İYİ Parti Konya Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Fahrettin Yokuş, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde gözaltında tutulan Dışişleri Bakanlığı eski personellerine yönelik işkence iddialarını meclise taşıdı. Gözaltındayken işkenceye uğradıklarını beyan eden şahısların, avukatları aracılığıyla İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi olan Yokuş'a başvurarak, konunun araştırılmasını talep ettiği ve darp edildiklerine dair bulguları içeren adli raporların da Yokuş'a verildiği öğrenildi.
Yokuş, işkence iddialarına ilişkin yaptığı açıklamada; “Mağdurların avukatı tarafından belirtilen işkence iddialarının doğru olup olmadığının araştırılması, gözaltında tutulan kişilere karşı, kamu görevlileri tarafından insan onuruyla bağdaşmayacak surette bedensel ve ruhsal yönden acı veren eylemler yapılıp yapılmadığının saptanması amacıyla, ilgili avukatın bana verdiği belgeleri ve aynı iddialar kapsamında Ankara Barosu’na bağlı Avukat Hakları Merkezi, Cezaevi İzleme Kurulu, İnsan Hakları Merkezi gibi kurullar tarafından yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan işkence iddialarına ilişkin raporu da üyesi olduğum İnsan Haklarını İnceleme Komisyona sundum. Bu bağlamda, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi olarak, gerekli incelemelerin yapılmasını, mağdur olanların mağduriyetinin giderilmesini komisyonumuzdan talep ettim.” İfadelerini kullandı.
Fahrettin Yokuş, İnsan haklarının en ağır ihlallerinden birini oluşturan işkencenin yaptırıma bağlanması ve önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması hususunda çok sayıda uluslararası sözleşme düzenlendiğini belirterek şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye, İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Avrupa Sözleşmesi; İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ile İşkencenin ve Gayriinsani ya da Küçültücü Ceza veya Muamelenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesine taraf olmuştur.
Türkiye’nin de üyesi olduğu Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca 10 Aralık 1948 tarihinde ilan edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 5. maddesinde yer alan "Hiç kimse işkenceye, zalimane, gayriinsani, haysiyet kırıcı cezalara veya muamelelere tâbi tutulamaz." hükmüne paralel olarak Anayasamızın 17/3. maddesinde "Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz, kimse insan haysiyeti ile bağdaşmayan bir cezaya ve muameleye tabi tutulamaz" hükmü ile işkence yasaklanmış, 38/5. maddesinde de kişilerin kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamayacağı vurgulanmıştır. Öte yandan işkence, TCK'nın 94.maddesinde suç olarak düzenlenmiş olup, bu suçta zamanaşımının işlemeyeceği hüküm altına alınmıştır. İşkence suçu ile korunan hukuki değer öncelikle insan onurudur.”
Bu bağlamda işkence iddialarının araştırılması, ülkemizin uluslararası arenada zor duruma düşmemesi için gerekli olduğu gibi tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmelerin ve Anayasamızın da gereğidir. Bu itibarla TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunun gerekli incelemeleri yapacağına ve işkence suçunu işleyen kamu görevlileri hakkında gerekli soruşturmaların yapılacağına inanarak konunun yakından takipçisi olacağımı kamuoyuna saygıyla duyuruyorum. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonun gerekli incelemeleri titizlikle yapacağına ve konunun yakından takipçisi olacağımı kamuoyuna saygıyla duyuruyorum.”