İyi ve öğretici kitabın hayatında yeri daima büyük olmuştur
Atatürk asıl tarih üzerinde çok ve çeşitli kitaplar okumuştur. Kendi zamanında çıkan ecnebi dillerdeki yeni kitapları, etrafındaki fikir adamlarına tercüme ettirmiş, hülâsalarını çıkarttırmış ve bunlar üzerinde tartışmalı konuşmalar yapmıştır. Bu arada bilhassa İslâm tarihi ile pekçok meşgul olmuş, İslâm medeniyetinde Türklerin hizmet ve değerlerinin bilinmesini, esaslı tetkiklerle meydana çıkarılmasını istemiştir.
Nasıl okur ve çalışırdı
Atatürk kitapları mutlaka masa başında okumuş, elinde kırmızı, mavi uçlu kalemle bazen kitap üzerine çizgi ve işaretler yapmış, bazen da kurşun kalemle kâğıtlara notlar almıştır. Yeni köşkte kütüphanesindeki yazı masasında oturduğu pek nadirdir. Daha ziyade orta yerdeki uzun ve geniş masanın üzerine çeşitli kitap ve lûgatları dizdirir, karşısında saat, yanında sigara kutusu bulundururdu. Sık sık içtiği kahve, uzun çalışmalarına biraz fasıla verdirebilirdi. Çalıştığı yerdeki kitaplarının yeri değişmemeliydi.
Bu çalışmalar yanında meselâ hükümetin iktisadî meseleleri üzerinde titizlikle durduğu, onları okuyarak ilgililerden izahat aldığı ve yazılar üzerinde işaretler yaparak mütalâasını söylediği olmuştur.
Kitap, lügat ve broşürlerin hemen her gece taşındığı bir yer daha vardır: Köşkün yemek salonu. Yemek salonunun demirbaş eşyalarından biri, bilhassa 1935’ten sonra elektrikli döner geniş bir kara tahtadır. Bu gece toplantılarında konuşulan mevzuun mahiyetine göre kütüphaneden kitaplar gelir, pasajlar okunurdu.
Velhasıl kitap hangi konuda olursa olsun Atatürk’ün fikir hayatı için değerli bir varlık mahiyetindeydi. Atatürk’ün hayatında iyi ve öğretici kitabın yeri daima büyük olmuştur".
Kitaplara koyduğu özel işaretler
Atatürk’ün okuduğu kitaplarda dikkatini çeken cümleler altına özel işaretler koyardı. Şimdi bu işaretlerin anlamını açıklayalım:
"xx": Önemli.
"xxx": Çok önemli.
"müh.": Mühim.
"ç. müh.": Çok mühim.
"D.": Dikkat.
"?": Belirtilen fikri kabul etmiyor, ya da şüpheli görüyor.
Cümlelerin altını bazen kırmızı, bazen da mavi kalemle çizmiştir. Kırmızı kalemle çizdikleri fikri kuvvetli bulduğu ve kendisinin de katıldığı mavi kalemle çizdikleri ise o fikri beğenmediği anlamına gelir.
(Devam edecek)