Başbakan bölücü ve ayrımcı

Başbakan bölücü ve ayrımcı

Başbakan bölücü ve ayrımcı

Bahçeli, bir parti liderinin Alevi olmasının Erdoğan’ı rahatsız ettiğini söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Erzincan’daki mitingde yine AKP ve Başbakan’ı hedef aldı, “Etnik temelde bölücülük, inanç temelinde ayrımcılık yapılıyor” dedi.

İKTİDARIN yorulduğunu belirten Bahçeli, “Erdoğan’ın kimyası bozulmuş, ’İktidar olamazsam MHP beni Yüce Divan’a gönderir” korkusu içinde “ diye konuştu.

Etnik olarak bölücülük inançta ayrımcılık var

Bahçeli Erdoğan’ın inanç ve etnik olarak ayrımcılık yaptığını, Kılıçdaroğlu’ndan da bir Alevi olmasından dolayı rahatsız olduğunu söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün Erzurum ve Erzincan’da miting düzenledi. MHP Genel Başkanı Bahçeli, uçakla ilk olarak Erzurum Havalimanı’na gitti. Havaalanında partililer tarafından bir karşılama töreni düzenlendi. Bahçeli’yi karşılamak için toplanan yoğun kalabalık izdihama neden oldu. Bahçeli, daha sonra konvoy eşliğinde karayoluyla Erzurum’dan ayrılarak Erzincan’a gitti. MHP lideri Erzincan mitinginde halka hitap etti. Konuşmasına işsizliğin büyük bir sorun olduğunu belirterek başlayan Bahçeli, “İşsizlik ekonomik sorundur doğrudur ama toplumsal bir yaradır ve sosyal patlamanın da fitilidir. Allah muhafaza bunlar istismar edilmiş olsa Türkiye’de yeni bir kardeş kavgasının sebebi olabilir. O sebepten dolayı işsizliği hiç kimsenin ihmal etmemesi gerekiyor” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’a yüklenen Bahçeli, “Ülke iyi gitmiyor. Ülke çok nazik, ülke bir yol ayrımında. Ülkede bir kardeş kavgasının işaretleri görülüyor. Etnik temelde bölücülük kışkırtılıyor. İnanç temelinde ayrımcılık yapılıyor. İşte görüyorsunuz. Alevi kardeşlerimizden birisi bir partinin genel başkanı olmuş. Nasıl olur diye Recep Tayyip Erdoğan rahatsızlık duyuyor” ifadelerini kullandı.


Eli ayağı titriyor
Devlet Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu iktidar yorulmuştur. Yıpranmış. Tekrar iktidar olmasının bir tek sebebi var çünkü Recep Tayyip Erdoğan’ın kimyası bozulmuş. Çünkü korku bacaklarını sarmış. İktidar olmazsam beni MHP’liler, Yüce Divan’a gönderir diye eli ayağı titrer haline gelmiştir. İşsizlik ve yoksullukla kesin bir mücadelenin yapılması lazım. Yolsuzluğun ise bir kuşunun dahi hesabını sorup yetimin, öksüzün, kimsesizin haksız kazançla geleceğini gasp eden bu ahlaksızlardan mutlaka, Yüce Divan’da hesap sormak lazım.” Bahçeli, “Büyük tahribatı önleyecek bir toparlanma ve onarım hükümetinin kurulmasına acilen ihtiyaç olduğunun kanaatindeyiz” dedi.

Mazlum rolünü bıraktılar

MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmet Büyükataman, partisinin Bursa İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de en önemli sorunun işsizlik olduğunu, bu konudaki vaatlerinin halk için umut oluşturduğunu söyledi. Ülkücülerin verdikleri sözleri tutacaklarını dile getiren Büyükataman, “Söz veriyoruz her yıl 700 bin işsizimize iş vereceğiz. Her haneden en az bir kişinin mutlaka işi olacak” diye konuştu. Büyükataman, “cumhuriyetin lale devrinin, sülale devri”nin yaşandığını, diğer tarafta ise yoksulluğa terk edilmiş garibanların Türkiye’sinin bulunduğunu belirterek, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Bu rant ekonomisinden beslenenlerin bir kısmı yargıya, bir kısmı ise Yüce Divan’a gidecek” sözlerinin özel bir anlam ile okunması gerektiğini vurguladı. Bir soru üzerine Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balabanlı’nın “Balyoz” soruşturması kapsamında tutuklanmasına da değinen Büyükataman, şöyle konuştu:
“AKP’nin 12 Haziran’a kadar her türlü argümanı kullanacağı görülüyor. Yaşanan hadiseleri yan yana koyduğumuzda, AKP’nin, mazlum rolünden vazgeçip, güç gösterisinde bulunma stratejisine yöneldiği görülüyor. Bakıyoruz TSK mensupları tutuklanıyor. TSK’nın önemli bir mensubunun tutuklanması bu stratejinin uygulandığını doğruluyor. Ancak şunu unutmasınlar; TSK’nın bu milletin gönlünde ayrı bir yeri vardır. AK Parti’nin bu uygulamaları ayağına dolanacak.” Büyükataman, partisince Diyarbakır’da düzenlenecek mitinge katılmak istediğini de belirterek, “Oraya giderek Diyarbakırlı hemşehrilerimle aynı havayı solumak istiyorum. Onların dertlerini, onların dilinden duymak istiyoruz. Diyarbakırlıların, MHP ile terör örgütünü karşı karşıya getirmek isteyenlere gerekli cevabı vererek, bizi en iyi şekilde ağırlayacaklarına inanıyorum” dedi.

Selcan Taşçı NOTLAR

“Koymirlar ki Allah’ı sevek!..”

Koordinatlarımıza bakarak net olarak söyleyebilirim ki “Sivas’ın ötesi”ndeyiz... Ama önce Sivas’ın berisinden, Konya’dan birkaç anekdot:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli son dönemin en sert, en iddialı konuşmalarından birini yaptı burada. Yoğun miting programı dolayısıyla sesi yorgundu ama vücut diliyle meydan okudu hem iktidara, hem “malum medya”ya, hem de “bürokrasi içindeki o yapı” ya...

***


Konya dönüşü Kulu Makas’ta verdiğimiz molada, Bahçeli “İhsan Barutçu olayı” hakkında ilk defa yorum yaptı. Ona göre, Barutçu dahil, kimsenin “MHP’yi kamuoyunda tartışılır kılmaya hakkı yok”tu. “İstifa”nın Barutçu için de en hayırlı tavır olacağını vurguladı.
Bu konuda asıl merak konusu YSK’nın tutumu. Barutçu, ihraca rağmen MHP oylarıyla TBMM’ye mi girecek?
 “YSK bir mahkemedir aynı zamanda. Durumu inceleyip bir içtihat oluşturması lazım. MHP’den ihraç edilen bir kişi kendi listesinde nasıl duracak mantıken doğru mu? Velev ki bizim listeden seçildi, geldi Meclis’te bizim grupta mı oturacak?” demekle yetiniyor.
MHP lideri Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın tutuklanması ve YAŞ öncesinde oluşan “garip” manzaraya dair görüşlerini de paylaşıyor sohbetimiz sırasında. Son sözünü başa alalım.
“TSK felç olmaz. Bütün komuta heyeti silinse dahi bir onbaşı yönetir” diyor Bahçeli Türk Ordusu’na duyduğu güvenin altını çizerek.
“Başka maksatlarla konuyu başka alanlara çekmek kurumları yıpratır” diyor ve eklior MHP lideri:
 “Yargıyı en verimli ve etkin şekilde çalıştırabilecek düzeye ulaşmak lazım. Bu konu artık topluma mal olmuş sürekli tartışılır hale gelmiş. Kurumları itibarsızlaştırmamak ve etkisizleştirmemek için yapılacak tek şey yargı sonucunu bir an evvel elde
etmektir”
 Atamalar konusunun da ancak hükümet ile genelkurmay arasında çözüme kavuşturulabileceğini ifade eden Bahçeli, “Geçici veya başka türlü görevlendirme veya kararname ile o boşluğun doldurulması lazım. TSK’da yetki ve sorumluluk ihmalinin olmaması gerekir” diyor.
MHP Genel Başkanı sadece TSK’yla ilgili süreçte değil her alanda yargıya güvenin sarsıldığına da dikkat çekiyor:
 “Türkiye’de yargı reformuna ihtiyaç var. Toplumda, son anayasa değişikliği ile yargıya örtülü bir müdahale yönteminin geliştirildiği kanaati hakim. Mevzuat değişikliğinden ziyade yargıya yapılan atamalar aracılığıyla bu hale geldi. 12 Eylül referandumuyla, 12 Haziran’ı mukayese edin; 9 ay var. Şu an 8. aydayız. Hani 12 Eylülcüler sorgulanacaktı? 12 Eylül dediğiniz 3 paşa mıdır sadece? Seçime 11 gün kala bu yapılanlara nasıl anlam yükleyeceksiniz? ”

***


2011 seçim kampanyasında ilk kez Erzincan-Erzurum mitingleri için havayolunu kullanıyor Bahçeli. Uçak 11.00’e doğru iniyor Erzurum’a. Hiç oyalanmadan yol alıyoruz Erzincan’a... “Yol almaya çalışıyoruz” aslında, aracımızdaki arıza yüzünden Bahçeli’nin konvoyunu kaçırıyoruz. Neyse ki yolda bolca MHP’li belediye var. Bu belediyelerden birini; Tercan’ı ziyareti sırasında yakalıyoruz Bahçeli’yi sonunda.Tercan Belediye Başkanı Mehmet Yılmaz’ın odasındaki hemen her masanın, sehpanın üstünde bolca “püskevit” var; bir yanda bisküviler, diğer yanda lokumlar. Kenarda köşede sıkışmış halde kendisini görmeye çalışan çocuklar için bu iki lezzeti “püskevit”e dönüştürmek işi Bahçeli’ye düşüyor:
“Çocuklar şöyle gelin de size püskevit vereyim...”

***

Tercan, Mercan, Erzincan... “Can’lar diyarı” diyor buraya bölge sakinleri... Erzincan’da geçmişte gelen güçlü bir tabana sahip MHP. Bir çok “eski ocak başkanı”, “eski belediye başkanı” geliyor yanımıza alanda. Bu seçim için epey bilenmişler... Erzurum buradakilerin deyişiyle “memur şehri” de, hayvancılıktaki tökezleme Erzincanlıların da belini kırmış iyiden iyiye...
Erzincan dönüşünde Aşkale’ye uğruyor Bahçeli. Erzurumlular’ın karşılaması Ilıca mevkiinde; Dadaş barıyla “hoş geldin” diyor Erzurumlular MHP liderine.
Erzurum’da Bahçeli’nin Gülen’e dair sözlerini propaganda malzemesi yapmış AKP. Bu yöntem büyük oranda etkili olmuş gibi gözükse de iktidarın kullandığı “cemaat” sopasına boyun eğmeyen Erzurumlular da var. Mesela yöre şivesiyle yükselen şu isyan Dereköy’den:
 “Koymirlar ki Allah’ı sevek!..”
Erzurum birinci sıra adayı Oktay Öztürk; “2 kesin, 3’e gidiyoruz” diyor milletvekili hedefine dair. Şehirde en büyük sorun vali, kaymakamlar, il özel idaresi eliyle yarışın adil olmaktan çıkarılmasıymış.
Bu arada Recep Akdağ’ın burada katıldığı bir programda söylediği “Yeni Anayasa’yı çıkarabilmemiz için MHP’nin TBMM’de olmaması lazım” ifadesi Erzurum’da infial yaratmış durumda...