Gülay TUNÇEL / Barış Yahya ÇİNÇİN / YENİÇAĞ
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr Aytekin Parmak, herkesin merak ettiği, "yaz aylarında korona virüs pandemi nasıl bir hal alacak" sorusuna ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Vatandaşların, yaz aylarını merakla beklediğini belirten Parmak, virüse karşı en etkili silahın, virüsü tanımak olduğunu söyledi.
200 yıldan bu yana insanların virüsler ile beraber yaşadığını belirten Parmak, "Virüs görmediğimiz ancak bizimle yaşayan düşmanımızdır. Zaman zaman beraber yaşayabiliyoruz, zaman zaman da beraber yaşayamıyoruz. Bir düşman ile savaşacaksa ve bu karşılıklı ölüm- kalım mücadelesi ise en önemli şey, karşıdaki düşmanı tanımaktır. Eğer düşmanı iyi tanırsak, onunla nasıl dövüşeceğimizi iyi bilirsek, mücadelede de başarılı oluruz. Genelde bunun nasıl bir virüsün olduğunun, nasıl bulaştığının üzerinde durmuyorlar, daha çok maske takarak önlem almaya çalışıyorlar ancak bu yüzeysel bir yaklaşım olur. Eğer bir düşman ile savaşacaksanız, en önemli kural onu tanımaktır" dedi.
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr Aytekin Parmak'ın Yeniçağ'a özel açıklamaları şu şekilde:
"İnsanlar şu anda daha sık yaşıyorlar. Mesela, metrobüse bindiğinizi düşünün. O tuttuğunuz yer temizlenmeyeceğine göre, akşama kadar 10 bin tane elin oraya değdiğini tahmin edebiliriz. Korona virüs de yüzeylerde biraz daha fazla kalıyor, bu nedenle insanların bu virüsü kapmama ihtimali biraz daha zayıf. Sadece ve sadece insanlardan uzak kalırsanız virüsü almazsınız. Virüsü genel olarak insanlar taşıyor. Yoksa virüs kendi başına hareket edemez.”
"İSTANBUL'DA İNSAN ETKİLEŞİMİ FAZLA"
“Nüfus artışının da salgına etkisi var. Mesela bakın, Türkiye’de sayılar açıklanıyor. İstanbul’un en başta olduğunu görüyoruz. Bunun nedeni de İstanbul’a daha çok insan gelmesi. İnsanların fazla olduğu yerlerde de bu virüsün yaşadığını görüyoruz, çünkü insanlar virüsü taşıyorlar. İstanbul’a virüs diğer illerimizden daha fazla taşınıyor. Havaalanları da virüsün en fazla yayılım gösterdiği yerlerden, çünkü yurtdışından uçaklar iniyor ve insanlar birbirlerini oralarda karşılıyor. Küçük bir alan demek, insanların sıkışık yaşadığı alanlar demek. İnsanlar bu sıkışık alanlarda virüsü birbirlerine bulaştırıyorlar.”
YAZ AYLARINDA NELER OLACAK?
“İnsanlar bu virüs ile belli bir süre daha tanışacak ve virüs ile tanışanların bir kısmı, virüse yenilecek. Diğer kısmı virüsü yenecek. Virüs yenilince, bağışıklığı artan insanların sayısı artacak ve virüs, tehlikeli olmaktan çıkacak. Ancak bu ne kadar sürer bilmiyorum. Değişik yorumlar var tabii. Mesela, Amerika’da Haziran’a kadar sürer diyorlar. Anladığım kadarıyla bu yaz, olağanüstü bir yaz olacak. Bu yazı daha kontrollü bir şekilde geçirmeliyiz. Klasik virüslerde biz neyi görüyorduk, yaz aylarında yaşayamıyorlardı. Yazın insanlar daha açık alanlarda olduğu için virüsün bulaşma hızı düşer. Yazın daha iyi olacaktır. Denize girilip girilmeyeceği konusunda şimdiden bir şeyler söylemek yanlış olur”
“İnsan bu virüsü belli bir süre taşıyacak. Ancak önemli olan akciğere yapışmamasıdır. İş, akciğere gelince sıkıntı başlıyor. Bu virüs öyle öldürüyor. Vücudun savaşı başka şeyler varsa, daha kötüye gidiyor. Sadece korona virüs hasta yapmıyor. Şu anda nezle olanların hepsi korona virüs demiyoruz zaten. Vücudu güçlü tutarak, bu virüsü yenmek önemlidir. Yorulmayacaksınız, soğukta kalmayacaksınız”
