediğinde aklımıza Virgin ve Cayman adaları geliverdi.
Söylemek istediğimiz şu, ortalama 400 trilyonluk işlemin gerçekleştiği borsada 20 kişi endeksi istediği gibi sürükleme gücüne sahip mi? Bize sorarsanız, hayır. Ancak piyasa profesyonelleri bile öylesine ürkmüşler ki “yok, yok, yanılıyorsunuz” diyorlar.
Ah çıtırcılar ah
Bir spekülatörün en büyük özelliği “sağ gösterip soldan vurmaktır.” Ancak belli aracı kurumları da içine alan bu oyun ekibinin en sevdiği iş çıtır operasyonu yapmaktır. Çıtır işi günlük alım satımdan elde edilen kârdır. Onlar, Allah bereket versin mantığıyla hareket ederler. İsimlere gelince, isterseniz operasyonlarla birlikte yazalım, daha doğru değil mi? ’
İfadeye dikkat edin: Aşağıdaki haberde Ziya Sesel, ‘günlük işlem yaparım’ diyerek zaten rengini belli ediyor.
Ziya Sesel: Günlük işlem yaparım (15 Şubat 2001)
35 yaşında hatırı sayılır bir servetin sahibi olan Ziya Sesel, Broker’lıktan spekülatörlüğe hızlı bir geçiş yaptı. 1993 yılından beri borsada olan Sesel, Kanlıca’daki tripleks villasından işlemlerini yürütüyor. Harçlıklarının yanı sıra babasından aldığı cüzi bir parayla borsaya giren Sesel, çimento şirketlerinde parasını batırmış. Deneme yanılma yöntemiyle borsayı öğrendiğini söyleyen Sesel, “Politik riskin yüksek olduğu bir ortamda işimiz şansa kalıyor” diyor. Portföyünün yüzde 80’inin günlük işlemlerden oluştuğunu anlatan Sesel, “Devamlı pozisyon değiştiririm. Endeksin çok düştüğüne inanırsam pozisyon taşırım” diyor. Şirketin durumuyla ilgilenmediğini, öyle ince düşünüp sık dokumadığını vurgulayan Sesel, sürekli Endeks 30 etrafında dolaştığını, moda olan sektörlere de ilgi duyduğunu söylüyor. Küçük yatırımcılara ise ya uzun vadeli hisse almalarını ya da yatırım fonlarına yönelmelerini öneren Sesel, “Küçükler oyuncu olmaya çalışmasın” diyor.’
Borsadaki lakabı ise kral.’....
