18. YÜZYILA kadar açılan yabancı okullar Katolik Kilisesine bağlıdırlar ve 1839 yılına gelindiğinde bu okulların sayısı yaklaşık 40’a ulaşmıştır. Bu okullarda görev yapan ilk öğretmenler gidecekleri ülkenin halkını çok iyi tanıyan, iyi iletişim kurabilen misyoner rahiplerdir. Protestan okulları, ilk kez Amerikalılar tarafından Beyrut’ta 1824’te açılmıştır. Protestan okulların Osmanlı topraklarında açılmasına en çok karşı çıkanlar, Protestan olmayan gayrimüslimlerdir. Çünkü bu okulların kendi mezhep mensuplarının mezhebini değiştirmek üzere faaliyetlerde bulunacaklarını çok iyi farkındadırlar.
1869 yılında çıkartılan Maarif-i Umumiye Nizamnamesine kadar Osmanlı İmparatorluğu’nda yabancı okulları düzenleyen herhangi bir kanunun bulunmayışı, bundan da önemlisi Osmanlı Devleti’nin gerilemeye başlamasıyla birlikte batılı ülkelerin uyguladıkları baskı sonucu gayrimüslimlere ve yabancılara bir takım yeni özgürlükler veren ferman ve kanunların çıkartılması yabancı okulların sayısını artmıştır.
b. Tanzimat Dönemi Gelişmeler (1839-1876)
3 Kasım 1839’da yayınlanan “Gülhane Hattı Hümayunu” 1789 Fransız İhtilâli sonucu ilân edilen “İnsan Hakları Beyannamesi”ne benzer bir şekilde, ülkedeki gayrimüslimlere ilk kez kanun önünde eşit haklar vermek ve onların mal ve can teminatını da devlet güvencesi altına almak için ilân edilmiştir. Bu fermanı emperyalist ülkeler, gayrimüslimleri kışkırtarak Osmanlı’nın parçalanma sürecini hızlandırmak amacıyla çok iyi kullanmışlardır. Azınlıklar bu fermanla birlikte bir yandan kendilerine sağlanan devlet imkanlarından yararlanarak devlet kadrolarında yer alırlarken diğer yandan da kendi başlarına eğitim teşkilâtlarını kurma sürecini başlatmışlardır.
Tanzimat fermanını yetersiz bulan gayrimüslimler daha fazla hak ve hürriyet elde etmek için emperyalist ülkelere Osmanlı Devleti’ne uygulattıkları baskılarla 28 Şubat 1856’da Islâhat Fermanı’nın çıkartarak Tanzimat Fermanı’nda pek açık olmayan, din, mezhep ve siyasî eşitliklerini teyit ettirmişler ve hızlı bir okullaşma sürecini başlatmışlardır. Osmanlı Devleti’nin okul dahi götüremediği Doğu Anadolu’nun en ücra köşelerinde bile okullar açmışlardır. Her ne kadar Islahat Fermanı bir yandan azınlıklara yeni haklar getirdiyse diğer yandan okul, kilise ve mezarlık açmalarını da bir ruhsata bağlamak istemiştir. Bu fermanla ilk kez gayrimüslimlere Müslüman olmalarına gerek kalmadan Müslümanları yönetme hakkı tanınmıştır.
Osmanlı Devleti’nde yabancı okulların açılmasıyla ilgili ilk düzenleme 1869 yılında Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile başlamıştır. Bu nizamnamenin 1. ve 129. maddeleri yabancı ve gayrimüslim okulları özel okul statüsü içine almış, okulların açılmalarım ruhsata bağladığı gibi denetime de açık hale getirmiştir. Nizamname, yabancı okullarla ilgili hukuki boşluklar hukukî bir zemine oturtmak istemişse de Osmanlı İmparatorluğu’nun iyice çöküş sürecine girmesi ve okulların açılışının konsolosluklarca üstlenilmesi bunu sağlayamamıştır. Yabancı okulların sayısı devletin çöküş sürecine girmesiyle birlikte pervasızca artmıştır. 1875 yılında çıkartılan Ferman-ı Adalet de yabancı okulların açılışını hukukî olarak iyice kolaylaştırmış ve yabancı okulların ait oldukları ülkelerin Osmanlı topraklarında birer sağlam kalesi haline getirmiştir.