'Askerlerin yemeği araştırılsın' teklifi AKP'nin oylarıyla reddedilmiş!

'Askerlerin yemeği araştırılsın' teklifi AKP'nin oylarıyla reddedilmiş!

CHP Manisa milletvekili Mazlum Nurlu', asker zehirlenmeleri ile ilgili hükümeti 4 gün önce uyarmıştı. Konu ile ilgili komisyon önerisinin AKP'li vekillerin oylarıyla reddedildiği de ortaya çıktı.

Kışlada zehirlenme skandalı bir ay içinde 4. kez yaşanıyor. Son olarak yüzlerce askerimiz hastaneye kaldırıldı. 

Konu aslında daha önce Meclis gündemine de taşınmıştı. 

CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu bu skandalları Genel Kurul'da dile getiren isimdi. 

23 Mayıs tarihinde Manisa 1’inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı Albay Arif Seyhun Kışlası’nda 1049 asker gıda zehirlenmesi nedeniyle hastaneye kaldırılmış, er Hüsnü Özel'i kaybetmiştik.. Bu olaydan 4 gün sonra, 27 Mayıs tarihinde bu kez, Kırkağaç 6’ncı Jandarma Komando Er Eğitim Alayı’nda zehirlenme vakası yaşanmış, 70 asker hastaneye kaldırılmıştı.

Bu iki olayın ardından 13 Hazira tarihinde CHP Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu konuyu Meclis gündemine taşıdı. 

Nurlu Meclis’te yaptığı konuşmada  “Bir hafta içinde Manisa'nın en büyük iki askeri birliğinde binden fazla asker yedikleri yemeklerden zehirlenerek hastanelere kaldırılmış, maalesef er Hüsnü Özel yaşamını yitirmiştir. Kışlalarda yaşanan zehirlenme vakaları ile ilgili  bugüne kadar Genel Kurmay Başkanlığı başta olmak üzere hiç bir resmi makam, tatmin edici bir açıklama yapmamıştır.

Karavana, askerlikte özel bir öneme sahiptir. Vatani görevlerini yapan askerlerin, sağlıklı beslenmelerine gösterilen özen, devletimizin geçmişten gelen bir geleneğidir. Bu nedenle, Manisa batı kışlada 3.000, Kırkağaç'ta 6.000 askerin bulunduğu birliklerde yaşanan zehirlenme vakaları, askeri birliklerin yemek ihalelerinin ve kantinlere gıda temin edilen şirketlerin araştırılması zorunluluğunu doğurmuştur." demişti. 

Nurlu’nun bu "komisyon kurulsun ve araştırılsın önerisinin" ise AKP’li vekillerin oylarıyla reddedildiği ortaya çıktı.

MHP DE ARAŞTIRILSIN İSTEDİ

AKP'nin oylarıyla reddedilen tasarıya MHP'li vekiller de destek verdi. Önergenin rededilmesi ile ilgili Meclis'in tutanak kayıtları şöyle:

12 HAZİRAN 2017 PAZARTESİ GÜNÜ CHP’NİN ASKERİ BİRLİKLERDEKİ ZEHİRLENMELER İLE İLGİLİ ÖNERGESİ

12/06/2017

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Danışma Kurulu, 12/06/2017 Pazartesi günü (Bugün) toplanamadığından grubumuzun aşağıdaki önerisinin, İç Tüzük’ün 19’uncu maddesi gereğince Genel Kurulun onayına sunulmasını saygılarımla arz ederim.

                                                                                       Özgür Özel

                                                                                          Manisa

                                                                                 Grup Başkan Vekili

Öneri:

Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu ve arkadaşları tarafından, Manisa'daki askerî birliklerde yaşanan zehirlenme vakalarının nedenleri ile Türk Silahlı Kuvvetlerinde yapılan yemek ihalelerinin ve yemek şirketlerinin teknik ve hijyen şartlarının araştırılması amacıyla 30/05/2017 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırma önergesinin (1240 sıra no.lu) Genel Kurulun bilgisine sunulmak üzere bekleyen diğer önergelerin önüne alınarak 12/06/2017 Pazartesi günlü Birleşimde sunuşlarda okunması ve görüşmelerinin aynı tarihli birleşiminde yapılması önerilmiştir.

MAZLUM NURLU (Manisa) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; CHP grup önerisi üzerine söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

“Yemen yolu çukurdandır,

Karavana bakırdandır,

Zenginimiz bedel öder,

Askerimiz fakirdendir.”

Sevgili halk ozanı Ali Asker sözlerini yazdığı “Kara Çadır İs mi Tutar” türküsünde Mehmetçik’in durumunu bu dizelerle ne de güzel anlatmış. Şehit olan, gazi olan, kışlada yediği yemekten zehirlenerek ölen hepsi gariban, yoksul halk çocukları. En son, Manisa’da vatani görevini yapan askerlerimiz zehirlendi. Askerî birliklerde zehirlenme vakaları son buldu mu? Hayır. Daha dün Diyarbakır’da 39 askerimiz yedikleri yemeklerden zehirlendiği için hastanelere kaldırıldı.

23 Mayıs 2017 Salı günü, Manisa 1’inci Piyade Er Eğitim Tugayında akşam yemeğinden sonra hastalanan binden fazla asker hastanelerde tedavi altına alınmış ancak, maalesef, er Hüsnü Özel yaşamını yitirmiştir.

27 Mayıs 2017 Cumartesi günü ise, Manisa Kırkağaç 6’ncı Jandarma Komando Eğitim Alayında akşam yemeğinin ardından çok sayıda askerimiz rahatsızlanmış, 150 askerimiz hastanelerde tedavi altına alınmıştır.

Manisa 1’inci Piyade Er Eğitim Tugayının 3 bin, Kırkağaç 6’ncı Jandarma Komando Eğitim Alayının 6 bin asker mevcudu bulunmaktadır.

Değerli milletvekilleri, bir hafta içinde kışlalarda yaşanan zehirlenme vakaları, Manisa’da binlerce askerin içinde bulunduğu tehlikeli durumu gözler önüne sermektedir.

İşin daha vahim yanı ise binden fazla askerin zehirlenmesinin ardından yapılan açıklamalar. Genelkurmay Başkanlığı ve askerî yetkililerden henüz zehirlenmelerin neden kaynaklandığına dair net bir açıklama duymadık. Askerlerin bir daha zehirlenmemeleri için hangi tedbirleri aldılar, bilemiyoruz.

Sayın Valinin bu konuyla ilgili “Askerlerin zehirlenmeleri psikolojik, bazıları midesini üşütüp hasta olmuşlar.” şeklindeki açıklamaları, zehirlenme vakaları basit bir olaymış gibi göstermeye ve üzerinin örtülmeye çalışıldığı endişesine neden olmuştur.

Yine, Sayın Valinin “Henüz tanı konulmayan bir enfeksiyon.” açıklaması ise durumu daha belirsiz hâle getirmiş, asker ailelerinin tedirginliğini daha da artırmıştır.

Ortada şüpheli bir durum var, herkes merak ediyor askerler neden zehirlendi. İşte bu nedenle, CHP milletvekilleri olarak Mecliste bir araştırma komisyonu kurulması için bu önergeyi verdik çünkü Türkiye Büyük Millet Meclisinin yasama görevi dışında halk adına denetim yapma yetkisi var. Bizler bu konu aydınlansın istiyoruz, kapalı kapılar arkasında şaibeli ve gizli kalmasın istiyoruz. Yasama organı olarak aydınlanmak istediğimiz bu konu doğrudan olarak kamusal bir boyuta sahip olduğu için Hükûmetin siyasal sorumluluk alanı içinde bulunduğunu ve Meclisin görev alanı içerisinde olduğunu düşünüyoruz. İşte bu amaçla Meclisteki tüm partilerin temsil edileceği bir araştırma komisyonu kurulması için önerge verdik.

Değerli milletvekilleri, maalesef AKP milletvekilleri yukarıdan talimat gelmediği sürece bu önergelere “hayır” demektedir. Bu önergelere kulak tıkandığında yaşananları hepimiz çok iyi biliyoruz. Önceki dönemde CHP Manisa milletvekillerimiz “Soma’da bir şeyler oluyor, bu konuyu araştıralım.” dediğinde, bu kürsüden “Facia geliyor.” diye haykırdıklarında siyasi iktidar bunlara kulak tıkamasaydı dört yıl önceki maden faciasında yaşamını yitiren 301 işçimiz bugün aramızda olacaktı. Ama biz ne yaptık? 301 işçi öldükten sonra araştırma komisyonu kurduk.

Devletimizin, halkımızın bu kadar hassas olduğu bir konu üstü örtülerek geçiştirilemez. Mehmetçik konusunda bu kadar hassas olan Meclisimiz, Manisa ve Diyarbakır’daki zehirlenme vakalarını araştırmak üzere araştırma komisyonu kurulmasına “evet” demelidir.

Son söz olarak, yediği yemeklerden zehirlenerek hayatını kaybeden askerimiz Hüsnü Özel’e Allah’tan rahmet, hastanelerde tedavi altına alınan askerlerimize geçmiş olsun dileklerimle yüce Meclisi bir kez daha saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

MHP USUL GEREĞİ ALEYHTE FAKAT ASLINDA LEHTE KARAR ALMIŞTIR. ALEYHTE SÖZ ALMA HUSUSU MECLİSİN İÇ TÜZÜĞÜ İLE İLGİLİDİR. MHP’Lİ KONUŞMACI KONUŞMASINI ZATEN KOMİSYON KURULMASI YÖNÜNDE YAPMIŞ VE KONUŞMASININ SONUNDA DA BUNU DEKLARE ETMİŞTİR.

AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya)- (…) Bu nedenle bu olayların bir daha tekrarlanmaması için biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak şu önerilerde bulunuyoruz: İlk olarak gıda ham maddeleri kalitesi öncelikle kaynağında kontrol edilmelidir.

İkinci olarak yemek hâline getirildikleri alanlarda hijyen şartları kesinlikle oluşturulmalıdır.

Üçüncü olarak nihai yemekler dağıtılmadan önce daimi olarak uzman kişiler tarafından kontrol edilmelidir.

Dördüncüsü ise en büyük eksikliğimiz ve işsizliğin de olduğu bu ülkemizde gıda mühendisleri her aşamada bu süreçte kesinlikle yer almalıdır hem askeriyede hem de askeriye olmayan yerlerde. Mezun olan ve işsiz olan gıda mühendislerimize bu alanlarda detaylı olarak görevlerinin başına geçmesi için her türlü tedbiri almamız gerekmektedir.

Beşinci olarak ise olası uygunsuzluklar ne şartta olursa olsun bertaraf edilmelidir ve bu sırada maliyet veya kayıplar kesinlikle göz ardı edilmelidir.

AKÇEY: "BİZ MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ OLARAK BU ÖNERGEYE OLUMLU OY VERECEĞİZ"

Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

17 HAZİRAN 2017 CUMARTESİ

ERKAN AKÇAY (Manisa) – Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Manisa’da Seyfettin Çalbatur Kışlası Birinci Piyade Er Eğitim Tugayında dün akşam, yine, maalesef, 69 askerimiz yemekten zehirlenmiştir. Daha önce, 23 Mayısta Manisa merkezde, 27 Mayısta da Kırkağaç ilçemizde toplam 1.116 asker zehirlenmişti. Askerlerimizin tedavisi hâlen devam etmektedir. Bir ay içerisinde meydana gelen bu üçüncü vakayı münferit bir vaka olarak ele almamız mümkün değildir. Bu hadiseleri basit bir netice olarak göremeyiz. Yine, 11 Haziranda Diyarbakır’da da benzer bir hadise yaşanmış, 39 askerimiz zehirlenmişti. Artık yeter, bu kadar rezalet olmaz diyoruz. Askerlerimizin yemeklerinden kaynaklandığı ortaya çıkan ve ifade edilen zehirlenme vakalarının enine boyuna değerlendirilmesi, araştırılması ve soruşturulması gerekir. Bu vesileyle askerlerimize “Geçmiş olsun.” diyor, acil şifalar diliyorum ve Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak da bu konunun yakından takipçisi olacağımızı ifade ediyorum.

18 HAZİRAN 2017 PAZAR

MHP GRUBU ADINA ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

23 Mayıs, 27 Mayıs, 11 Haziran, 16 Haziran, 17 Haziran tarihlerinde peş peşe Manisa merkez, Manisa Kırkağaç ve Diyarbakır’da askerlerimizin bilhassa akşam yemeklerinden gıda zehirlenmesi hadisesine maruz kaldıklarını hepimiz biliyoruz. 23 Mayısta 1.046 asker gıda zehirlenmesi yaşadı ve maalesef Er Hüsnü Özel hayatını kaybetti, şehit oldu. Bütün şehitlerimizle beraber Hüsnü Özel’e de Allah’tan rahmet, ailesine,  milletimize başsağlığı diliyoruz. 27 Mayısta Kırkağaç’ta Jandarma Komando Eğitim Alayında 70 asker zehirlendi. Diyarbakır’da 25 asker, 16 Haziran akşamı Manisa’da 69 askerimiz ve dün akşam da Manisa’da 1. Piyade Er Eğitim Tugay Komutanlığında akşam yemeğinin ardından ilk etapta 731 asker hastaneye kaldırıldı. Sahra çadırları, UMKE çadırları kuruldu. 23 Mayısta 1.046 askerin zehirlenmesinden sonra bazı yetkililer, zehirlenmeleri “Psikolojik, midelerini üşütmüşler, sudan değil, bir bakteriden olabilir.” gibi söylemlerle âdeta basitleştirmeye, önemsizleştirmeye çalışmıştır. Maalesef, dün 731 askerimizin zehirlendiği olaydan sonra da Sayın Millî Savunma Bakanımız da hiç kusura bakmasınlar, o hadiseyi sanki böyle basite alır gibi, gereken ciddiyet ve ehemmiyetle ele alınmadığı endişesini taşıdığımı da ifade etmek zorundayım.

Şimdi, 5.470 askerimiz yemek yedi; evet. Bu yemekten etkilenen asker sayısı 590; tamam. Hastaneye sevkler 372 olarak ifade edildi; tabii bu sayı daha sonra da arttı. Ee, şimdi, hiç yemek yemediği hâlde etkilendiğini ifade edenlerin olduğu söylendi ve mönüdeki birtakım yenilen, yenilmeyen hadiselerden sayıldı ve bunun salmonella bakterisinden kaynaklandığının tespit edildiği, firmanın ihale sözleşmesinin iptal edileceğini ifade etti.

Şimdi, acaba bu firmanın sadece Manisa’daki yemek ihalesi mi iptal edildi? Çünkü bu firmanın Türkiye’nin değişik yerlerindeki daha pek çok kamu kuruluşlarına, askeri kışlalara yemek verdiğini de biliyoruz ve firma da tartışmalı hâle gelmiştir.

Bu Manisa’daki yemek ihalesi 7 Şubat 2015 tarihinde yapılıyor ve üç yıllığına 32 milyon lira bedelle açılan ihale şirkete 28 milyon liraya ihale edilmiş. Askeri ihalelerin kıran kırana geçtiği, bu nedenle ihaleyi alan firmanın maliyetleri düşürebilmek adına yemeklerde kalitesiz ve süresiz geçmiş ürünler kullandığı, yetkililerin bu firmaları yeterince denetlemediği için zehirlenme hadiselerinin yaşandığı bir iddia hâlindedir. Manisa’da bir ay içinde aynı firmanın yemek verdiği yerde 4’üncü defa askerlerimizin zehirlenmesi, bu firmayla ilgili olarak son zehirlenmeye kadar herhangi bir işlemin yapılmamış olması, yetkililer tarafından gereken, ikna edici açıklamaların da yapılmaması olayın basitleştirilmeye çalışıldığı zehabını doğurmaktadır ve bu da ister istemez bazı soru işaretlerini de, tartışmayı da beraberinde getirmektedir.

Aynı yemek firması tarafından yemek verilen kışlada askerlerimizin bir ay içinde 4’üncü defa zehirlenmesini münferit bir vaka olarak ele alamayız, mümkün değil. Olay çok vahimdir değerli arkadaşlar; unutturulacak, geçiştirilecek bir hadise değildir. Askerimiz orduya, devletimize emanettir; analar babalar çocuklarını davulla, zurnayla, duayla, kınayla yollamaktadır. Bunların sorumluluğunu taşıyan kişilerin, yöneticilerin sorumlulukları fevkalade ağırdır. Değil yüzlerce, binlerce asker, bir askerimizin bile kılına zarar gelmemesi gerekir.

Eğri oturup doğru konuşalım, bu kadar üst üste hadisenin belli bir yerde olması açıkça bir idari zafiyeti ortaya koymaktadır; sorumluların sorumsuzluğunu gündeme getirmektedir; bir savsaklama ve geçiştirme hadisesini de çağrıştırmaktadır. Böyle bir vurdumduymazlık olabilir mi? Böyle keşmekeşler seferde, savaşlarda yaşanmadı değerli arkadaşlar; bileniniz varsa lütfen söylesin. Balkan Harbi’ni yaşadık, en namüsait şartlarda on binlerce, yüz binlerce şehit verdik; Birinci Cihan Harbi’ni yaşadık; Çanakkale, Sarıkamış badirelerinde on binlerce şehit verdik, savaşlar yaşadık; Kurtuluş Savaşı’nı yaptık, böyle bir hadiseyi tarih kaydetmiyor, bilgilerimiz bu yönde. Teknik imkânların ve hijyenik ortamın en zayıf olduğu dönemlerde dahi yaşanmadı. Şimdi neden yaşanıyor? Tıbbi, biyolojik, gıda teknolojisine yönelik imkânlar artmış. Türkiye Cumhuriyeti’nin askerini en iyi şekilde besleme kudretine sahip olduğu bir dönemde bu hadiseleri geçiştiremeyiz değerli arkadaşlar. İhale feshedilmiş, acaba hangisi? Sadece Manisa mı feshedilmiş, bu önemli.

Askerlerimizin yemeklerinden kaynaklandığı ifade edilen zehirlenme vakalarının enine boyuna değerlendirilmesi, araştırılması ve soruşturulması gerekir.

Vicdanlar fevkalade rahatsızdır, milletimiz de heyecan ve infial duygusu içerisindedir.

Türk Silahlı Kuvvetlerinde yapılan gıda ihaleleri ve bu ihaleleri alan şirketlerin yeterli teknik ve hijyen şartlarına sahip olup olmadıklarının, muayene kabul komisyonlarının çalışmalarının araştırılması gerekir. Bu, muayene kabul komisyonları bu gıdaları, bu yemekleri nasıl kabul etmişler? Laboratuvarlarda bunların tetkik edildiğini biliyoruz. Soruşturmada bu muayene kabul komisyonu, ihale süreçleri ve bunlar arasındaki gereken ilişkiler, iltisaklar araştırılmalıdır. Herhangi bir suçlama isnat etmeyi şu aşamada doğru bulmayız ama ikna edici, vicdanları rahatlatıcı çalışmaların yapılması ve neticenin milletimizle paylaşılması gerekir. Ayrıca, gıda güvenliğine ilişkin tedbirler konusunda kanuni düzenlemeler de alınmalıdır.

Şimdi, Sayın Bakanın konuşmasından “Yemeklerden de olmayabilir.” düşüncesi doğdu. Ee, sudan değil, yemeklerden de değilse o zaman havadan mı olacak? İllaki ilk akla gelen bu gıda zehirlenmesidir. Bir an evvel neticeye kavuşturulması ümidiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

 

İlgili Haberler