Bilim Kurulu Üyesi Tevfik Özlü ‘ben bildiğim için çok korkuyorum’ diyerek hepimizi bekleyen vahim tabloyu açıkladı

Bilim Kurulu Üyesi Tevfik Özlü ‘ben bildiğim için çok korkuyorum’ diyerek hepimizi bekleyen vahim tabloyu açıkladı

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, “Çok kaybettiğimiz vakalarımız var. Hem genç hem kronik rahatsızlığı yok ve çok ağır şekilde seyrediyor ve kaybediyoruz. Ben bildiğim için korkuyorum.” dedi. Özlü, ağır hasta sayısına dikkat çekerek vefat sayısının önümüzdeki günlerde daha da artabileceğini söyledi.

Bilim Kurulu toplantısı bugün saat 17.00'de toplandı. Toplantının ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıklama yapması bekleniyor. A Haber canlı yayınına bağlanan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özlü, “Yeni tedbirler gelecek mi?”, “Ağır hasta sayısının neden arttı?” soruları ve yerli aşı çalışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

yenicag-tevfik-ozlu.jpg

İşte Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özlü’nün açıklamalarından öne çıkan başlıklar;


"BAŞARAMAZSAK DAHA SIKI TEDBİRLERE İHTİYAÇ DUYULABİLİR"

Maalesef artışlar devam ediyor. Bundan 1 hafta-14 gün önceki durumları yansıtıyor. Henüz daha son kısıtlamaların etkisinin görüleceği zamana yeni yeni gireceğiz. Bu artışlar beklenen bir durum. Bu artışlar olduğu için bu tedbirler geldi. Üzücü ama şaşırtıcı değil. Bu artışlar bu tedbirlerin ne kadar lüzumlu olduğunu gösteriyor. Muhtemelen önümüzdeki hafta pazartesiden itibaren duraklama ve düşüş başlayabilir. Umarım bunu başarırız. Başaramazsak daha sıkı tedbirlere ihtiyaç duyulabilir. Ben böyle olmasını hem istemiyorum hem de olmaz diye umut ediyorum.”

“TOPLUMSAL ALANDA ALINAN TEDBİRLER YETERLİ”

“(Daha sıkı tedbirler derken ne gibi tedbirler gelebilir?) İnsan hareketliliğini kısıtlamalar gelebilir ama bunları bugünden konuşup karamsar bir şey vermek istemiyorum. Çok da telaffuz etmek istemiyorum. Toplumsal alanda alınan tedbirler yeterli, ben bunların işe yarayacağını inanıyorum. Ama burada önemli olan bu tedbirleri by-pass etmemek lazım. Kısa devre yapıp bunları geçersiz hale getirmememiz lazım. Çünkü ciddi anlamda insan hareketliliği azaldı. 30 milyondan fazla insan bu tedbirlerden etkileniyor ve sokağa çıkması azaldı.”

“BEDEL ÖDÜYORUZ BARI BOŞA GİTMESİN”

Mutlaka işe yarar. Ama bu 30 milyon insan evde bir araya gelirse konu-komşu, eş-dost, akraba, arkadaşlar birlikte oturup kalkıp, yemeler-içmeler, kutlamalar, birlikte maç seyretmeler olursa bu tedbirler işe yarmaz  hale gelebilir. O zaman daha sıkı tedbirlere ihtiyaç duyulabilir. Bunu yapmamak lazım. Hepimiz zorluk çekiyoruz, bedel ödüyoruz bari boşa gitmesin çektiğimiz bu sıkıntılar, sonuç alalım da en az hasarla çıkalım. Yoksa hem bu kısıtlamalardan maruz olacağız hem de yeni kısıtlamalara ihtiyaç duyulacak. Gerek yok. Bu süreçte yalnız olacağız, evimizde olacağız. Eş-dost-akrabalarla birlikte olmayacağız. Bunlara dikkat etmemiz gerekiyor.”

“BEN BİLDİĞİM İÇİN KORKUYORUM”

Maalesef böyle bir algı var. Sosyal medyada işi bilmediği halde cesurca konuşan insanlar var. Grip gibi hastalık, abartılıyor, hafif seyrediyor gibi ifadeler yayılıyor. Evet bazılarında hatta çoğu kişide hafif seyrediyor. Ama sizde nasıl seyredeceğini önceden bilmiyorsunuz ki. Çok dramatik hastalarımız var maalesef. Çok kaybettiğimiz vakalarımız var. Hem genç hem kronik rahatsızlığı yok ve çok ağır şekilde seyrediyor ve kaybediyoruz. Ben bildiğim için korkuyorum. Benim için en iyisi hasta olmamak, enfekte olmamak. En güvenli yol bu. Hasta olduğumda hafif mi ağır mı seyredecek? Tekrar hayata dönebilecek miyim? Bunlar belli değil.”

“ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE DAHA ÇOK VEFAT SAYILARI İLE KARŞI KARŞIYA KALABİLİRİZ”

Türkiye’de şu anda 4500’den fazla ağır hasta var. Bu vefatlar buradan oluyor. Önümüzdeki günlerde daha çok vefat sayıları ile karşı karşıya kalabiliriz. Bunu görebiliyoruz. Yoğun bakım doluluk oranlarımız yüzde 70’i geçti. Ama özel yoğun bakımlar var. Oraları dışarıda bırakırsanız bu doluluk oranı daha yüksek. Kimse kendini güvende hissetmesin. Ben hasta olursam hafif atlatırım ya da hasta olursam hastanede tedavi olurum iyileşirim diye düşünmesin. Öyle olmayabiliyor. Bu hesap doğru çıkmayabilir. Garantisi yok ki. Kimse nasıl seyredeceği belli değil. Hayat bu kadar ucuz değil. Böyle bir riske bir insan nasıl girebilir?

“(AŞI ÇALIŞMALARI) FAZ 2 YAKINDA BAŞLAYACAK”

Kesinlikle. Çok sevindirici gelişmeler. Türkiye’de şu anda aşı deneme amaçlı üretiliyor. Bu altyapıya sahip olduğu ortaya çıktı. Aşı üretilebiliyor. Aşının etkili ve güvende olduğunu gösterecek çalışmaların sonucunda yaygın üretime ve piyasaya aşı sevkine geçilecek. Bu da biraz zaman alacak. Faz 1 çalışmaları gayet iyi gidiyor. Faz 2 çalışmaları yakında başlayacak. Nisan ayı gibi tamamlanacak diye umut ediyoruz. Sağlık çalışanları çok yoğun bir yük ve stres altında. Hastanelerdeki yoğunluk artıyor. Yoğun bakım doluluğu artıyor. Kapasitemizi zorlamamalıyız. Şu anda yönetilebilir durumda gidiyor. Hastalarımızın hepsine gerekli hizmeti veriyoruz.

“HASTA HASTA SAYISINDA ARTIŞ VAR”

Ama hasta ve ağır hasta sayısında artış var. Bu sürdürülemez. Bu şekilde devam ederse illa bir yerde tıkanacağız. O zaman isteyen hastaneye yatamayabilir ya da yoğun bakım yatağı bulunamayabilir, tedavisiz kalabilir. Böyle sorunlar yaşanabilir. Tedbirler bunu önlemek için alındı. Ne kadar yorulsak da stres altında kalsak da canla başla çalışıyoruz. Enfekte olan, maalesef kaybettiğimiz meslektaşlarımız var. Ama moral motivasyonlarımız iyi. İşimizi yapmaktan çok mutluyuz ama sağlık konusunda tedbir alarak toplumun bize yardımcı olması, yükümüzü hafifletmesi lazım.”

(Kaynak: Hürriyet)