Maârif Vekâleti’nce yapılan açıklamada, kendilerine memleket evlatlarının emanet edildiği eğitim kurumlarından hiçbirinin, Cumhuriyet’in yüksek prensiplerine aykırı olarak herhangi bir şeklide dinî telkinlerde bulunmaya yetkileri olmadığı, kesin emirlere ve talimatın bu konudaki açık hükümlerine rağmen gizlice öğrencilerinin samimi inançlarıyla oynayan ve güveni kötüye kullanan söz konusu okulun kapatıldığı ve ilgililer hakkında dava açılmasına karar verildiği belirtildi.
Bursa Sulh Ceza Mahkemesi, yargılamayı 1 Mayıs 1928 tarihinde sonuçlandırmıştır. Buna göre, sanıklardan Miss Chilson ve Miss Henderson’u Hususî Mektepler Talimatnamesi’ne ve 449 sayılı Genelge’ye aykırı davranmaktan Türk Ceza Yasası’nm 526. maddesi gereğince 3’er gün hafif hapis ve 3’er lira para cezasına çarptırmıştır.
Bursa Sulh Ceza Mahkemesi adı geçen sanıkların kadın olmalarını ve özel durumlarını dikkate alarak cezalarının ikâmetgâhlarında çektirilmesine karar verdi.
Söz konusu kararda Miss Chilson’un öğrencileri başka bir dinin usul ve kurallarına uymaya zorladığı, Miss Henderson’un da Protestanlığı kabule çağırdığı, Maârif Vekâleti’nce tasdik edilmiş kitaplar dışında kitap okuttuğu, bu kişilerin çocukları ailelerine karşı soğuk davranmaya, milliyetlerine karşı da hürmetsizliğe tahrik ettiği ifade edildi. KEA]
1925’te Maarif Umumiye Kanunu tasarısına göre hazırlanan ve 23 Mart 1931’de Mclis’te kabul edilip 29 Mart 1931’de yasalaşan 1778 numaralı kanuna göre Türkiye’de ilk tahsillerini yapmak üzere tüm Türk vatandaşları ancak Türk okullarına gidebileceklerdir. Çıkarılan bu kanunla artık azınlık durumunda olan gayrimüslim Türk vatandaşların da yabancı okulların ilkokul bölümüne gitmeleri yasaklanmıştır.
d. Yabancı Okullar Yönergesi’nin Getirdiği Düzenlemeler
29 Aralık 1934 tarihli Tapu Kanunu’nun 3. maddesiyle yabancılara ait okullar ismini taşıdıklan ülkenin gayri menkulü olarak kabul ediliyordu, şöyle ki: “Mevcudiyetleri Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetince tanınmış olan yabancılara ait dinî, ilmî, hayrî müesseselerin fermanlara ve Hükûmet kararlarına müsteniden sahiplendikleri gayrimenkuller bu belgelerin sınırları dışına çıkmamak ve Hükûmetin izni alınmak şartiyle müesseselerin hükmî şahsiyetleri namına tescil olunabilir.”
7 Kasım 1935 tarihli Yabancı Okullar Yönergesi 1915 tarihli Mekatib-i Hususiye Talimatnamesi baz alınarak hazırlanmış ve daha önce Tevhidi Tedrisat Kanunu maddelerinin, 1925 ve 1926 genelgeleri maddelerinin bu yönergeye katılması sağlanmıştır, farklı olarak ise yabancı okullarda okuyan öğrencilere Türkçe, Türk Tarihi ve Coğrafyası dışında Sosyoloji dersinin de Türkçe olarak Türk öğretmenler tarafından verilmesi gerektiği, söz konusu olan derslerin kitapları ise Türk okullarına paralel olması gerektiği, ancak öğrencilere istedikleri takdirde bu derslerin kendi dillerinde okumalarının serbest olduğu, bu derslerin kitaplarının, bakanlığın teftiş ve onayını aldıktan ve sakınca bulunmadığı takdirde okutulabileceği, yabancı okulların ancak resmî Türk okullarının tatil günlerinde tatil yapabilecekleri, hiçbir yabancı okulun yeni bir şube ya da sınıf açamayacağı ve mevcut sınıfların sayısının arttırılamayacağı yer almıştır.