Ben başkalarının yaptığı ilkelere değil, kendi ilkelerime uyarım
Birçok zaferler kazandım. Fakat, bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum. (George Benneb, Yabancı Gözüyle Cumhuriyet Türkiye’si, s. 33)
Ben, savaşlarda dahi düşmanın üzerinde bir kin duymam; yalnız askerlik kurallarının uygulanmasını düşünürüm. (İzzettin Çalışlar, Tan gazetesi 31. 8. 1937)
Ben başkalarının yaptığı ilkelere değil, ancak kendi ilkelerime uyarım. (Mim Kemal, Yakınlarının Ağzından Atatürk, Yazan: Salâhaddin Güngör, s. 105)
Benim gözümde hiçbir şey yoktur; ben yalnız liyakat âşığıyım. (Yusuf Ziya Özer, TTK. Belleten, Sayı: 10, 1939, s. 286)
Hiçbir zaman kişisel gücenikliklerimi, birtakım olumsuz girişimlerle tatmine kalkmak adîliğine tenezzül etmem. 1914 (Atatürk’ün Özel Mektupları, Sadi Borak, s. 40)
Samimî dostlarımız, sevdikleri tarafından bir işkenceye
mahkûmdurlar ve bu işkence de sevdiklerinin dertlerini dinlemektir. 1922 (Atatürk’ün S.D.ll, s. 38)
Düşmanları için söylemiştir:
Ben onları affederim, çünkü kalbim vardır; onlar beni affetmezler, çünkü kalpsizdirler. (Falih Rıfkı Atay, Çankaya, 1969, s. 532)
Mutlu olup olmadığı sorusuna verdiği cevap: Evet, çünkü başardım!
1935 (Ayın Tarihi, No: 19, 1935, s. 262)
Benim herkesin dışında olduğuma dair bir yasa yoktur. 1922 (Atatürk’ün S.D.I, s. 273)
Ben ölürsem soylu milletimizin beraber yürüdüğümüz yoldan asla ayrılmayacağına eminim; bununla gönlüm rahat! 1926 (Atatürk’ün S.D.V, s. 44)
Beni, milletim nereye isterse oraya gömsün; fakat, benim anılarımın yaşayacağı yer Çankaya olacaktır. (Afet İnan, Atatürk Hakkında H.B., s. 23)
Diktatörlük hakkında
6 Mayıs 1922 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gizli oturumunda Başkomutanlık Yasası’nın uzatılması görüşmelerinde, bir milletvekilinin, kendisine "Meclis’in hakkını elinden aldığı, elinden almak istediğini" söylemesi üzerine yaptığı konuşmadan:
Efendiler, açık ifade edeceğim, beni bağışlayınız! Her birinizin olağanüstü yetki ile seçilmesine ve olağanüstü yetkiye sahip bir Meclis’in oluşmasına ve bu Meclis’in, memleketin yazgısına el koyan bir nitelik kazanmasına çalışan, benim! Bunda başarılı olmak için en yakın arkadaşlarımla fikir mücadelesi yaptım. Bütün yaşamımı, varlığımı, bütün şeref ve saygınlığımı tehlikeye attım. Bu sebeple bu, benim eserimdir. Ben eserimi küçültmek ile değil, yükseltmek ile görevliyim. Bu düşünceden sonra Meclis’in hakkını zorla almak sözünü, tamamen ret ve iade ederim. Böyle bir şey söz konusu değildir ve olamaz! 1922 (Nutuk II, s. 655)
(Devam edecek)