BAŞÖĞRETMEN ATATÜRK (19 Aralık 2013)

BAŞÖĞRETMEN ATATÜRK (19 Aralık 2013)

BAŞÖĞRETMEN ATATÜRK

Mektep, genç beyinlere, insanlığa hürmeti, bağımsızlık şerefini öğretir

Bir toplumun marazı ne olabilir? Biliyorsunuz ki, bir milleti millet yapan, devlet yapan, ilerleten ve yükselten kuvvetler vardır: Bunlar da fikir kuvvetleri ve toplumsal kuvvetlerdir.
Dolayısıyla fikirler, manasız, mantıksız, faydasız, belki zararlı birtakım safsatalarla dolu olursa, o fikirler marazlıdır. Toplum hayatı da akıl ve mantıktan, insan-lıktan, her türlü manadan uzak, faydasız ve zararlı birtakım akideler ve ananelerle dolu olursa felç olur.
Dolayısıyla tedavisi için evvela fikir ve toplum kuvvetlerinin kaynaklarını temizlemekle işe başlamak lazımdır. Memleketi ve milleti kurtarmak isteyenler için, hamiyet, iyi niyet, gayret, fedakârlık, elzem olan vasıflardandır... Fakat hanımlar, beyler! Bir toplumdaki marazı görmek, onu tedavi etmek, toplumu asrın icaplarına göre ilerletebilmek ve yükseltebilmek için, bu vasıflar hiçbir zaman kâfi gelmez; bu vasıfların yanında ilim ve fen lazımdır. İlim ve fen teşebbüslerinin faaliyet merkezi ise mekteptir. Dolayısıyla mektep lazımdır. Onun için mektep namını hep beraber hürmetle, tazimle zikredelim: Mektep! (Alkışlar... Hazır bulunanlar dahi "mektep!" diye tekrarladı.) Mektep, genç beyinlere, insanlığa hürmeti, millet ve memlekete muhabbeti, hür yaşamayı, bağımsızlık şerefini öğretir... Bağımsızlık tehlikeye düştüğü zaman onu kurtarabilmek için takibi uygun olan en salim yolu belletir... Memleket ve milleti kurtarmaya çalışanların aynı zamanda mesleklerinde birer namuskâr mütehassıs ve birer faal âlim olmaları lazımdır. Bunu da temin edecek yine mekteptir. Ancak bu tarzda her türlü teşebbüslerin mantıki neticelere varması mümkün, olur. (Alkışlar.)
Hanımlar, Beyler!
Memleketimizin en mamur, en latif, en güzel yerlerini üç buçuk sene kirli ayaklarıyla çiğneyen düşmanı mağlup eden zaferin sırrı nerededir. Bilir misiniz? Orduların sevk ve idaresinde ilim ve fen düsturlarını rehber kabul etmektedir. Milletimizi yetiştirmek için asıl olan mekteplerimizin, darülfünunlarımızın tesis olunmasında aynı mesleği takip edeceğiz. Evet her hususta, milletimizin siyasi, toplumsal hayatında, milletimizin fikri terbiyesinde de rehberimiz ilim ve fen olacaktır. Mektep sayesinde, mektebin vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı, bütün güzellikleriyle gelişir. (Alkışlar.)
Hanımlar, Beyler!
Memleketimiz içinde medeni fikirlerin, asri ilerlemelerin bir an kaybetmeden yayılması ve gelişmesi lazımdır. Bunun için bütün ilim ve fen erbabının bu hususta çalışmayı bir namus vecibesi bilmesi gerekir. Muallim hanımlarımız, muallim beylerimiz, şairlerimiz, ediplerimiz, yazarları-mız, daimi surette millete bu felaket günlerini ve onun hakiki sebeplerini açık ve kati olarak söyleyecekler, anlatacaklar, bu kara günlerin dönmemesi için dünya yüzünde medeni ve asri bir Türkiye’nin mevcudiyetini tanımak istemeyenlere, onu tanıtmak zaruretinde olduğumuzu hatırlatacaklar.
(Devam edecek)