İYİ Parti’nin desteklediği CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Ekrem İmamoğlu, FOX TV’de İsmail Küçükkaya’nın konuğu oldu. İşte İmamoğlu’nun açıklamaları:
“İSTANBUL'UN BÜTÜN İLÇELERİNİ DOLAŞTIK”
“İstanbul'un bütün ilçelerini dolaştık. Sorunları yerinde tespit edip, yerinde çözmeye çalışıyoruz. Çok mutluyum, çok güzel bir kampanya dönemi geçiriyorum. Kendi hayatımda yaşadığım şeyleri yaşatmaya çalışıyorum. Yüksek seviyede bir ilgi var. Kendimi temsil ediyorum, neyse oyum. Sabırlıyımdır. Kalabalığa konuştuğum zaman insanlar huzur, mutluluk istiyor. İnsanların gündeminde keyifli huzurlu bir yönetici arayışı var. Herkes evine moralli gitse hoş olmaz mı?”
“ERDOĞAN’IN SÖZLERİNİ YADIRGIYORUM”
“Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirdiği sözleri yadırgıyorum. Mahallede abiler vardır. Arabuluculuk yapar. Hatta bazen birleştirir. Cumhurbaşkanlığı da öyle bir mecra. Kendilerine de söyledim. Sizden oy istiyorum dedim. Kendi tercihleri. Gerçek bilgilerle eleştirsinler sorun yok.”
“HERKESİN REGAİP KANDİLİNİ KUTLUYORUM”
İlk ezanın okunduğu Çamlıca Camii’nin vatana millete hayırlı uğurlu olmasını dileyen İmamoğlu, “Ben de Regaip Kandilinizi kutluyorum. Hem üç aylara merhaba diyen hem de müjdeci bir gecedir. İslam’ı iyi yaşamak lazım. Zira İslam ‘oku’ emri ile başlar. İslam’ın eğitim ile kıymetini bilmemiz gerekir” dedi.
“CİDDİ BİR YOKSULLUK VAR”
“Anketlerimizde ilk başta ulaşım trafik en yoğun konuşulan gündemdi. Ama son 5-6 aydır ekonomi tüm istatistiklerde açık ara çok önde. Ciddi bir yoksulluk var. Halkın fakir olduğu yerlerdeyim. Derin bir yoksulluk yaşanıyor. İnsanlarımız hızlı göçle kentlere yerleştiler. Kadın istihdama katılmıyor. Bir de bunun üzerine işsizlik eklendi. Her 4 gençten biri işsiz. Yoksulluk var, insanların cebinde para yok.”
“İNSANLARI KUYRUKLARDA RENCİDE ETMEYECEĞİZ”
Ne Sayın Cumhurbaşkanının bu gündemi konuşması ne de belediye başkanlığına hazırlık yaparken bizim bunu konuşmamız gerekirdi. ‘Yoksulluk yok beka sorunu var’ demekle bu iş olmuyor. Biz insanların hayatlarını kolaylaştıralım istiyoruz. Sosyal yardımları artırmaya geliyoruz. Büyükşehir Belediyesi’nin ayırdığı pay yüzde 1… Biz bunu üç katına çıkaracağız. Çok geniş bir tarım politikamız var. 34 çadır üzerinden tanzim satış yapıyorum anlayışı ile bu satışları desteklemeyeceğiz. İnsanları kuyruklarda rencide etmeyeceğiz. İnsanları deşifre etmeyeceksiniz, 2-3 saat kuyrukta bekletmeyeceksiniz.”
“16 MİLYONUN PARASINI 16 MİLYON İNSANA VERİYORUM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kimin parasını kime dağıtıyorsun” sözlerine de değinen İmamoğlu şu cevabı verdi: “16 milyon insanın parasını 16 milyon insana veriyorum. Suyu da ucuzlatacağız. Ortalama yüzde 40 suyu ucuzlatacağız. Aslında bütçe var ama öncelikler farklı. Kentte yoksulluk gerçekten zor. Beylikdüzü’nde gıda bankası kurduk. Ailelerin kartı var. Kimse görmez bilmez, aileler gelir alışverişini yapar. Aynı şekilde bütün eşyaların olduğu bir marketimiz var. Beyaz eşyadan giyim-kuşama, vatandaşlarımız, kendilerine verdiğimiz kart ile ücretsiz olarak eksiklerini giderirler. 6 yaşına kadar olan ücretsiz ulaşımı 12 yaşına çıkartacağız. 85 liralık gençlerin kartını 50 liraya indireceğiz.”
“BELEDİYENİN İŞLERİNDEN BİRİ İŞ BULMAK”
“İstanbul’da bölgesel istihdam merkezleri kuracağız. Belediyenin işi iş bulmak mı diye bir eleştiri geldi. Ama evet şu anda belediyenin işlerinden biri iş bulmak. İlk etapta 150 bin kişiye, sonrasında 200 bin kişiye istihdam yaratacağız.”
“BİNALİ YILDIRIM İLE TARTIŞMAK İSTERİM”
“Sayın Hüsamettin Cindoruk’u ziyaret ettim. 1984’te İstanbul adayıymış. Bir fotoğraf gösterdi, diğer adaylarla gayet demokratik bir şekilde rakipleriyle tartışıyor. Keşke ben de Binali Yıldırım ile de aynı şekilde, bir canlı yayında demokratik bir şekilde tartışabilsem. Siyaseti bir günde bırakacakmış gibi yapacaksınız. O hayat başka bir hayat. Ama şu anda bir görev verildi. Ancak günün birinde bitiyor. Dalan, Sözen, Gürtuna, Topbaş hepsi geldi. İyiler alkışlanıyor, kötülere de ‘keşke yapmasaydık’ deniyor. Biz de en iyisini yapmak istiyoruz. Bu ülkenin evlatlarıyız. Bu ülkenin 40 haneli bir köyünde doğdum. İstanbul’a geldim okulumu bitirdim. Bu demokrasinin lütfudur. Biz kazanacağız ama kazandığımız akşam korna çalmak zafer gösterisi yapmak asla olmaz. Bir kişinin kalbi kırılırsa benim kalbim de kırılır. 1 Nisan sabahı biz oy vermedik ama iyi ki seçilmiş desin isterim.”
“HER İLÇEDE İDDİALIYIZ”
“Bazen sağ ile sol arasında köprü olmalısınız. Burada anlatamayacağım güvenlik sorunları var. Onun için İstanbul ittifakının oyuna talibim diyorum. Ama önümüzdeki seçimlerde çok sürprizler var. Bana anket sonucu sormayın, sadece yüzüme bakın. Ben hiçbir arkadaşımı rencide etmek istemem ama her ilçede iddialıyız.”
“EYT’LERE DUYARSIZ KALMAK YANLIŞ”
“EYT’lerin toplum içerisinde ciddi sorunları var. Bu soruna duyarsız kalmak yanlış. İnşallah bu sorun çok siyasallaşmadan çözülür. Bu iş oy için yapılmaz.”
“SİYASET DİLİ YENİLENMELİ”
“Siyaset dili yenilenmeli. Sadece bizim cephemizde değil, bütün siyasi partiler için geçerli. Çünkü halk tüm siyasileri cezalandırır. Belediye başkanlığı sabah evden çıktığınız andan itibaren başlar. Uyuyana kadar her anınız belediye başkanlığıdır.”
“16 MİLYON İNSANDAN TALİMAT ALACAĞIM”
“Binali Yıldırım, ulaştırma bakanlığı ve başbakanlık yaptı. İyi mi kötü mü yaptı, bunun cevabını halk verir. Ben üreten projeci bir belediye başkanıyım. Ben ekonomistim, işletmeciyim aynı zamanda iş insanıyım. Hep ürettim ve ortak akılla üretim yaptık. Ben siyasi de değilim bağımlı da değilim. İnsanlar talimat alacak diyorlar. Ben 16 milyon insandan talimat alarak bu kenti yöneteceğim.”
“BİNALİ YILDIRIM DA SÖYLEDİKLERİNE İNANMIYOR”
Rakibi Binali Yıldırım’ın Kanal İstanbul hakkında söylediği, “İstanbul Boğazı’ndan sonra Marmara’dan İstanbul’a açılacak 2’inci suyolu projesidir. İstanbul’un can ve mal güvenliğini teminat altına alacak bir proje. Düşünün boğaza bir şey oldu ne yapacağız?” sözlerine de değinen İmamoğlu şunları söyledi: “O olursa şu olursa, bu olursa… Yarın deprem olursa ne olacak bu şehir. 20 yıl ne yaptınız? Yuvarlak cümlelerle Montrö Anlaşması anlatılıyor. 2,5 milyonluk bir şehir kurulması planlanan bir proje. Marmara Denizi’ne kuracakları üç adanın fay hattı üzerinde olmasından başka konulara birçok şeyi tartışırım. Ama Kanal İstanbul’u tartışmak istemiyorum. Sayın Yıldırım, teknik tecrübesine dayanarak, bu söylediklerini inanarak söylemiyor. Başkaları inandığı için söylüyor olabilir.”