Asla engelleyemeyeceksiniz; Anıyor, arıyor, seviyoruz!
Dünyanın herhangi bir ülkesinde, herhangi birine anlatsanız aklı almaz, inanamaz. Sanırsın kirli bir tarihin, utanç gününün, büyük bir ayıbın, bir kara lekenin yıldönümü...
***
Savaş mağlubusun...
Ateşkes görünümlü öyle bir anlaşma imzalamışsın ki "gel beni işgal et" davetiyesi...
Nitekim düşmanların da bu fırsatı kaçırmayıp işgal etti;
Boğazlarda İngiliz askerleri...
Antep'te, Maraş'ta, Kars'ta mezalimin her çeşidi...
Dörtyol'da, Adana'da, Mersin'de Fransız askerleri; hepsi eziyet ehli...
Bugün tadını çıkarmalara doyamadığınız o sahiller var ya; Bodrum, Fethiye, Marmaris kan deryası olmuş, halkın ensesinde İtalyan dipçiği...
Doğu Anadolu, Ermenilere paket teslimi...
Yunan İzmir'e çıkmış, teslimiyet naraları bastırıyor bir avuç vatan sevdalısının gayretini...
Bu halde, millete biçilen ölüm fermanına boyun eğmek yerine millî mücadeleyi başlatmak üzere Anadolu'ya geçen Mustafa Kemal bugün anmamak için türlü mazeret ürettikleri.
Karadeniz'in, O, Bandırma'da düşmanı oyalarken, vatan savunmasında kullanılacak silahları takalarla karaya çıkaran çılgın Türkleri...
İzmir'de işgalcilere karşı ilk kurşunu atan Hasan Tahsin...
***
Düşünebiliyor musunuz; işgal altındaki bir milletin "Vatanın bütünlüğü milletin bağımsızlığı tehlikededir. Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır" diyebilme cesareti anmak istemedikleri;
Amasya Genelgesi...
Trabzon'dan, Erzurum'dan, Sivas'tan, Bitlis'ten, Van'dan gelen vatanperverlerin "Millî Sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz" haykırışı; Erzurum Kongresi, Hoca Raif Efendi...
"Her türlü yabancı işgal ve müdahalesine karşı milletin yurt genelinde topyekûn kendisini savunma ve direnme" kararı aldığı Sivas Kongresi...
Çünkü hepsi bugünün, Atatürk'ün Samsun'a çıkabilmesinin neticesi!
****
Kim kurdu bu devleti?
Kimdi o meşhur "Mustafa Kemal'in askerleri"?
"Düşman buradan geçerse ben Ayıntab'a ne yüzle dönerim, düşman arabaları cesedimi çiğnemeden Antep'e giremez" diyen ve bir avuç serdengeçtisiyle işgalcilerin korkulu rüyası haline gelen Şahin Bey ile 11 yaşında her cephede savaşan oğlu Hayri...
Kahramanmaraş'taki Fransız üniformalı Ermeni işgalciler, işi Türk kadınlara sarkıntılığa kadar vardırınca, saldırıya uğrayan iki kadını kurtarmak için işgalcilere kurşun yağdıran Sütçü İmam Ali...
Ailesinin itirazlarına rağmen, erkek kılığına girerek İnebolu'dan Ankara ve Sakarya'ya cephane taşıyan Halime Çavuş...
Top mermileri ıslanmasın diye kazağını mermilerin üzerine örten, ölmesin diye çocuğunu da sarıp sarmalayan ancak kendisi donarak şehit olan Şerife Bacı...
9 yaşında, babasıyla birlikte cepheye giden ve kaçan askerlerin karşısına dikilip "Ben babamın yanına ölmeye gidiyorum, siz nereye gidiyorsunuz?" diye çıkışarak, onları geri döndüren Onbaşı Nezahet...
Bu insanların canları pahasına verdikleri mücadeleyi unutturmak için akıl almaz bir çaba sarf ettikleri...
Oysa, heykeli dikilesi kahramanlar her biri;
Yurdun dört bir yanına dikildi de heykelleri...
Ama soğuk betondan çok bu milletin sıcacık yüreğiyle sahiplenmesi gerek onlara;
Duaları gerek...
Sahip oldukları ne varsa onlara borçlular;
Paylaşamadıkları bu devlet...
Bu devletin oturmak için yarış ettikleri makamları...
Peşkeş çekip ceplerini doldurdukları toprak, su...
Hepsini...
Buna rağmen "yasak" koyuyorlar mezarlarında huzur içinde yatmalarına.
Nereden baksan nankörlük!
***
Hep hatırlattığımız, ama bir türlü anlayamadıkları bir şey var.
Biz, zevksiz okul idarecilerinin seçtiği tuhaf kostümlerle, danstan zerrece anlamayan beden eğitimi öğretmenlerinin yaptırdığı dans kılıklı jimnastik hareketleri yüzünden sevmedik Atatürk'ü...
Fener alayları yüzünden sevmedik...
Geçit törenleri yüzünden sevmedik...
Bunlar, o bizi sevsin ümidiyle sunmaya çalıştıklarımızdı sadece.
Yoksa O, çok klişedir belki ama evet, bizim kalbimizde.
Gönderde süzülen o ay-yıldızlı bayrak var ya; ona olan sevgimiz, minnetimiz, saygımız, hayranlığımız da dalgalanıyor onunla birlikte bu ülkenin semalarında...
Velhasıl...
Ey büyük Atam;
Seni anıyoruz...
Seni arıyoruz...
Kimse başaramaz mani olmayı;
Seni seviyoruz!