Raporda internette alışverişten banka hesabı sahipliğine, hayat tarzından göç durumu ve birçok dikkat çekici veri vardı. Bir bölümü bayağı şaşırtıcıydı.
Onlardan biri de içki kullanımına dair olan sonuçlardı.
Türkiye’deki her 100 kişiden sadece 7’si ‘‘haftada bir veya daha fazla içerim’’ derken ‘‘nadiren’’ içki içtiğini söyleyenler ise 21 kişiye ulaşıyordu.
KONDA ARAŞTIRMASI: ‘‘TÜRKİYE’NİN YÜZDE 63’Ü HİÇ İÇKİ İÇMEDİĞİNİ SÖYLÜYOR’’
Dahası Türkiye’de her 100 kişiden 63’ünün hiç içki içmediğini gösteriyor KONDA verileri. 9 kişi ise ‘‘eskiden içerdim’’ yanıtını veriyor.
Toparlarsak Türkiye nüfusunun yüzde 7’si düzenli içki içtiğini söylerken yüzde 63 hiç içki içmemiş.
Bu veriler önceki akşam zoom üzerinden yapılan sohbet toplantısında Mey Diageo Genel Müdürü Levent Kömür’e de soruldu.
Kömür kendi araştırmalarının da benzer sonuçlar verdiğini söyledi.
Ancak bu tür araştırmalarda katılımcıların çeşitli gerekçelerle kendilerini gizleme ihtiyacı hissedebildiklerinin de vurgulayan Levent Kömür ‘‘birkaç puan yukarıda olabilir’’ diye ilave etmekten de geri durmadı.
SON 6 YILDA İÇKİDE ÖTV ARTIŞI YÜZDE 164
Türkiye’de içki tüketimi son on yılda ortalama olarak yüzde 1,8 civarında artış gösteriyor. 2021 yılındaki artış ise yüzde 1,9.
Türkiye’de içki fiyatları son yıllarda hep tartışılıyor.
Misal Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gidenlerin karşılaştığı ucuz rakı fiyatları düşünüldüğünde bu durum elbette büyük ölçüde Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) artışlarından kaynaklanıyor.
Son altı yılda TÜİK verilerine göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 127 artış gösterirken alkollü içkilerde ÖTV artışının yüzde 164 olması bu algının gerçekle ne derece örtüştüğü konusunda yoruma ihtiyaç bırakmıyor.
SON 5 YILDA YASAL RAKI SATIŞI YÜZDE 11 AZALIRKEN AYNI SÜREDE KAÇAK İÇKİ ÜRETİMİ YÜZDE 170 ARTTI
Tabii bu durumun bir başka çıktısı daha var, kaçak içki üretimi. Başta ÖTV artışı olmak üzere içkiye gelen zamlar yasal olmayan içki üretimini ve bununla beraber satışını da körüklüyor. Yeniden verilere dönelim. Türkiye’deki şirketler 2010’da 46 milyon litre rakıyı iç piyasaya verirken 2020’da bu miktar, 30 milyon litreye gerilemiş.
2015’te üretilen kaçak içki 5,3 milyon litreyken 2019’da bu miktar 18,3 milyon litreye yükselmiş görünüyor. Denetimler ve kısıtlamaların artması ile 2020’de rakı arzı artarken kayıp içki miktarını bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 30 azalmış.
Mey Diagoe Genel Müdürü, kaçak üretiminin maksimum yüzde 5’inin ev içi tüketim içi yapıldığını geri kalanının satış amaçlı olduğunu dile getiriyor. Levent Kömür’ün verdiği bir diğer ayrıntı ise vergi kaybı. Burada oluşan vergi kaybının ‘‘2,5-3 milyar lira’’ olduğunu belirtiyor, Levent Kömürcü.
Tüm bunlar içkideki fahiş ÖTV artışının çıktıları olarak ortada.
MEY İÇKİ YILIN İLK ÇEYREĞİNDE SATIŞLARDA YÜZDE 40 DÜŞÜŞ BEKLİYOR
Gelelim satış rakamlarına.
Mey Diaego, Aralık ayında beklentilerin üzerinde bir artış gerçekleştirmiş. 11 aylık büyüme 7,8 olurken sadece Aralık ayında buna en az 2,2 puan ekleneceği ve yılı yüzde 10 büyüme ile kapatılacağı düşünülüyor.
Yıla yüzde 42 gibi fahiş bir zamla giren sektör (Yeni Rakı 175 liradan 249 liraya çıktı) Ocak ayında beklendiği gibi satışlarda düşüş yaşıyor. Levent Kömür, ‘‘Bu zammın etkilerini Ocak, Şubat ve Mart ayları bittiğinde daha net göreceğiz. Benim iyimser tahminim ki genel olarak iyimserimdir, satışlarda yüzde 40 düşüş göreceğiz’’ diyor.
Kömür, satışların artması için Covid-19 ve varyantlarının azalmasının ve bu sayede güçlü bir turizm yılının gerçekleşmesinin önemli olduğunu dile getiriyor.