Esra Yılmaz yazmış:
"Eşim Çetin Ergül, Atatürk Üniversitesi Dahiliye Anabilim Dalı'nda araştırma görevlisiydi. Atatürkçü bir ailede büyümüş, cemaat okulu, dershanesi vs. hiçbirine gitmemişti. Aynı şekilde ben de önce İzmir Fen Lisesi, sonra Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi olmak üzere hep devlet okullarında okudum. Cemaatle ne okul, ne dershane, ne ev hiçbir bağım olmadı. Öğrencilik yıllarında tanışıp, severek evlenen mutlu bir çift iken hayatımız 1 günde darmadağın oldu. 6 aydır da tüp bebek tedavisi görüyorduk.
Eşim de, diğer birçok mağdur gibi AVEA hattında ByLock tespit edildiği için tutuklandı. İlk mahkemede serbest kalmasına rağmen, savcının mesai bitimindeki itirazıyla, akşam 9'da ikinci bir kararla tutuklandı... ByLock indirilmesi görünen tarih TUS sınavından 1 gün önce; Mersin'den Ankara'ya seyahat ettiği gün. Bu arada TUS'tan da çok düşük bir puan aldı.
Suçlamayı duyduğumuzda, "telefonu teslim edip ifade vereceğiz" diye Erzurum'dan kalkıp Mersin'e kendi isteğimizle gittik.
En büyük şanssızlığımız, 80 kişinin bir anda gözaltına alındığı ve savcılara, memurlar konusunda inisiyatif kullanılmaması talimatı verildiği döneme denk gelmek...
Bir doktor olarak, kendimi öldürmeyi düşündüğüm zamanlar oluyor... Eşim de cezaevinde, namaz kılmayı bilmiyor diye FETÖ'cülerin baskısına uğruyor, her gün ağlıyor, antidepresanlar kullanıyor...
Eşimin suçsuz yere cezaevinde kalmasının, ihracının telafisi yapılsa bile menapoza bu kadar yakın dönemde çocuk sahibi olma hakkımızın elimizden alınmasını nasıl telafi edecekler?"
***
Zehra T. yazmış:
"Ben eğitimciyim. 2 evladım var, birisi 8 yaşında diğeri 10 aylık. Eşim götürüldüğünde 2 aylıktı.
Doğum yaptığım gün eşimin açığa alındığını öğrendik, 'araştırsınlar ne bulacaklar' derken, rütbe sırası bile yapılmadan alelacele liste sonuna eklenmiş şekilde ihraç edildi.
Açığa alındığında Ankara'ya, Genelkurmay Başkanlığı'na giderek, "Herhangi bir soruşturma geçirmeden açığa alındığını" bildiren ve "suçunun tarafına belirtilmesi"ni isteyen dilekçeyi elden verdi. Gelen cevap "Soruşturma devam ediyor, OHAL'den dolayı bilgi edinme yasasından yararlanmazsınız."
İhracımıza itiraz için, Ankara'da borçla avukat tutup dava açtık.
Eşimle, "adımıza açılmış bir dava var mı" öğrenmek için adliyeye gittik; "evinize gidin eğer açılmışsa sizi bulurlar" diye geri yollandık.
17 Aralık 2016'da, eşim ByLock operasyonuyla gözaltına alındı. 30 Ocak 2017'de tutuklandı. Üstelik de Sulh Ceza Hakimi'nin yüzüne baka baka söylediği "aranızda masum kişiler olabilir ama baskı çok fazla tutuklanıyorsunuz" sözleriyle...
Biz Bank Asya'nın şubelerinin yerini bile bilmiyoruz, o insanlar hakkında hiçbir fikrimiz yok. Yedi sülalemizde eşimin de, benim de tanıdığımız yok. Benim eşimin kardeşi de asker. Dosya geldi; Bank Asya hesabı yok, gazete dergi üyeliği yok, eylemlere katılma yok, bankayı kurtarmak için ev araba satışı yok; 23 Ağustos 2014 tarihli ByLock. O tarihte kullanılan telefonu teslim ettik. 8 ay oldu siber suçlardan tık yok, cihaz incelemesi yapılmıyor! Nerede içerikler, mesajlar; çözülsün artık, kurtulalım.
Küçük oğlum babasını tanımıyor, büyük oğlum "babam ne zaman dönecek" diye soruyor; her gün cevap veremediğim soruları duymaktan yoruldum. Bu damga çok ağır..."
***
"Madhadra" rumuzuyla yazılmış:
"FETÖ'cü değilim. Adli ya da idari soruşturma geçirmedim. ByLock'u hiç bilmeyen ama bu şüphe ile ihraç edildiğini bakanlıktan öğrenen bir öğretmenim. Üstelik, bir süre sonra kullanmadığım anlaşılmış ama iş işten geçmiş MEB ihraç etmiş!
Bakanlık yetkilileri "bize sadece liste gelir, sonrasında temiz kağıdın gelmez" diyorlar! Hiçbir dilekçemizi de okumamışlar!
Millî Eğitim Bakanlığı'ndaki hava "bizden çıksın da dönebiliyorlarsa komisyondan dönsünler" şeklinde.
Komisyona başvurdum, ne zaman, nasıl olacak bilmiyorum.
En azından komisyon başvurularında hiçbir sorunu gözükmeyenler için öncelik tanınıp, iade-i itibar yapılamaz mı?"
***
Hatice Korkmaz'dan:
"Sıfır kriter, telefon incelemesi temiz, KOM'dan 'ByLock veri tabanı içeriği yoktur' mesajı geldi ama eşim aylardır hapiste!
Hakim hiçbirine bakmıyor. Tek baktığı, BTK'nnın hazırladığı ve tek kaynağı FETÖ'nün kumpas üssü diye kapatılan TİB'den gelen kayıtlar...
Lütfen artık bu sahte listeleri gündeme getiriniz!"
***
Bunlar gibi daha birçok mesaj-mektup var e-posta kutumda... Yayımlamak için özellikle bugünü seçtim çünkü "bayram gelmiş neyime" diyenlerin ah ettiği bir ülke, her şeye göz-kulak tıkayıp "bayram" edemez.
Bu iddiaların aslı astarı nedir araştırılıp, aslı var ise bu insanların maddi-manevi kayıplarının telafi edilebildiği bayramlara erişmek ümidiyle...
