Etniki Gazetesi ise; “Atatürk bütün dünya modern tarihinin en büyük çevrelerinden biri olmuştur. Büyük Türk, büyük Balkanlı, büyük adam. Bir İngiliz biyografı onu haklı olarak “tabiatın kuvveti” diye tasvir etmiştir. Derin bir matem hissediyoruz. Zira onun büyük faziletlerini, Balkan Antantı’nın ülküsüne olan muazzam hizmetini müşahede ve tespit etmiştik”(“Büyük Balkanlı Büyük Adam”, Akşam, 14 Kasım 1938, s. 2) demektedir.
Kronos Gazetesi, Türkiye’nin büyük şefini kaybetmesiyle birlikte Yunanistan’ın da aynı derecede büyük ve samimi bir dost kaybettiğini, Türk Yunan dostluğunu ona borçlu olduklarını yazmakla birlikte; “Elen milleti Türk milletiyle matem yapmaktadır” diyerek ona olan hayranlıklarını dile getirmişlerdir. Yine aynı duyguları Elinikon Mollon gazetesi de paylaşmıştır.
Bir Yunan gazetecisi olan Thomas Vaidis ise, Atatürk hakkında yazdığı kitabında onun için şunları söylemiştir; “Kemal Atatürk, büyük bir önemde bir kişilik kazanmış, vatanının sınırlarını çoktan aşmış, Türk için daha çok anlam, fikir ve efsane bütün dünya içinde de olağanüstü bir varlık olmuştur. Mustafa Kemal, uygarlık bakımından geri kalmış bir ülkede, büyük kurucularınkine eş değer olan bu eseri gerçekleştirmeyi başarmıştır. O, Türk milletine bozgunun eşiğinde ve ulusal bir çöküş anında millî bilincini fısıldamıştır. Türkiye’yi, kendisini çağdaş ve ileri bir devlet hâline sokan kuruluşları getiren de odur. Türk’ü yobaz sınıfının baskısıyla etkisinden ve Türk’ü yabancı alimlerden kurtarmayı da o başarmıştır. Türk milletinin tarihi içinde onu Fatih Sultan Mehmet ile Muhteşem Süleyman’ın seviyesine çıkarmaktadır.”(Thomas. Ath. Vaidis, Bir Yunanlı Gazeteci Gözüyle Atatürk, Çvr. Elanur Bahar, İstanbul 2002, s. 7)
B. Macaristan Basını
Macaristan’da, Çekoslovakya’dan Macaristan’a verilen toprakların iadesi için büyük şenliklerin yapıldığı bir sırada Atatürk’ün ölüm haberi alınınca, bu haber ülkede büyük yankı uyandırmış, halkın ve gazetelerin meşgul oldukları konuların başında Atatürk’ün ölümü yer almış ve büyük bir matem içine girmişlerdir. Çünkü ulu önder Atatürk, her yerde olduğu gibi burada da çok seviliyordu.(“Macarlar Atatürk İçin Ağlıyorlar”, Cumhuriyet, 17 Kasım 1938, s. 3) Hemen o günün akşamı gazeteler, Atatürk’e sonsuz hürmetlerini gösteren çok geniş makaleler yayınlamışlardır.
Macar Mebusan ve Ayan meclisleri ise, 14 Kasım 1938 günkü celselerinin başlangıcını Atatürk’ün hatırasını tazize tahsis etmişlerdir. Mebusan Meclisinde, Meclis Başkanı Gyula Kornis ayağa kalkarak yaptığı konuşmasında şunları söylemiştir; “Dünyada ilk defa olarak hakikaten “Gazi” unvanını taşımaya hak kazanmış olan bir insan vefat etti. Çünkü o, büyük askeri dehası sayesinde vatanın bütün düşmanlarını yendi ve malik olduğu teşkilatçılık kuvveti sayesinde de milletinin vücudunu parça parça olmaktan kurtardı. Atatürk, Türkiye’nin siyasî, içtimaî, askerî, iktisadî, idarî ve kültürel hayatını baştanbaşa değiştirmiştir. Atatürk modern bir millet yaratmış, terakki edilebilecek bir devlet kurmuştur”(“Atatürk İçin Tazim ve Taziz Celsesi”, Ulus, 14 Kasım 1938, s. 1) dedikten sonra konuşmasına devamla büyük harpten sonra galip devletlerin diktalarına karşı cesaretle göğüs geren ve Sevr Antlaşmasının yok edici hükümlerini çiğneyen kişinin o olduğunu söyleyerek