ATATÜRK’ÜN VEFATI VE YABANCI BASIN -4-

ATATÜRK’ÜN VEFATI VE YABANCI BASIN -4-

Bu büyük adamın ölümünden sonra dünya artık eskisi kadar enteresan değildir

esat-atalay-001.jpg
Gazeteler her şeyden önce onun çok sevdiği yurdu için yaptıklarını anlatmışlardır. Örneğin İsveç gazeteleri bunu çok iyi ifade ederek; “O olmasaydı, modern Türkiye de olmazdı. Fakat Türkler, onun fevkalade eserini takip ederek itibarlarını daha fazla artıracaklardır”(“Büyük Yasımız ve Dünya Basını”, Ulus, 14 Kasım 1938, s. 1) yorumunda bulunmuştur. Atatürk’ün yalnız memleketinde değil, bütün dünyada bıraktığı büyük boşluğu bir Bulgar gazetesi ise şu cümlelerle ifade etmiştir; “Bu müstesna ve büyük adamın ölümünden sonra, dünya artık eskisi kadar enteresan değildir...”(“Büyük Yasımız ve Dünya Basını”, Ulus, 14 Kasım 1938, s. 1)

Gerek yurt içinde ve gerekse yurt dışında yayınlanan gazetelerin birleştikleri bir nokta var ki, o da Atatürk’ün yarattığı genç Türkiye’nin, onun çizdiği yoldan ayrılmayacağı hususu olmuş ve bunu da bir Macar gazetesi şöyle ifade etmiştir. “Atatürk ebedî uykusunu müsterih olarak uyuyabilir. Zira o, yarattığı eserin dirilen milletine saadet yolu açtığını biliyordu...”(“Büyük Yasımız ve Dünya Basını”, Ulus, 14 Kasım 1938, s. 1)

Esasında Mustafa Kemal Atatürk hakkında ölümünden çok daha önce de yurt dışında pek çok eser neşredilmişti. Atatürk’ün gerçekleştirdiği icraatları, fikir ve düşünceleri hakkında neşredilen eserler bir kütüphaneye sığmayacak kadar fazladır. “Yabancı Gözüyle Cumhuriyet Türkiye’si” adlı kitap bunlardan sadece bir tanesidir. Kitapta, Atatürk’ün vücuda getirdiği büyük millî varlığın ve inkılâp hareketlerinin yabancı memleketlerde bıraktığı akisler toplanmıştır. Bundan başka, dünyanın dört bir köşesinde gazetelerde, Cumhuriyet Türkiye’sinden bahsedilmiş ve bu haberler gazetelerin baş sayfalarında yer almıştır. Bu konuda bir gazetede; “Kerpiçten betona, çıkrıktan makineye, teokrasiden laikliğe, mistiklikten müspete, şeriattan medeniyete, kağnı ve merkep sırtından raya, sarraflıktan ve tefeciden bankaya, başıbozukluktan planlı istihsale, ümitsizlikten neşeye, korkudan sevgiye akın eden bir sosyetenin yer yer izhar ettiği manzara ve geçen her günün ufkunda bıraktığı siluet bizim için olduğu kadar dünya için de alakalı bir mevzu hâlini almıştır”(“Yabancı Memleketlerde Atatürk Hakkında Neşredilen Eserler”, Ulus, 29 Ekim 1938, s. 4) yorumuna yer verilmiştir.

Atatürk’ün ölümüyle birlikte vücuda getirdiği on beş yıllık genç cumhuriyet bütün dünyayı ilgilendirmiş, yazıların çoğunda “Gazi Mustafa Kemal Türkiye’si”, “Mustafa Kemal’in Türkiye’si”, “Atatürk’ün Türkiye’si” gibi başlıklar yer almıştır. Bir Fransız yazar, Atatürk ve onun eşsiz inkılâbından bahsederken büyük övgülerde bulunmuş, dış politikada takip ettiği siyasetin mükemmelliğinin yanı sıra şu ifadelere de yer vermiştir; “Atatürk tarafından başarılan muazzam ve eşsiz siyasî, iktisadî ve malî eseri onun büyüklüğünü ortaya koymak için önemlidir... Maziyle kati surette rabıtalarını kesen ve onun külleri üzerinde hakiki bir Türk milleti yaratmaya azmeden Atatürk, millî inkılâp planını sistemli bir surette tasarladı ve tatbik etti. Son derece çapraşık olan bu eserin tahakkukunda beşerî dehayı çok yüksek bir dereceye çıkarmaya muvaffak oldu.”(“Atatürk ve İnkılâbı Türkiye Cumhuriyeti”, Ulus, 30 Ekim 1938, s. 4)