Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Habertürk'te verdiği mülakatta Dağlık Karabağ'daki son gelişmeleri değerlendirdi.
Ermenistan'ın tekrar saldıracağını ve güç toplamak için zaman kazandığını vurgulayan Aliyev, "Evim de malım da batsın Karabağ kurtarılsın." şeklinde konuştu.
Aliyev'in açıklamaları şu şekilde:
"Ermenistan’ın bu çirkin siyaseti anlaşılabilir çünkü ne zaman savaş meydanında mağlubiyete uğrasa böyle çirkin şeyler yapar. Sivillere karşı gaddarlık göstermek onlar için normal bir şey. Azerbaycan halkı bunu Hocalı Soykırımı örneğinde görmüştür. Azerbaycan ordusu bütün cephelerde mücadele ederek bazı şehirleri ve köyleri işgalden kurtardı. İşgalden kurtarma amacımız devam ediyor. Azerbaycan ordusu daha büyük zaferlere imza atıyor. Gerekli açıklamalar yapılacak."
"ERMENİSTAN’IN AKLI TERÖR AKLIDIR AMA AZERBAYCAN HALKI BUNUNLA SİNMEZ"
"Ermenistan’ın bu hain saldırısının sebebi kendi sınırlarını genişletme isteği. Kollektif güvenlik teşkilatını bu işe ortak etmek istiyorlar. Bu yüzden de Ermenistan, kendi topraklarından Azerbaycan’a saldırıyor. Bizi de karşı ateşe yönelik tahrik ediyorlar. Daha önce de açıkladığım gibi bizim asıl mücadele alanımız cephededir. Biz hiçbir zaman sivilleri hedef almadık. Bizim bütün hedeflerimiz gerçekçi hedeflerdir. Bizim yaptığımız atışlar hedeflerimizi mahvetti. Ermenistan ordusuna çok büyük zarar verdiğimizi söyleyebilirim. 200’ün üzerinde tank, 2 S-300 savunma sistemi imha edildi, 33 tank ele geçirildi ve birçok başka silah imha edildi. Ermenistan’ın aklı terör aklıdır ama Azerbaycan halkı bununla sinmez. Biz daha büyük irade ve mücade azmiyle düşmana karşı mücadele edeceğiz ve İşgal edilmiş bütün topraklarımızda Azerbaycan bayrağını dalgalandıracağız."
"ERMENİSTAN YENİDEN SALDIRMAK İÇİN ZAMAN KAZANIYOR"
"Ancak görüldüğü gibi Ermenistan’ın planları başkaydı. Onlar ateşkesten istifade ederek uğradıkları yenilgiyi biraz giderebilmeyi düşünüyorlardı. Biraz zaman kazanarak yeni askerler seferber edebilirler ve böylece Azerbaycan’a karşı saldırılara devam edebilirler. Ama onlar yanıldılar. Ben demiştim ki eğer Ermenistan olumlu tavır göstermezse pişman olacak ve haklıydım."
"Bize bir takvim verilmedi, biz de çok ısrar etmemiştik. Yapılan açıklamada bizim lehimize olan maddeler bizi tatmin etmişti. Tabi müzakere masasına oturan iki bakana da belli teklifler verilmişti. Ben, bizim şerhlerimizi belirtmiştim. O şerhlerden herhangi bir taviz söz konusu değildi. Müzakereler Madrid prensipleri çerçevesinde Azerbaycan ve Ermenistan arasında yapılacak. Yanı dağlık Karabağ cumhuriyeti gibi bir yapı söz konusu olmayacak. Bu bizi memnun etti. Biz de istedik ki bir an önce müzakereler başlasın ve bize bir takvim verilsin. Bu çok uzun vadeli bir süreç olamaz. Biz 30 yıl bekledik. Ancak Ermenistan’ın bu açıklamayı ihlal etmesi gösterdi ki onların tek amacı zaman kazanmaktı."
"Ermenistan’ın gösterdiği çabalar yersizdir ve onların zararınadır. İlk olarak Azerbaycan’ın ayrılmaz parçası olan Karabağ’a bağımsızlık veremeyecek. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü bütün dünya tarafından tanınıyor. Minsk Grubu’na eş başkanlık edenler bizim toprak bütünlüğümüzü tanıyor. Avrupa Birliği ile imzaladığımız anlaşmada Azerbaycan’ın toprak bütünlüğüne büyük saygı var. Ben herhangi bir ülkenin dağlık Karabağ’ı tanıyacağını sanmıyorum. Öyle bir şey olursa, aradan bir saat bile geçmeden o ülke ile bütün diplomatik ilişkilerimizi keseriz. Sanki Ermenistan bunu kendi iç kamuoyuna oynamak için yapıyor."
"KARABAĞ’DA YAŞAYAN ERMENİLER ENDİŞE ETMESİNLER"
"Birinci aşamada Ermenistan silahlı güçleri çıkarılır ve Karabağ’ın geleceğine ilişkin müzakereler devam eder. Biz barışa daha çok yaklaşacağız. Orada yaşayan Ermenilerle ilgili bizim için değişen bir şey yoktur. Azerbaycan çok milletli bir devlettir. Başta Bakü olmak üzere Azerbaycan’ın birçok yerinde binlerce Ermeni yaşıyor. Bizim ülkemizde birçok millet yaşıyor ve bu bizim gücümüzü artırıyor. Karabağ’da yaşayan Ermeniler endişe etmesinler. Biz onları bu suç rejiminden kurtardıktan sonra onlar daha iyi, daha emniyetli bir şekilde yaşayacaklar. Hem de onları refahı artacak. Orada sefalet sürüyor. Biz orada refahı artıracak yatırımlar yapacağız. Orası yeni bir çekim merkezi olacak. Ermenistan’ın amacı Azerbaycan Türklerini oradan koparıp etnik temizlik yapmak ve sonrasında buyası kadim Ermenistan toprağı ilan etmek. Ancak Ermeniler buraya Rus Çarı tarafından 19. Yüzyılın öncesinde göç ettirildi. Bu tarih, biz bu tarihi biliriz."
"EVİM DE MALIM DA BATSIN KARABAĞ KURTARILSIN"
"Azerbaycan Türkleri ve Ermeniler birçok yerde barış içinde yaşıyorlar. Tabi ki Karabağ’da da birlikte yaşayabilirler. Gürcistan’da 300 binden fazla Azerbaycan Türkü ve 200 bine yakın Ermeni yaşıyor. Hatta onlar bazı köylerde bir arada yaşıyorlar. Onların arasında bir sorun çıkmıyor, normal komşu gibi yaşıyorlar. Rusya ve Ukrayna’da da durum böyle. Neden Karabağ’da da böyle olmasın? Biz halklarımızı buna hazır etmeliyiz. Benim şu anda söylediklerim Azerbaycan halkı tarafından kabul edilerek destekleniyor. Dağlık Karabağ’da yaşayan Ermeniler bilsinler ki Azerbaycan halkı onların düşmanı değil. Azerbaycan halkı sadece öz topraklarında yaşamak istiyor. Buna Azerbaycan halkının hakkı var. Onlar da yaşasınlar, biz de yaşayalım; ama onlar yaşasınlar biz kovulalım böyle olmaz. Her bir muharebe barışla sonuçlanır. Eğer her iki tarafta güçlü irade sergiler ve uluslararası teşkilatlar da bizim tarafımızda olursa buna nail olmak mümkün olacak. Çok kolay olmayacak ama çok çalışırsak başarabiliriz. Evim de malım da batsın Karabağ kurtarılsın."
"Ermenistan’ın sivil saldırılarının amacı panik ve korku yaratmak. Azerbaycan’da yeni ve güçlü bir nesil yetişiyor. Vatanperver bir nesil yetişiyor. Aynı zamanda yaşlı nesil de başka bir dünya görüşüne sahip. Bu hain saldırılar bizim irademizi sarsmadı. Ermenilerin saldırılarından en çok Terter şehri çekti. Binlerce mermi atıldı. Terter şehri Gence gibi büyük değildi. Bana verilen bilgiye göre 2 saatte binden çok mermi Terter şehrine düştü. Ama şehir halkı bir dağ gibi dayanıklılar. Ölmek var dönmek yok diyorlar. 2016 yılında meşhur Nisan çatışmalarından sonra Ermenilerin saldırdığı yerlere gitti. Orada En yakın ermeni köyüne mesafe 150 metreydi. Oraya gitmeyin güvenli değil dediler ama ben nasıl gitmeyeyim orada bizim halkımız yaşıyor orası bizim köyümüz dedim. Biz sonuna kadar topraklarımız için mücadele edeceğiz."
"Minsk grubunda öyle ülkeler var ki bu bölgede hiçbir çıkarı yok. Türkiye bu masada olsun dedim. Bu konuda Erdoğan ve Putin defalarca konuşmuştu. Zaten bu masada Türkiye de var. Türkiye masada olmazsa bu sorun çözülmez."
Bebeklerde İshal hastalığının nedenleri nelerdir?
Meme kanseri teşhis ve tedavisi nasıl yapılır?