Akşener'in tırnağı olamazsın

Mert, cesur, açık sözlü ve Atatürk kadını Meral Akşener için "stajyer bakan" iftirası atıldı edepsizce...

Aslında Akşener, Türkiye Cumhuriyeti devletinin İçişleri Bakanlığını son derece kritik 28 Şubat döneminde efsaneleşen uygulamaları ile yaptı ve tarihe muhteşem bir iz bıraktı.

Yüksek Yargı mensuplarının, akademisyenlerin, gazetecilerin, TPBB, TÜSİAD gibi patronların Genelkurmay Brifinglerine davet edildiği 28 Şubat günlerinde bir davet de tüm illerin valilerine yapıldı.

İçişleri Bakanı Akşener, "Bu brifinge hangi vali katılırsa, o valiyi görevden alırım" diyerek brifinge gitmelerine izin vermedi…

Dönemin Genelkurmay'daki etkin generallerinin hedefi oldu ve şu tehdit yıllarca konuşuldu:

"O kadına söyle ayağını denk alsın. Gelirsek onu ve avanesini İçişleri Bakanlığı'nın önünde yağlı kazığa oturturuz..."

Meral Akşener uzun yıllar bu generalin kim olduğunu açıklamadı.

Ancak 28 Şubat davasında yargılanan dönemin Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı Emekli Korgeneral Çetin Saner bu sözü söylediğini itiraf etti ve Akşener'den özür diledi.

28 Şubat'ın en önemli konularının başında ise Fethullah Gülen başta olmak üzere cemaatler, tarikatlar, okulları ve dershanelerinin yasa dışı faaliyetleri vardı.

Akşener daha önce de alıntıladığım İçişleri Bakanlığı genelgesiyle; tüm illerin valilerine ve emniyet müdürlüklerine yasa dışı faaliyetlerin men edilmesini, yargıya sevk edilmesini, Milli Eğitim bakanlığından izinsiz olan dershane ve yurtların da kapatılması talimatı verdi.

Ve Akşener'in bugün dahi unutulmayan en önemli başarısı PKK ile mücadelede görüldü.

6 ayda terör örgütü kahpe ve kalleş PKK'nın çökertilmesi aşaması Akşener döneminde yaşandı.

İşte bu 6 aylık kahramanlıkları Meral Akşener'i efsane İçişleri Bakanı yaptı.

GÜNÜMÜZÜN AKŞENER'İ

Günümüze gelince, tüm saldırılara karşın Akşener, MHP içindeki demokratik genel başkanlık yarışını sürdürünce partisinden ihraç edildi ama Türk halkı ona yeni bir parti kurması için çok büyük destek verdi.

İYİ Parti'nin kuruluş aşamasında da 24 Haziran seçimlerine girmemesi için Yandaş Seçim Kurulu'nun (YSK) dahi kullanılmasına ramak kala hem cumhurbaşkanı adayı oldu hem de partisini seçime sokma başarısını gösterdi.

Keza Abdullah Gül'ün "çatı aday" olmasına da "demokrasiye gölge düşüremem" diyen Akşener karşı çıktı…

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım, cemaat ve tarikatları ziyaret edip onlardan medet umuyordu.

Akşener ise Atatürk kadını ve siyasetçisi olarak Millet İttifakının CHP'li adayı Ekrem İmamoğlu'na İstanbul'da sokak sokak, cadde cadde, ilçe ilçe gezerek İYİ Parti milletvekilleri ve teşkilatları ile mertçe destek veriyor.

Sözün özüne gelecek olursak;

- Önemli olan yıllarca bakanlık yapmak değil,

- Önemli olan yıllarca bakanlık yaparken lidere, yağcılık yapmak değil,

- Önemli olan bakanlık yaparken liderin koltuğuna göz dikmek değil,

- Önemli olan CHP lideri ve gazetecilere saldıranları korumak ve kollamak değil,

- Önemli olan VIP geçiş hakkı olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan İmamoğlu'nu ve CHP milletvekillerini Vali'ye emir vererek engellemek değil,

- Önemli olan İmamoğlu'nun bindiği uçak için Türkiye'nin en büyük holdingine de çamur atmak değildir.

- Önemli olan adam gibi adam, bakan gibi bakan olmaktır.

Ama gelin görün ki Akşener'i, "stajyer" diye küçümsemeye kalkan Süleyman Soylu, İçişleri Bakanlığına Cumhurbaşkanlığı hükümeti tarafından atanan bürokrattır yani siyasetçi değil, sarayın memurudur…

Soylu efendi sözlerin için, "kim kınarsa kınasın" dedin ya ben de seni şiddetle kınıyorum bilesin…

Ve emin ol Akşener'in tırnağı dahi olamazsın…

Yazarın Diğer Yazıları