ABD’de yer alan Kennesaw Üniversitesi’nden araştırmacılar Hint sıçrayan karınca kolonilerinin işlevsel olarak sonsuza kadar varlığını sürdürebilmesinin sır perdesini araladı.
Bununla birlikte, tipik olarak bir karıncanın işçi mi yoksa kraliçe mi olacağına larva aşamasında karar veriliyor. Kraliçe adayları eğer iyi beslenir ve doğru hormonlar verilirse koloninin başına geçme şansları artıyor. Kraliçe adayı olmayanlar ise, Hint zıplayan karıncaları gibi bir türün parçası olmadığı sürece, geçiş fırsatından yoksun bırakılan kısır bir işçi olarak hayatına devam ediyor.
Diğer taraftan, Hint zıplayan karıncalarının işçileri arasında ise kraliçelerinin ölümünden sonraki saatler içinde, şiddetli düellolara girdikleri çılgınca mücadele başlıyor. Bu süreç bir aya kadar devam ederken, seçilen işçiler yumurtalıklarını büyütüyor. Yaklaşık 100 karınca kolonisinde beş ila 10 arasında bulunan bu sözde kraliçeler daha sonra koloninin geri kalanını kendilerine kraliçe gibi davranmaya zorlayan bir feromon üretiyor. Ardından da çiftleşme ve koloninin ömrünü uzatma sürecine başlıyorlar.
Araştırmacıların belirttiğine göre, bu sözde kraliçeler yaşam beklentilerinin yaklaşık altı aydan beş yıla kadar arttığını görüyorlar. Süreç boyunca yumurtalıkları beş kat şişiyor ve tüm karınlarını dolduruyor, beyinleri ise yüzde 20 ile yüzde 25 arasında küçülüyor. Bilim insanları, bunun sınırlı kaynakları yumurta üretimine yönlendirmek için tasarlanmış bir süreç olduğundan şüpheleniyorlar.
Çalışmanın başyazarı Dr. Clint Penick konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Hint zıplayan karıncaları yetişkinlik aşamasında kendilerini tamamen dönüştürme yeteneklerine sahipler ve bu da onları ilginç kılıyor" ifadelerini kullandı.
Çalışmanın tüm bulguları Royal Society''nin Proceedings B adlı bilimsel dergide yayımladı.