Bilindiği gibi insanlık tarihi çok eskidir. Tarihin akışı içerisinde çağımıza ulaşmış büyük insan da az değildir. Bunların her biri bir zirvedir. Kimi plancılığı ile,usta. Kimi kanunculukta büyük. Kimi kumandanlıkta üstün. Kimisi teşkilâtçılıkta yüce. Kimisi cesarette, kimisi devlet idaresinde zirvedir. Kimi akıl, kimi de basirettir. Bu kimi’leri çoğaltabiliriz. Hiç şüphesiz, her biri ayrı ayrı zirvelerdir. Birli, ikili, hatta üçlü olarak da birleşebilirler. Ancak hepsinin kucaklaşarak birleştiği ve bütünleştiği zirve Atatürk’tür. Atatürk, her türlü nitelikleri kişiliğinde toplayabilmiş çok ender insanlardan biridir.
Atatürk’ün liderliği için dışta söylenenler:
“Atatürk adı, bu yüzyılın büyük insanlarından birinin tarihî başarılarını, Türk milletine ilham veren liderliğini, modern dünyayı ileri görüşle anlayışını ve bir askerî lider olark kudret ve yüksek cesaretini hatırlatmaktadır.” (John F. Kennedy, A.B.D. Başkanı, 10 Kasım 1963.)
“Kemal Atatürk’ün boyun eğmez önderliği altında Türk Ulusunun azimle yaptığı ilerleme mücadelesine biz Amerika’da, ta başından beri büyük bir hayranlık duymuşuzdur.” (H.S. Truman ABD Başkanı 1948)
“...Şu geçen birkaç yılın sıkıntılı günlerinde, dünya sorunları çözümü için kendi büyük kudret ve kabiliyetini bize bağışlamış olabilmesini ne kadar isterdim” diyen Amerikan Generali Mc. Arthur, sonra da: “Asker-devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. O, Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşı olan kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir” demiştir. (Mac Artur, ABD Orgeneral 1946-1963)
“Yeni Türkiyenin büyük ve dâhi yaratıcısıdır ki, talihin terk ettiği ve kaderin çöküntüye uğrattığı o zamanki müttefiklerine, kalkınma için ilk muhteşem örneği verdi.”(Adolf Hitler, Almanya Devlet Başkanı 1938)
“Büyük Yunan filozofu Platon’un: -Krallar filozof olsa ve filozoflar kralların tahtlarına otursaydı...- şeklindeki dileği, iki bin yıllık tarihte gerçekleşmedi. Halbuki, 20. yüzyılda ilk defa olarak Atatürk’ün şahsında Platon’un istediği gibi, kelimenin tam anlamıyla bunu görmekteyiz. O, bir dâhi, bir fikir adamı olarak bir milletin, yani Türk Milletinin mukadderatını ele almış ve bu milletle atıldığı Kurtuluş Savaşı, bu milletin medenî durumunu değiştiren bir inkılâp ve diğer milletlerin haklarını da koruyan bir barış ile insanlığa muhteşem’bir örnek vermiştir.” (Prof. Dr. Herbert Melzig, Atatürk Dedi ki 1942)
“...Türk milleti, Atatürk’ün ölümüyle, kurtarıcısını, dirilişinin sembolünü, kurtuluş için yaptığı eşsiz savaşın kahramanını ve yükselişinde kendisine önderlik eden yaratıcısını; dünya ise, tarihin kaydedeceği en büyük insanlardan birini kaybetmiştir” (Dr. Eduard Schaefer, Kemal Atatürk ,1939)
“...Atatürk’te aslında çok yönler vardır. Atatürk’te olan, her zaman kolay bulunmayan ve her liderde görülmeyen bir yön daha vardır. Atatürk, her zaman akılcı, ileriye dönük, gelişmeden yana, demokratik düzenden yana bir lider olmuştur.” (Prof. Dr. Candido Mendes, 1981)
“...Mustafa Kemal Atatürk, ülkesini hürriyet ve demokrasiye kavuşturmak uğrunda savaşarak başarı kazanan büyük Türk önderi hakkındaki engin duygularımı ve hayranlığımı iletmek isterim. Atatürk’ün hayatı ve eseri yalnız Türkiye için değil, dünyanın bütün hür milletleri için ilham kaynağı olmakta devam edecektir.”(Çang-Kay-Şek, Milliyetçi Çin Cumhurbaşkanı, 10 Kasım 1963)