Dost ve kardeş Türkiye'nin 9 Kasım 1991 tarihinde Azerbaycan'ın bağımsızlığını tanımasının üzerinden tam 25 yıl geçti.
Ortak dil, kültür ve tarih köklerine sahip iki ülkenin demirperde rejimi ortamında birbirinden uzun bir süre ayrı kalmaları sebebiyle oluşmuş hasret ve özlem duygusu 18 Ekim 1991 tarihinde Azerbaycan'ın bağımsızlığını yeniden ilan etmesi ve hemen ardından 9 Kasım 1991 tarihinde Türkiye'nin ilk ülke olarak Azerbaycan'ın bağımsızlığını tanıması ile sona ermişti.
25 yıllık ilişkilerin ilk dönemine tekabül eden dönemde Haydar Aliyev'in önderliğinde Türkiye ile Azerbaycan arasındaki tek kara hudut kapısı olan Nahçıvan'ın Sederek ilinde inşa edilmiş Ümit Köprüsü iki ülke arasında uzun süre devam etmiş olan ayrılık hissinin sonlandırmasında adeta bir sembol görevini görmüştür.
Çeyrek asırlık döneme bakıldığında Azerbaycan'ın uluslararası sistemle bütünleşmesi, bölgesel güvenliğinin sağlanması, sosyo-ekonomik, bilimsel ve kültürel atılımlarının gerçekleşmesi doğrultusunda dost ve kardeş Türkiye ile çok yönlü iş birliğinin geliştirilmesine özel önem verilmiş ve bu siyasetin giderek yükselen bir çizgi üzerinde devam etmesi temin edilmiştir.
Ülkelerimiz arasındaki diplomasi, ekonomi, enerji, ticaret, eğitim, kültür, askeri ve diğer alanlardaki ilişkiler güçlenmiş, stratejik müttefiklik düzeyine erişmiştir. Bu sağlam temeller üzerine inşa edilmiş ikili ilişkilerin daha da gelişmesini sağlayan hukuki zeminin güçlendirilmesi yönünde 250'den fazla anlaşma imzalanmış, iki ülke arasında üst düzey resmi ziyaretlerin sayısı her sene katlanarak artmıştır.
Umummilli Lider Haydar Aliyev'in 2003 yılında ebediyete intikal etmesinden sonraki dönemlerde de Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı sayın İlham Aliyev Ulu Önderden devraldığı siyasi mirası yaratıcı bir şekilde devam ettirmiş, Azerbaycan'ın dış politika vizyonunu etkili şekilde uygulamış ve ülkelerimiz arasındaki ilişkilere büyük katkılar sunmuştur.
Hazar Denizi enerji kaynaklarının dünya piyasasına çıkarılmasını öngören "Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı" ve "Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı" projelerinin gerçekleştirilmesi Azerbaycan ve Türkiye arasında kardeşlikten stratejik ortaklığa giden yolda adeta miladi bir görev görmüştür.
21. Asrın Projesi
21. asrın projesi olan 45 milyar dolarlık Güney Gaz Koridoru projesi özellikle Azerbaycan ve Türkiye'nin çabaları ve mali kaynakları ile gerçekleştirilmeye başlamış ve şu anda bu projenin yıldızları olan Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı-(TANAP) ve Transadriyatik Boru Hattı (TAP) projeleri için inşaat çalışmaları hızla devam etmektedir.
Sayın Cumhurbaşkanlarımız tarafından masaya yatırılan ve güçlü iradeyle başlatılan bu muhteşem projelerin Türkiye ve Azerbaycan için yeni fırsatlar anlamına gelen ortak bir güç olma hedefinde önemli katkılar vermekle beraber dost ve kardeş Türkiye'yi enerji kaynaklarının taşınmasında merkez ülke konumuna getirecektir.
Ayrıca, Türkiye ve Azerbaycan'ı birbirine bağlayacak Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının inşası tarihimize altın harflerle yazılacaktır. Söz konusu proje Marmaray'la beraber demir İpek Yolu'nu kesintisiz hale getirecektir. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı sadece Azerbaycan ve Türkiye arasında yük taşıma potansiyelini artırmakla kalmayacaktır. Aynı zamanda bu proje ile kardeş Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ulaştırma bağı kurulacaktır. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı bölge insanlarının ulaşımı, iletişimi ve medeniyetlerin kavuşması için büyük öneme sahip olacaktır.
Bağımsızlığımızın ilk yıllarında Türkiye'den Azerbaycan'a yapılan yatırımlar bizim için ayrı bir öneme sahip olmuş ve ekonomimizin gelişmesine katkıda bulunmuştur. Azerbaycan güçlendikten sonra ise kardeş vefasını yerine getirmiş ve aynı ile Türkiye ekonomisine katkı sağlamaya başlamıştır. Azerbaycan'dan Türkiye'ye yapılan yatırımların hacminin yakın yıllarda 20 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu Azerbaycan'ın ülke dışına koyduğu en büyük hacimli yatırım olmasının yanı sıra, yurtdışından Türkiye'ye yatırılan yabancı yatırımlar sırasında ilk sıralarda yer almaktadır.
Özellikle de Ermenistan-Azerbaycan, Dağlık Karabağ sorununun çözümü sürecinde Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası arenada sergilediği kararlı tutum ve Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünün sağlanmasına yönelik yürüttüğü destek politikaları gerçek dayanışma örnekleridir. Bu çerçevede iki dost ve kardeş ülke arasında mevcut olan askeri işbirliği Azerbaycan ordusunun kudretli bir nitelik kazanmasını temin etmiştir.
Her alanda "Altın Çağ"
Bütün bu göstergeler bugün itibariyle Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinde her alanda "Altın Çağ" yaşandığını kanıtlar niteliktedir.
Sayın Cumhurbaşkanlarımızın eş başkanlığında 2010 yılında "Azerbaycan-Türkiye Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi"nin kurulması ve toplantılarının düzenli bir şekilde gerçekleştirilmesi büyük bir kazanım olmuştur. Bu toplantılar sonucunda ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkilerin daha da gelişmesi için hukuki zemin daha da genişlendirilmiş, çok sayıda anlaşmalar imzalanmıştır.
Devletler arasındaki ilişkilerin bütünüyle çıkar üzerine kurulduğu uluslararası sistemde Azerbaycan-Türkiye ilişkileri karşılıklı yarara dayalı, samimiyet ve kardeşliğin hakim olduğu bir yapı üzerine inşa edilmiştir. Dünyada eşine az rastlanır bir ilişki biçimi olan söz konusu durum tarihi, etnik ve dini ortaklığın birleştirici gücü ile reel politiğin muhteşem uyumu olarak varlığını korumaktadır.
Bu tarihi kardeşliğin ve birlikteliğin en büyük simgesi her iki ülkenin bayraklarının bir-birine yakışacak derecede olan uyumudur. Özellikle Azerbaycan bayrağındaki kırmızı zemin üzerindeki beyaz renkte sağa bakan hilal ve 8 köşeli yıldız bunun açık örneğidir.
Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 17 Kasım 2009 tarihinde imzaladığı kararnameye göre, her yıl 9 Kasım tarihinin, Azerbaycan'da "Devlet Bayrak Günü" olarak kutlanmasına karar verilmiştir. Türkiye'nin ilk ülke olarak Azerbaycan'ın bağımsızlığını tanıması ile üst-üste düşen bu tarih, Azerbaycan Devletinin ve milletinin bayrağa olan saygısının ve sevgisinin en büyük kanıtıdır.
Bunun üzerine, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de "Devlet Bayrak Meydanı" inşa edilmiş ve 01 Eylül 2010 tarihinde düzenlenen resmi törenle bayrak direğine Azerbaycan bayrağı çekilmiştir.
Çalışma Kanunu'nun 105. maddesine eklenen konuyla ilgili karara istinaden diğer bayramlar listesine eklenen Devlet Bayrak Günü, ülkede resmi tatil ilan edilerek, yasal olarak iş günü sayılmamaktadır. İlk Devlet Bayrak Günü kutlamaları 9 Kasım 2010 tarihinde yapılmıştır.
Azerbaycan ve Türkiye arasında 25 yıl gibi kısa bir sürede elde edilmiş başarı ve kenetlenmenin, sarsılmaz olan kardeşlik bağımızın adeta birer demir halkaları niteliğinde olduğunu belirterek, bundan sonra da Azerbaycan ve Türkiye arasındaki kardeşlik bağı daha da güçlenecek, yükselen çizgide seyretmeye devam edecek ve şanlı bayraklarımız her zaman göklerde yan yana dalgalanacaktır.