Tele1''in aktardığına göre; iş insanı Koray Sarısaçlı’nın kaçırılmasını azmettirdiği gerekçesiyle tutuklanan Alparslan Kuytul, kendisine yönelik suçlamaları reddetti. Koray Sarısaçlı ifadesinde kaçırıldığı günün detaylarını anlattı.
“BANA ELEKTRİK VERDİLER”
İş insanı Koray Sarısaçlı ifadesinde kaçırıldığı günün detaylarını şöyle anlatmıştı:
Olay günü sabah saatlerinde Bilge Laboratuvar isimli iş yerime girdim. Saat 17:00 sıralarına kadar iş yerimde bulundum. Yaşadığım olayın şoku sebebiyle şuan net hatırlamıyor olabilirim. İş yerimden çıktığımda herhangi bir anormallik sezmedim. Bir anda yüzleri maskeli 3 ya da 4 kişi üzerime çullandı. Şahıslar kafama ve vücudumun değişik yerlerine vuruyorlardı. Bu sırada beni bir aracın içine sokmaya çalışıyorlardı. Bunu fark ettim. Direnmeye çalıştım ve bağırdım. Ancak şahıslar kullandıkları cebir nedeniyle beni araç içinden almayı sağladılar. Bir yandan darp eylemlerine devam ediyorlardı hatta kafamın arkasından ve bileğimden bana elektrik verdiler. Bunu kesin olarak hatırlıyorum. Şahısların eşgallerini ve üzerlerindeki kıyafetleri şuanda hatırlayamıyorum.
“KAÇIRILDIĞIM EVDE KİMSEYLE YÜZ YÜZE GELMEDİM”
Hatırladığım kadarıyla hepsinde kar maskesi vardı. Araç içine geçtikten sonra da vurmaya devam ettiler. Bu sırada baygınlık geçirmişim. Kafamın kanadığını üzerimdeki elbiselere kan bulaştığını fark ettim. Araç içinde kaç kişi olduğunu bilmiyorum. Araç içine aldıklarında başıma kar maskesi geçirdiler. Ellerimi arkadan ve bacaklarımı bağladılar. Bu nedenle nereye gittiğimizi ve araç içinde kimler olduğunu, kaç kişi olduğunu bilmiyorum. Araç içinde hiç konuşmadılar. Beni bir eve götürdüler. Evin banyo olarak kullanılan küçük bir odasına aldılar. Odanın kapısı ve penceresi yoktu. Zemin topraktı. Anladığım kadarıyla inşaat halinde bir yerdi. Burada sürekli başımda kar maskesi vardı. Ellerim ve ayaklarım bağlıydı. Hatta abdest almak için su istedim. Onu bile vermediler. Hatırladığım kadarıyla burada 3 gün kaldım. Burada kimseyle yüz yüze gelmedim. Kimse benimle iletişime geçmedi. Şahıslar benim kimseyi görmemi engellediler.
Yalnızca bir kişinin sağ kolunu gördüm. Sağ kolu üzerinde bir çok jilet izi vardı. Şahısların konuşmalarında mafyavari insanlar olduğunu anladım. Benimle ya da olayla bir şeyler konuştuklarına şahit olmadım. Zaten uzakta ve fısıldayarak konuşuyorlardı. Yaklaşık üç gün sonra beni yine aynı şekilde alarak başka bir eve araçla götürdüler. Gözlerim kapalıydı. Araçtan indiğimizde ayaklarımı çözdüler. Tarla gibi bir yerde bir süre yürüdük. Yine bu evin banyo odasına beni koydular. Göğsümde ve kafamda kırıklar olduğunu fark ettim. Bu nedenle yürürken zorlanmıştım. Olayın mağduriyeti nedeniyle bende gün kavramı kalmadı. Burada kaç gün kaldığımı hatırlamıyorum. Ben daha önce bana karşı tehditte bulunan şahısları doğrudan gidip şikayet etmişimdir. Çevremdeki kişilerle ticari ilişki olup borçlarım da vardır. Ancak söylediğim üzere bana yönelik olayın faili kimler bilmiyorum. Söyleyeceklerim bundan ibarettir. Olay sebebiyle şikayetçiyim.”
“SARISAÇLI’NIN RAPORU SAHTE”
İş insanı Koray Sarısaçlı’nın kaçırılmasının ardından ifadesini değiştirdiğini iddia eden Alparslan Kuytul ise ifadesinde şunları söyledi:
Benden şikâyetçi olan Koray Sarısaçlı’nın doktor raporunda yer alan kaburga kemiğinin kırıldığına ilişkin emareler yalandır. Adli tıpta film çekilmeden Koray Sarısaçlı’ya bu rapor düzenlenmiştir. Şahsı doktor raporu alması için salı günü Balcalı Üniversite Hastanesi’ne götürüyorlar. Hastane perşembe gününe rapor veriyor. Ancak şikâyetçi Koray Sarısaçlı çarşamba günü özel bir hastaneye giderek film çektiriyor. Buraya gitmesinin sebebi hastane sahibiyle tanışıklığıdır. Raporu alan Koray Sarısaçlı çektiği filmin CD’sini alıp Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürüyor. Duyduğuma göre kendisiyle beraber kız kardeşi ve bir polis memuru varmış. Alınan rapor sahtedir. Kaçırılma olayının bir kurgu olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle savunmamın başında kaburga kemiklerinde kırık olduğuna dair raporun sahte olduğunu belirtmek isterim.
Koray Sarısaçlı, 4. Ağır Ceza Mahkemesinde ve Maliye’de müfettişlerine verdiği ifade de yine savcılık tarafından alınan ifadelerde kendisinin hastane sahibi olduğunu, durumunun iyi olduğunu, aylık gelirinin yüz bin TL olduğunu, yılda kırk milyon TL’Iik iş yaptığı belirtmiştir. Ancak dikkat edilirse müşteki Koray Sarısaçlı sürekli birilerine vekalet vererek ya da biriler üzerine şirket kurarak iş yapmaktadır. Gayri resmi eşi Asuman Sarısaçlı ve kızı Rabia Sarısaçlı üzerine bütün malları yapmıştır. Bu hususlar kendisinin yalancı bir şahıs olduğunu göstermektedir.