Sonunda ipler koptu, Anayasa Komisyonu birbirine girdi...
Küfürleşmeler, havada uçuşan su şişeleri...
Sebep Başkan ve AKP'li üyelerin müzakereyi bitirmek, CHP'ye söz vermek istememesi...
Sonra buna "Millî mutabakat" diyecekler...
AKP kendi çalıp kendi oynamak istiyor...
Yanlarına MHP'yi almışlar bastırıyorlar...
MHP de iktidar partisiymiş gibi muhalefete muhalefet ediyor, görülmemiş bir şey...
"Pes artık" denilecek son noktayı da yine iktidar kanadı koydu...
Efendim PKK başkanlığı istemiyormuş, CHP de karşı çıkmakla PKK'yı
destekliyormuş...
Yahu bu kadarı da ayıptır artık...
Mehmet Türker Sözcü
---
İmza kampanyası
***
Aylardır yazıyorum.. Kışın yaz saati uygulamasından herkes şikâyetçi..
İmza kampanyası başlatıldı..
Çoluk çocuk perişan.. Çalışanlar mutsuz.. Güneşin bol olduğu ülkede hava sabah sekizi yirmi geçe aydınlanıyor..
***
Enerji tasarrufu sağlanacak dediler; o da olmadı.. Kasım ayında yüzde 6.5 daha fazla enerji tüketmişiz..
Eee.. Ne anladık bu işten..
İnsanlar saatleri bir saat geri alalım; normale dönelim diye imza kampanyası başlattı..
Millî Eğitim Bakanı'ndan ses yok.. Çalışma Bakanı'ndan ses yok..
Başbakan'dan ses yok..
***
Lafa gelince demokrasiden, sivil toplumun öneminden söz ederler.. Bi tepki verin..
Mehmet Tezkan Milliyet
-----
Niçin tek Mehmetçik
***
(...)
IŞİD'in hedef yolunda:
Terör var.
Kan var.
Dehşet var.
Ölüm var.
Vahşet var.
Bu 13 ülkenin askeri yok.
IŞİD ile savaşta tek asker var.
Mehmetçik.
IŞİD'in bitirilmesi için karada yüz yüze, göğüs göğüse, sokak sokak, ev ev, gizli döşenmiş mayın üstünde, kanlı bubi tuzakları ortasında, kamyonet sürücüsü intihar bombacıları arasında çarpışmaya, tek Mehmetçik sokuldu.
Niçin tek Mehmetçik!
* * *
Anlayacağınız açıklıkla soruyoruz.
Cevabınız:
Anlayacağımız netlikte olsun.
Kilis'e bomba atıyorlardı da...
Diyerek lafı kıvırmayın.
13 ülke askeri yok.
Tek Mehmetçik var.
Niçin?
Necati Doğru Sözcü
---
Kuyruklu yalan
***
Orta Doğu'da liderliği Rusya'ya kaptıran Amerika şimdi de gönlümüzü yeniden kazanabilmek için "yalan söylemeye" başladı!
ABD'nin yeni yalanı şu:
PKK'nın Irak'taki mevcudiyetinden üzüntü duyuyoruz!
Son günlerde duyduğumuz "en büyük yalan" bu olsa gerek!
Bu sözler "yalan" hatta "kuyruklu yalan!" İnsan mevcudiyetinden "üzüntü duyduğu" bir oluşuma silah ve mühimmat yardımında bulunur mu.
Böyle bir soru karşısında verecekleri cevap hemen hemen belli gibi!
Yine "Biz PKK'ya değil PYD'ye yardım ediyoruz" diyecekler!
Bu da "kocaman bir yalan!"
Hem Amerika gibi dünyanın "süper bir gücü" olacaksın hem de yardım ettiğin kuruluşun "kimin uzantısı" olduğunu bilmeyeceksin!
Olacak şey mi bu.
Her şeyi biliyorlar, her uzantıyı tanıyorlar ama işlerine gelmediği için "bilmezden geliyor" gibi yapıyorlar!
Bölgemizde ne kadar "fitne/fesat odağı" varsa hepsinin arkasında duruyorlar!
(...)
Unutulmasın ki bir atasözümüzde "yalancının mumu yatsıya kadar yanar" deniliyor!
Amerika'nın söylediği yalanların "yatsı vakti" ise çoktan geldi geçti bile! Amerika'nın hakkında sağlıklı bir karar verebilmek için "yalan söylemlere" değil "yeni eylemlere" ihtiyaç var!
Ne zaman PYD'ye yardımı keser, onların faaliyetlerine yeşil ışık yakmaktan vazgeçerlerse o zaman "PKK'nın mevcudiyetinden" dolayı sahiden üzüntü duyduklarına inanırız! Yoksa açıklamaları yalandan palavradan başka bir şey olmaz!
Zeki Ceyhan Milli Gazete
----
'Yüce Meclis'te tartışmak...
***
Başbakan Binali Yıldırım, en önemli bölümü "başkanlık sistemi" olan yeni anayasa için "Yüce Meclis'te enine boyuna tartışılacak. Milletvekilleri net şekilde anlayacak, karar verecek" demişti.
Yüce Meclis o gün bugündür kavgadan kurtulamadı. Meclis Anayasa Komisyonu'nun 5'inci gününde CHP Sivas Milletvekili Ali Akyıldız "Şu anki teklifin 'Anayasa çiğnenerek uygulamada olan sistemin fiili hale getirilmesi' olduğunu" söyledi. "Yönetimi denetleyecek hiçbir güç kalmaz. Meclis'i mezara, demokrasiyi tarihe gömeriz" dedi.
Güngör Mengi Vatan