İnsanoğlunun Ay’a ilk ayak bastığı günün üzerinden 51 yıl geçti. Astronot Neil Armstrong'un "Bir insan için küçük fakat insanlık için büyük" diye tasvir ettiği adıma giden yolun taşları, ABD ile Sovyetler Birliği (SSCB) arasında güç mücadelesinin gölgesinde döşendi.
ABD Havacılık ve Uzay Ajansının (NASA) yayımladığı Beyaz Saray görüşme tutanakları, Ay’a ilk insanlı seferi düzenleme hedefinin, ABD Başkanı John F. Kennedy liderliğindeki Amerikan yönetiminin gözünde, uzayın bilimsel amaçlarla anlaşılması amacından çok Soğuk Savaş rekabetinin bir cephesi olarak görüldüğünü ortaya koyuyor.
NASA’nın bütçe hedeflerinin konuşulduğu 21 Kasım 1962 tarihi toplantıda Kennedy ile NASA Direktörü James Webb arasında geçen diyaloglar, dönemin siyasi iradesinin uzay konusunda bilim camiasından farklı önceliklere sahip olduğuna işaret ediyor.
"HOŞUMUZA GİTSİN VEYA GİTMESİN, BU BİR YARIŞ"
Tutanaklara göre, görüşmenin bir noktasında Kennedy, Webb’e, "Sence bu program (Apollo programı/NASA’nın İnsanlı Ay görevi) Ajansın en önemli önceliği mi?" diye sorduğunda NASA Direktörü, "Hayır efendim, bence en öncelikli programlardan birisi." diyerek yanıt verdi.
Webb, uzay yolculuğunun ancak uzayın daha iyi anlaşılmasıyla mümkün olduğunu, bunun için farklı disiplinlerdeki bilimsel araştırmalara ihtiyaç duyulduğunu ve kurumun önceliğinin bu olması gerektiğini belirtti.
Webb’in açıklamasına itiraz eden Kennedy, "Jim, bence bu (Ay’a gidiş) en önemli öncelik. Diğer (bilimsel) programlarda altı aylık, dokuz aylık aksamalar olabilir, bunun stratejik bir sonucu olmaz fakat bu siyasi nedenlerle önemli, uluslararası siyasi nedenlerle. Hoşumuza gitsin veya gitmesin, bu bir yarış." ifadelerini kullandı.
Sovyetler Birliği’nin uzay yarışını iki tarafın siyasal sistemleri açısından sınama olarak gördüğünü savunan Kennedy, "Yaptığımız her şey Ruslardan önce Ay’a gitmeye odaklanma üzerine olmalı." değerlendirmesinde bulundu.
KENNEDY: "UZAY O KADAR DA İLGİMİ ÇEKMİYOR"
Ay görevi birinci öncelik haline getirilmezse kamuoyunu NASA’nın büyük çaplı bütçe harcamalarına ikna etmenin mümkün olmayacağını vurgulayan Kennedy, şunları kaydetti:
"Bu (Ay görevi), NASA’nın en öncelikli programı, ABD hükümetinin de savunmadan sonraki en önemli önceliği olmalı. Yaklaşımımız bu olmalı, bu konuda açık olmalıyız. Aksi halde bu kadar para harcamanın anlamı yok çünkü uzay o kadar da ilgimi çekmiyor.
Kanımca iyi bir şey, bilgi sahibi olmakta fayda var ve ciddi kaynak ayırmaya da hazırız fakat burada tüm bütçeyi ve ülke içi harcamaları sarsacak düzeyde fantastik bir harcamadan söz ediyoruz. Bunu meşrulaştırmanın tek yolu, ‘Onları yenmek istiyoruz, birkaç yıl geriden geldik fakat Tanrı’nın izniyle, onları geçtik.’ demek."
Görüşmenin ortasında odadan ayrılmak üzere ayağa kalkan Kennedy, Webb ve yardımcılarından, kendisine NASA’nın tüm bilim programlarını Ay görevine sağlayacağı yarar açısından değerlendirip bütçe önerilerini ona göre düzenledikleri bir yazılı not iletmelerini isteyerek toplantıyı terk etti.
Kennedy, NASA yetkilileriyle söz konusu toplantıyı yaptığında, ABD uzay yarışının önemli kilometre taşlarını geçerken sürekli rakibinin gerisinde kalıyordu. O tarihte Sovyetler Birliği, uzaya ilk uyduyu yollamış ve ilk insanlı uzay seferini gerçekleştirmişti.