Açılım süreci konjonktüründe sıkça telâffuz edilirdi bu kavram; 'Millet-i İbrahim', yine gündeme geldi, bu sefer 'tek millet' tanımlamasıyla.
"Adem ile Havva'dan geldiğimize göre, nihâyetinde orada toplanıyoruz, aynı milletteniz hepimiz" deniyordu açılım süreci konjonktüründe.
Şimdi ise "Bakın Türk demiyorum, Kürt demiyorum, hepsini içine alacak tek millet diyorum" şeklinde izah edilmeye çalışılıyor.
Dünya milletler ailesine yeni bir millet katıldı, nur topu gibi bir milleti var artık insanlık ailesinin:
"Tek millet".
Adı sanı, tarihi, kültürü belli değil bu 'tek millet'in.
Bahse konu tek milletin adı yok ama 'tek bayrağı' var.
Ne renk, hangi sembollerden oluşur, bir efsânesi bir hikâyesi var mı bilmiyoruz.
Yine bahse konu 'tek millet'in bir de 'tek vatan'ı var.
Sınırlarını bilmiyoruz, yüzölçümünü, sıradağlarını, içindeki göllerini, akarsularını, coğrafî bölgelerini, siyasî ve fizikî haritasını bilmiyoruz.
Bir de 'tek dili' var bu 'tek millet'in.
Fakat yazı dili nedir, konuşma dili nedir, şiiri, romanı, edebiyatı hangi dilde yazıldı bilmiyoruz.
Adı Türk değil, Kürt değil, ama nedir bilmiyoruz, hakkında bir tek bildiğimiz var o da 'tek millet' olduğu.
Aslında 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünden hemen sonraki günlerde biliyorduk.
Aziz Türk milletiydi adı, büyük Türk milletiydi, iki bin yıllık tarihi vardı, Mete Han'a kadar uzanıyordu, Arif Nihat Asya'dan hatta ve hatta Nihal Atsız'dan şiirler okunarak tarif ediliyordu Türk milletinin kahramanlıkları.
Fakat 15 Temmuz darbe teşebbüsünün tesirleri azalınca ve üstüne üstük bir de fiilî duruma resmiyet kazandırmak için gittiğimiz Başkanlık referandumu girince araya yine 'tek millet'e döndük. 15 Temmuz'dan önce de zaten adı uzun yıllar 'bu millet'ti.
Mevcut iktidarın içinden geldikleri siyâsî gelenekleri icabı Türk kavramı ile aralarının limonî olduğu bir vakıa.
Millet tanımları tekleyen bir kalbin elektro neticesi gibi zikzaklarla dolu.
Bazen 'bu millet', bazen 'millet-i İbrahim' bazen 'Türk milleti' bazen de 'tek millet'.
İşin en trajik ya da trajikomik tarafı yol arkadaşlarının tabelâsında 'milliyetçi' kavramı bulunan Türk milliyetçilerinin mensubu olduğu bir partinin olması.
'Tek millet' tarifinin tahlilini akademiye bırakalım.
Fakat bildiğimiz bir şey var; biz Türk milletiyiz.
Dilimiz Türkçe.
Vatanımızın adı Türkiye.
Bayrağımız ay yıldızlı Türk Bayrağı.
Biz doğan çocuklarımızın isimlerini 'çocuk' koymuyoruz. Yûnus koyuyoruz, Ersagun koyuyoruz, İlteriş koyuyoruz, Aybike koyuyoruz, Selcen koyuyoruz.
Biz Makedonya'da, Kosova'da, Selânik'te sarışın mavi gözlü Türkleriz, Kerkük'te Kırım'da, Kıbrıs'ta, Azerbaycan'da karayağız, Orta Asya'da çekik gözlü Türkleriz.
Bin yıldır buradayız, sonsuza kadar da burada olacağız...
