Gerçekleştirilen etkinliğe yoğun bir ilgi ve geniş bir katılım sağlandı. Ülkemizin ve ulusumuzun kanayan bir yarası niteliğindeki bir sorunun çözümüne katkı sunmak amacıyla iki güzide kuruluşun yöneticileri emek ve güçlerini birleştirip söz konusu sorunun taraflarını bir masa etrafında bir araya getirmişlerdir. Uzun verimli bir çalıştaylar dizisinin ilki olan söz konusu Çalıştay’a Yesevi-Bektaşi Ocakları Başkanı Ayhan TÜRK, Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Mesut Emre KARAKÖSE, Başkan Yardımcısı Cesurhan TAŞ, Prof. Dr. Özcan YENİÇERİ, Prof. Dr. Gülümser HEPER, Prof. Dr. Durmuş BOZTUĞ, Araştırmacı-Yazar Alper Kağan ÜÇER ve birçok siyasal parti, sivil toplum örgütü yönetici ve temsilcisi ile konuya ilgi duyan yurttaşlar etkin bir katılım ve katkı sağlamıştır.
Çalıştay sonucunda öne çıkan konular şöyle:
1-Türk Milliyetçiliği ve Alevilik konusunda yüzyılların getirdiği olumsuz bir gerilim alanı bulunmaktadır. Bu gerilimin düşürülmesi ve ortadan kaldırılması amacıyla tarafların mutlaka iletişim kanallarını açık tutmaları, birbirleri ile iletişimden kaçınmamaları, birbirlerine ilişkin duygu ve düşüncelerini birbirlerinin yüzüne karşı uygun bir dille ifade etmeyi mutlaka başarmaları gerekmektedir. Taraflar, iletişimin sadece bir söz alışverişi değil, anlam, duygu ve düşünce alışverişi olduğunun bilincindedirler.
2-Alevi toplumu, Türklüğün İslam öncesi inanç, kültür, ilke, değer ve erdemlerinin modern dönemlere kadar taşınmasında taşıyıcı bir rol üstlenmiştir. İslam’ın Türklüğün değerler dünyası ile harmanlanmış biçimi Türk Aleviliği şeklinde kendini göstermiştir. Dolayısıyla, Alevilik Türklüğün taşıyıcı kolonlarından birisidir ve Türk Milliyetçiliğinin düşünsel ve manevi temelleri, ocak kültürü de dâhil, Alevilik kültürü içindedir. Bu sebeple, Sultan Selim ve Şah İsmail arasındaki savaşın yol açtığı duygusal kırılmanın düzeltilmesi için T.C. Cumhurbaşkanlığı Forsunda Safevi Devletine mutlaka yer verilmelidir.
3-Alevi toplumu, ahilik, baciyani rum gibi sivil toplum örgütlenmeleri ile Anadolu’nun vatan tutulması sürecinde çok önemli bir işlev sergilemiştir. Toplumun meslekler ekseninde üretim sürecine dâhil edilmesi, üretkenliğin ve çalışkanlığın öncelenmesi ve desteklenmesi, toplumsal yararın bireysel yarara üstün tutulması gibi bugün bile insanlığın değeri ve erdemi sayılan ilkeler, Aleviler tarafından Anadolu’da egemen kılınmıştır. Emeğin, alın terinin, toplumsallığın, çalışkanlığın, üretkenliğin bugün devlet ve toplum tarafından benimsenmesi ve içselleştirilmesi çok önemlidir.
4-Türk Milliyetçiliği, İslam kavramı üstünden Arapların bir dinsel yorumunun Türk Ulusuna ve Türk Devletine dayatılmasına aracılık edemez. Türk Milliyetçiliği, Arap kültürünün Türklüğe anlatılması ve benimsetilmesinin bir parçası olamaz. Alevilik, sosyalizm, komünizm, Leninizm gibi Türklüğü yok sayan ideolojik akımların bir parçası olamaz. Türk Milliyetçiliğini ve Aleviliği birbirine düşüren art niyetlilere karşı uyanık olmak zorunludur.