Yine Politika’nın başka bir başmakalesinde de, Atatürk’ün bütün Türk milletinin Rönesans’ını yaratan eşsiz eseri açıklandıktan sonra, Yugoslav milletinin bu eseri hayranlıkla takdir ettiği ve etmekte olduğu söylenmiş ve Türk milletine ve kendisine karşı özel bir sempati besleyerek sevdiğinden de bahsedilmiştir. Ayrıca Yugoslav Kralı ve Atatürk’ün ortak fikirlerinden de bahseden gazete, şöyle yazmaktadır; “Türkiye’nin ve Yugoslavya’nın kuvvetleriyle milletlerinin barışını teminat altına almak ve bu suretle memleketlerinin kültürel ve medeniyet gelişmelerini mümkün kılmak gerekiyordu. Fakat şövalye kralın ölümünden dört yıl sonra Kemal Atatürk de hayat sahnesinden çekildi. Ancak Yugoslav milletinin bu anda onların fikirlerinin istikbalde de yaşayacağına inancı vardır” diyerek açıkça böylesine duyulan büyük bir sevgiyi ifade etmişlerdir.
Zagrep’te çıkan Novosti Gazetesi, “Büyük Müttefikin Ölümü” başlığı altında yazdığı uzun bir baş makalede; “Atatürk’ün dehası, saltanatın beş asırdır yapamadığını yaptı. En büyük dostumuz ve en sadık müttefikimiz, ebediyen hayattan çekildi. O, Balkan anlaşmaları politikasının en emin bir desteği idi.
Yugoslavya ile dostluk ittifakını her şeyden önce takdir ediyordu. Biliyordu ki, Yugoslavya tarafından verilen söz kanun kıymetine haizdir...” sözleriyle barış konusunda ona olan sonsuz güvenlerini ifade etmişlerdir.
Yazılan bütün bu makaleler ve verilen demeçler, Mustafa Kemal Atatürk’ün kişilik ve varlığına Yugoslavya basının ve özellikle milletinin ne kadar hürmetkâr ve saygılı olduğunu göstermesi bakımından önemlidir. Duyulan bu büyük sevginin bir göstergesi olarak da cenaze merasimine özel bir heyetin gönderilmesine karar verilmiştir.
F- Arnavutluk Basını
Arnavutluk basını da olaya büyük yer ayırmıştır. Yazılan yazılarda özellikle inkılâplar üzerinde durulmuş ve çağdaşlaşma hareketi olarak Türkiye’nin örnek alınabileceği konusu işlenmiştir. Drita Gazetesi bir makalesinde, Atatürk’ün memleketini bir garp devleti şekline koyduğu, halifeliği ve dini mahkemeleri ortadan kaldırdığı, kadını tesettürden kurtardığından bahsederek onun inkılâpçı yönü üzerinde durmuş ve Arnavut milletinin, Türk milletinin büyük kaderine iştirak ettiğini yazmıştır.
Stipi Gazetesi de Atatürk’ün son dakikaya kadar milleti için adeta bir kurtarıcı olduğunu ve çok kısa bir sürede memleketinin çehresini değiştirdiğini, eski Türkiye’den modern bir devlet çıkardığını ve Türk milletinin kendisine maddi ve manevi refahını borçlu olduğunu yazmıştır. Ordunun yayın organı olan Polska Zbrojna gazetesi ise, Atatürk’ün vücuda getirdiği ıslahatçı eserle Latin alfabesini kabul etmek suretiyle medeniyete yaptığı hizmet üzerinde özellikle durmuştur. Ekspres Poranyi ve Demokratia(Democratia)gazeteleri de, Atatürk’ün yeni Türkiye’yi yarattığından bahsetmişlerdir.
Ekorces Gazetesi, birinci sayfasında Atatürk’ün resmini yayınladıktan sonra ikinci sayfasında da Atatürk’ün hayatını ve onun büyük eserini konu alan önemli bir makale yayınlamıştır. Bu makalede, Mustafa Kemal’i, Rusya’nın Büyük Petro’su ile mukayese etmiş ve makaleye son verirken; “Türkiye’nin ismi tarihte Türkiye terakkisinin sembolü olarak kalacak olan millî kahramanının ziyası karşısında Arnavut milletinin duyduğu acıya işaret etmektedir” ifadesini kullanmıştır.