Araplar beşli gözdeye ortak oluyorlar. Araplara neden gidildiği belli oldu

Araplar beşli gözdeye ortak oluyorlar. Araplara neden gidildiği belli oldu

Kalyon Holding’in, enerji varlıklarında ortaklık için Birleşik Arap Emirlikleri'nden IHC ile ileri aşamada görüşmeler yürüttüğü iddia edildi.

Aldığı kamu ihaleleriyle adından söz ettiren alyon Holding için büyük bir iddiada bulunuldu. Holding''in enerji varlıklarında stratejik ortaklık için Abu Dabi’li IHC şirketi ile görüşmeler yürüttüğü iddialar arasında.

Konuya yakın dört kaynağın ünlü haber ajansı Reuters’a verdiği bilgiye göre Kalyoncu ailesine ait olan şirketin ortaklık görüşmelerinde ileri aşamaya gelindi. Kaynaklardan ikisi ortaklık görüşmelerinin Kalyon’un enerji varlıklarının tümünü kapsadığını ifade ederken, bir kaynak görüşmelerin geçen yıl sonunda başladığını belirterek, “Enerji varlıklarında ortaklık için Abu Dabi ile ileri aşamada görüşmeler yürütüyorlar” dedi. Kaynakların verdiği bilgiye göre görüşmelerin nihai bir sonuca ulaşıp ulaşmayacağı ise henüz netleşmedi.

İHC’nin başında, Ağustos 2021’de Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Ulusal Güvenlik Danışmanı Şeyh Tahnoun bin Zayed Al Nahyan bulunuyor. Şeyh Tahnoun, Abu Dabi Emiri ve Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid’in de kardeşi.

"TÜRKİYE''DEKİ FIRSATLARI İNCELİYORUZ"

Kalyon Holding''in Reuters’a yaptığı açıklamada, enerji alanında uluslararası iş birliği fırsatlarını değerlendirdikleri bir süreçte olduklarını belirtilerek, “Hali hazırda, aralarında Birleşik Arap Emirlikleri’nden kurumların da bulunduğu uluslararası kuruluşlarla görüşme halindeyiz. Bu görüşmenin karşılıklı yatırımlarımızı artırma yönünde çok önemli bir fırsat sunduğuna inanıyoruz. Söz konusu toplantıların çıktılarının resmi bir işbirliğine dönüşmesi halinde gerekli bilgilendirmeyi yapacağız” dedi.

IHC sözcüsü de Reuters’a yaptığı açıklamada, şirketin uluslararası yatırımlarını Türkiye de dahil, farklı sektörler ve pazarlarda fırsatlara bakmaya devam edeceğini belirterek, “Şu anda sağlık, endüstri ve gıda dahil olmak üzere Türkiye pazarındaki çeşitli alanlardaki fırsatları inceliyoruz” dedi.

Petrol ve doğalgazda neredeyse tamamen ithalata bağımlı olan Türkiye, elektrik üretiminde kullanılan yakıt ithalatını azaltmak için rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir kaynakların payını artırmaya yönelik politika izliyor.

Türkiye bu kapsamda büyük ölçekli güneş ve rüzgar santralleri ve bu santrallerde kullanılacak güneş enerjisi modülleri ile rüzgar türbinlerini üretecek fabrika kurmak için geçtiğimiz yıllarda iki ihale düzenledi. İki ihaleyi de Kalyon’un içinde bulunduğu konsorsiyum kazandı.

Kalyon Enerji 2017 yılında düzenlenen modül fabrikası ve güneş santral kurulumu ihalesini Güney Koreli konsorsiyum ortağıyla kazanmış ancak şirketin projeden çekilmesinin ardından yatırımı tek başına yapma kararı almıştı.

Şirket geçen yıl sonu itibarıyla 1.350 MW kurulu güce sahip olacak Konya Karapınar güneş santralinin üçte birlik bölümünü devreye aldı. Santralin tamamlanması için geçen yıl kasım ayında yabancı finans kuruluşları ve Türk bankalarından 12 yıl vadeli toplam 812 milyon dolar tutarında kredi alan Kalyon Enerji, santral ve fabrika için toplam 1.4 milyar dolar yatırım yapacağını açıklamıştı. Kalyon ayrıca 2017 yılında 1b000 MW ile Türkiye’nin en büyük rüzgar santralini yapma ve rüzgar türbin fabrikası kurma ihalesini kazanmıştı.

Güneş enerjisi varlıkları ve kazandığı rüzgar ihalesine ek olarak Kalyon’un yaklaşık 340 MW kurulu güce sahip hidroelektrik santrali ve Aliağa’da yüzer LNG sıvılaştırma tesisinde hissesi bulunuyor.
 

İlgili Haberler