Ateşle oynayan siyaset!..

Laik cumhuriyetin birliği, bütünlüğü konusunda kaygı verici bir gidişatın adımları belli ki giderek sıklaşıyor!..
Hele de bu gidişat 29 Ekim 2023 gibi, cumhuriyetin 100. yılına doğru Anayasa üzerinden bir tehdit sinyali veriyorsa, üzerinde ısrarla düşünülmesi, teyakkuzda olunması gerekiyor...
Çünkü seçimler sırasında muhalefete gölge eden HDP ve arkasındaki PKK'nın toplumda yarattığı endişe, AKP'yi bir kez daha iktidara getirirken, Anayasa'nın tartışılmaya açılması hiç de iyi niyetli bir girişim gibi görünmüyor...
PKK'nın 1984'te eylemlere başlayarak Türkiye'yi bölmeye çalıştığı; Hizbullah, İslami Hareket, sonra El-Kaide ve IŞİD'in de Orta Doğu'da bir şeriat devlet kurmak için çabaladığı bir dönemin sinsi kaosu bitmemişken, "cumhuriyetin 100. yılına Anayasa'yı hedef alan bir planla mı giriliyor" sorusu toplumun kafasını karıştırıyor, derin kaygılar yaratıyor...
Hizbullah'ın geçmişteki eylemlerine dayanılarak toplumun tepkisini çeken HÜDA PAR giderek bu konunun bayraktarlığını üstleniyor ki, bu da başka bir endişe kaynağı...
2017'deki referanduma Anayasa değişikliği beklentisi ile destek veren HÜDA PAR, o gün bugün tıpkı PKK ve HDP gibi cumhuriyetin değişiminden yana...
Örneğin; HÜDA PAR Genel Başkan Vekili İshak Sağlam, 27 Mart 2021'de yaptığı açıklamada, Anayasa’nın ilk 4 maddesinin değiştirilebileceğini ifade ederek şunları söylemişti; “5 darbeci general yazıyor biz de bunu ilah seviyesine çıkarıyoruz. ‘Bunu eleştiremezsiniz, değiştiremezsiniz, değiştirilmesini teklif dahi edemezsiniz’ düşüncesi akla ve mantığa uygun değil.”
Partinin kuruluşundan bu yana Anayasa konusunda kimi zaman farklı görüşler de geldi...
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun bazen çelişkili açıklamaları da dikkat çekiyor...
Yapıcıoğlu, 8 Haziran’da, Anadolu Yayıncıları Derneği’nde medya temsilcileriyle konuşurken şöyle demişti;
"Biz, ‘4 maddeyi değiştirelim’ demiyoruz. Yani biz dili değiştirelim, biz bayrağını değiştirelim, biz başkenti değiştirelim, şunu değiştirelim bunu değiştirelim diye bir teklifimiz yok. Diyoruz ki bu maddelere ‘zinhar değiştirilemez’ demek gelecek nesillerin iradesine ipotek koymaktır. ‘Bu doğru bir şey mi değil mi gelin bunu tartışalım’ diyoruz.”

ANAYASA HEDEFTE!..

HÜDA PAR lideriyle yardımcısı arasında görüş ayrılığı yok aslında... Çünkü partinin internet sitesinde Anayasa'ya dikkat çekilen bölüm de gösteriyor ki, dinci parti takiye de yapıyor...
İşte partinin internet sitesinde Anayasa'da etnik vurgu yapılmaması, herhangi bir ideolojinin dayatılmaması, ana dil hakkının verilmesi ve (Atatürk ilkelerine bağlılığa dikkat çeken) milletvekili yemininin bile değiştirilmesi isteniyor...
HÜDA PAR'ın son seçimlerde, salt Anayasa değişikliği vaadi ile AKP'ye destek verdiği de çok net anlaşılıyor...
Çünkü milletvekili yemininin üzerinden kısa süre geçmişken, konunun alelacele bir kez daha gündeme getirilmesi de dikkat çekiyor...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, seçimlerden önce, 10 Mayıs'ta, Danıştay'ın 155. kuruluş yıl dönümü töreninde konuşurken, "Türkiye'yi millî irade eliyle hazırlanmış sivil ve özgürlükçü bir Anayasa'ya kavuşturmak istediklerini" söylemiş olması da hazırlığın çoktan başlatıldığının işareti sayılıyor...
Erdoğan'ın o gün yargı mensuplarının karşısında, ''Seçimlerin ardından bu konuyu, hem milletimizin hem Meclisimizin gündemine tekrar taşıyacağız" demesi ezeli bir planın 29 Ekim öncesi uygulanmak istendiğini de kanıtlıyor...
Erdoğan önceki gün sekiz saat süren Bakanlar Kurulu'nun ardından yaptığı açıklamada da, konuyu bir kez daha Anayasa'ya getirerek şöyle dedi;
"Ülkemizi darbe mahsulü mevcut Anayasasından hep birlikte kurtaralım istiyoruz. Türkiye artık bunu gerçekleştirebilecek 'siyasi atmosfer'e ulaşmıştır. 14 ve 28 Mayıs seçimleriyle, Türkiye artık yeni bir lige yükselmiştir. Türkiye'yi sivil bir Anayasa ile buluşturmak için çalışacağız."

İŞ BİRLİĞİNİN DİKENLİ YOLLARI!..

Laiklikle Atatürk karşıtı HÜDA PAR'ın ısrarı ve AKP'nin Anayasa konusundaki açıklamalarının başta MHP olmak üzere bazı partileri endişelendirdiği de görülüyor...
MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, geçen hafta partisinin hazırladığı 100 maddelik Anayasa'yla ilgili açıklama yaparken, "MHP'nin hazırladığı Anayasa çalışmasında ilk dört maddeyi değiştirmeye yönelik girişimler yoktur" dedi ama toplumdaki kaygı tam olarak giderilemedi...
Daha önce de dikkat çektiğimiz gibi, cumhuriyetin 100. yılına girilirken, yeni oluşturulan Meclis'in yapısı, Anayasa'nın değiştirilmesi konusunda ciddi sıkıntılar içeriyor...

Atatürk, cumhuriyet, laiklik, bayrak, milletvekili yemini karşıtları, iki bayrak ve ana dilde eğitim taleplerini nereye götürürler bilinmez ama böylesi bir talebe MHP, İYİ Parti ve CHP içerisinden bir kesim elbette direnecektir...
Ama hiç kuşkusuz HÜDA PAR, HDP, AKP, Türklük tanımı ile ilgili açıklamaları tepki çeken Deva Partisi ve benzerlerinin bu konudaki beklentileri de kaygıları büyütüyor...
2013 yılında HÜDA PAR Genel Başkanı olan Hüseyin Yılmaz'ın, "PKK ile helalleşmeye hazır mısınız" sorusuna, "Halkımızın menfaati söz konusu ise olabilir" demesi, bundan on yıl sonra Selahattin Demirtaş'ın durup dururken HÜDA PAR'a iş birliği önermesi de sinsi bir işaretin hazırlığı gibi görünüyor... Kılıçdaroğlu'nun yıllar önceki bir kurultayda, "CHP iktidarında yerel yönetim özerklik maddesini uygulayacağız" demesi, CHP'li Yunus Emre gibilerin tam da seçim öncesinde pervasızca özerkliğe vurgu yapması ve ikinci cumhuriyetçi Taraf tetikçilerinin vekil yapılması da muhalefetin Anayasa konusundaki kafa karışıklığını dışa vuruyor...
Velhasıl; Anayasa değişimi konusunda HDP/PKK ile HÜDA PAR'ın ve de kinci cumhuriyetçilerin, Atatürk, cumhuriyet, laiklik karşıtlarının ezelden beri pusuda olması da önümüzdeki sürecin oldukça kaotik geçeceğinin en ürkütücü işareti...

Ekonomi allak bullak olmuşken, döviz zirve yapmışken, geçim sıkıntısı toplumsal bunalımları arttırmışken, terör tehdidi tam olarak giderilmemişken, sanki memleketin bütün dertleri bitmiş gibi Anayasa'nın ilk 4 maddesi hedef alınacaksa, sözün özü bellidir;

Siyaset ateşle oynuyor!..